okula gidemeyen türbanlının cehaletten evet demesi

anlaması güç bir kısır döngüdür. şöyle ki; öğrencileri üniversiteye almayarak aydınlanmasının önüne geçen zihniyet, söz konusu öğrencinin verdiği kararları cahilce bulabilmektedir.
cahil oldukları için bu kararı verdikleri konusunda iddialı olanlar, sözde cehaletin sebebini araştırmaya kalktıklarında, mazide saklı karanlık bir şubat ayında verilen hayır cevaplarını görmektedirler.

(bkz: -hayır!!! bu şekilde giremezsiniz)

(not: başlık bana kaldı, dikkatli okuyalım)

ilk önce "türbanlıyı okula aldınız da gitmedi mi?" sorusuna cevap verilmesi gerekir.

hayır efendim ne munasebet, o türbanlı okula gitmiş olsaydı da türbanlı olduğu için cehaletten evet derdi. başı gözü açık hanımlar okula gitmeseler bile çağdaştırlar. onlar doğuştan eğitimli, bilgili, görgülü. cahil kalmaları mümkün değil.

(bkz: bunu ben demedim baykal dedi)

"saf diyecekler, gerizekalı diyecekler, cahil diyecekler, koyun diyecekler, kim ne derse desin, yeter artık söz milletin!" sözünü aklıma getiren aptal tespit.

gelecegi degil hala geçmişle hesaplaşmaya çalışıldıgını gösterir bir entry..muhtemeldirki geçmişle hesaplaşılıp tüm yaşanan acıların öcü alınınca(oldugunu teyit ediyorum) başların arşa degecek oldugunun sanılmasının yazılı kanıtı..