bugün

maalesef türkiye "cumhuriyeti"dir.

Sorsanız herkes vatanı için canını verir. ancak iş birlik olmaya gelince bütün taraflar burun kıvırır. sağcısı solcusuna laf atar, solcusu kürdüne laf atar, kürdü gider dağa çıkar terörist olur. hepsi kendi görüşlerini savunur ancak hepimizin türkiye sınırları içinde yaşadığımızı ve bu toprakların bizim ve gelecek nesilin olduğunu unutmamamız gerekiyor.

ilkokul bilgilerinden hatırlayacak olursanız araplarda islamiyet öncesi döneme "cahiliye dönemi" deniyor. peki neden cahiliye deniyor? açıklıyorum;

Araplarda devlet diye bir şey yok. herkes bir "kabile"ye mensup. "kabile" ne emrederse onu uygulamak zorundalar. aksi halde kabileden atılıyorlar. kabileden atılmak da o zamana göre ölümle eşdeğer. devlet olmadığı için "yasa" diye bir şey de yok. her "kabile"nin kendi kuralları var.

Gelelim şimdiki türkiye'ye. Araplarda olduğu gibi neredeyse herkes bir "kabile"ye mensup. Kemalisti, akplisi, ülkücüsü, komünisti, kürdü... herkes kendi "kabile"sinin görüşlerini üstün tutuyor. Devlet var mı? evet var. çocuk tecavüzlerine susan, türkiye'nin hiçbir sıkıntısı yokmuş gibi kadın memelerine laf eden bir devlet var. ne kadar devlet deniyorsa işte.

Peki biz napıyoruz? "birlik" olmak yerine araplar gibi olmayı seçiyoruz. yanlış anlaşılmasın bu sadece bir benzetme. araplardan nefret ettiğim falan yok. ancak dünyanın neredeyse bütün petrolüne sahip olup hala bir baltaya sap olamamak da bana biraz "yobaz"lıkmış gibi geliyor.

özet: görüşünüz ne olursa olsun zamanı geldiğinde "birlik" olmasını bilmeliyiz.