bugün

ah be hayat, ah be adalet.
hayat acımasız.
ve eminim ülkemizde senden daha kötüleri var haline şükret diyebilecek insanlar vardır bu anneye nede güzel söylemiş yazar dostoyevski
başkalarının zavallılığına bakarak sadece haline şükredenlerden nefret ediyorum.
bunun sorumlusu doymak bilmeyen ve kendisinden başkasını doyurmayı da isteyemeyen insanoğludur, gece kulüplerinde eğlencelerde milyarlık porselen takımı kıranlardır, allah belalarını versin de ilahi adalet işlesin.
(bkz: ağlatan entryler)
(bkz: şükretmek)

ayrıca sen bir daha yazma ve öpme bizi.
insanda, istemsiz yutkunmalara sebep olan, şakaklardan başlayıp tüm vücuda yayılan ve tüyleri diken diken eden ürpertileri yaratan güç nedir? nedir, göz pınarlarını zorlayıp gözleri yaşla dolduran?

- ağlamak güzeldir kimi zaman... insana, insan olduğunu hatırlatır.
(bkz: şükretmek)
(bkz: ağlatan entryler) * *
(bkz: hayata dair iç burkan detaylar)
Bugün sabah pazardayım. balık alacağım. bir anne iki çocuk. biri 3 biri 9 yaşlarında.

anne çöp tenekesinin kapağını açıp kafasını sokuyor. elinde irice bir balıkla geri çıkıyor. kokluyor balığı, yüzünü buruşturuyor.

büyük çocuk soruyor "yiyelim mi anne?". "yok guzum yersek ölürüz" diyor anne. "olsun be anne" diyor beriki.

hayat senin amına koyim.