bugün

Hz. Peygamber sülâlesinden olanların işlerine bakmakla görevli memur (Onların neseplerini, doğum ve ölümlerini kaydeder, âdi sanata girmelerine, fena hallere düşmelerine engel olur, haklarını korur, ganimetten paylarını dağıtırdı. En şerefli, en yüksek görevlerden biri. sayılırdı)
kelime anlamı olarak "ali evladı müfettişi" anlamına gelen, yıldırım bayezid zamanında kurulmuş olan saçma kurum.

sonraki yıllarda ise bir nevi devlet içinde devlet haline gelmiş, hatta bazı durumlarda devlet otoristesinin de üzerine çıkmıştır.

şöyle ki peygamber sülalesinden gelenlerin (seyyid) kaydını tutma amaçlı bu kurum bir devlet yapılanması gibi örgütlenmiştir.
kurumun başında bir sadrazam nakip bulunmakta, vilayetlerde nakib-ül eşraf ve bunların olmadığı yerlerde de nakib ül eşraf kaymakamları görev yapmış, seyyid soyundan gelenler için aktarılan para ve savaş ganimetlerini toplamış, seyyidlerin dava ve diğer sorunlarıyla alakadar olmuştur.

osmanlı'da ne suç işlerlerse işlesinler seyyidleri katiyyen kadılar yargılayamazlar, nakib-ül eşraflar yargılarlardı. bu da bu kurumun devlet içinde devlet olduğunun en önemli delilidir.

yıllar içinde yozlaşan bu kurum gayri resmi de olsa halen devam etmekte midir? bilmiyoruz ama osmanlı'da elinde seyyidlik belgesi olanların çok ballı olduğu, vergiden ve askerlikten muaf oldukları işte bu nakib ül eşraflar sayesinde kayıt altına alınmaktaydı.
artık seyyid belgesinin kimlere kaça satıldığını, bu işlerden kimin ne kadar indıra gandi yaptığını da dönemin mesullerine sormak gerek.
Osmanlı dönemi etnik kayıt tespit memuru.