olumun hayat kadar trajik olmamasi

hayatın ölümden çok daha fazla acı vermesinden kaynaklı durum.

ölüm bir sonucudur hayatın. hayatımızı bazen kolaylaştıran bazen de zorlaştıran bir eylemdir. bazen ona inat yaşarız, o var diye günlerimizi güzel geçirmeye çalışırız, bazen de onun korkusundan bir bok yaşayamayıp dört duvara hapsolmuş hissederiz kendimizi. bazen bizi düşünmeye bazen de susmaya sevk eder.

ama dedik bir sonuç bu. hayatın günlük çekip gözümüze soktuğu her bir fotoğraf çok zorlar bizi. ıstırap verir durur. trajedinin tam kendisidir her gün yaşayacak gücü bulmak ve devam etmek. ilerlemek. ne için. yaşam için. yaşamak için. büyük trajedi için.

iki çarpı 2 deki 2 ler hayat olsun. çarpılsın eğik olmayan düzlemde. 4 eder değil mi? öyle görünüyor. 4 de ölüm olsun. 2'lerin hayatı s.kilmiştir çarpılmaktan. ve 4 olmuşlardır. 4 rahattır. zira çarpılan kendisi değil 2 lerdir. o, masada garsondan servisini getirmesini bekleyen şişko, metresi olan, kadınını aldatan adamdır. olan 2'lere olmuştur.

olumun hayatin sonunda verilen bir odul olmasindan ileri gelen durumdur.

huzur huzur ölmedi o sadece yasam denilen ruyadan uyandi

john keats

trajedilerde baslica bütün kahramanlar hep ölür. aslinda bu yazarin daha doğrusu kalemi tutan elin bir lutfudur.

çünkü ince kiyilan ve manevi olarak derisi yüzülen bireyin acisinin sonudur.

manevi olarak derisi yüzülen birey son nokta da derin bir sükran hissiyle yüzü güler.

çünkü zalimin zarta zurtasi, terbiyesiz, kültürsüz, saygisiz linçilerin recm bitmiştir.

ölümü yasami taniyan birey elbette ölümü secer.

çünkü... çünküsü yok gıdım gıdım erimektense bazen birden bitmek daha iyidir ama ipi kendin kesmeyeceksin cünkü ipi kendin kesersen seni eriten olgulari da yanına götürürsün ve ebediyen onlarla yüzyüze kalirsin.