müslümanlık ve hoşgörü

allah allah diye adam öldüren müslümanda; el kaide, usame bin ladin ve yandaşları, ibda-c vs. terör grupları müslümanda; kendi fikrine aykırı diye asıp kesen, yakıp yıkan müslümanda; inandığı allah ın gönderdiği diğer peygamberleri yok sayıp sadece son peygamberi peygamberden sayan müslümanda hoşgörü ne arar.

aslında birbiri ile bütünleşik ele alınması gerekirken günümüzde pek bir ters düştüğü gözlenen, Allah'tan sabır dilenen, merhamet dilenen tezatın iki ucu oluvermiştir.

(bkz: akatlar da namaz kılmak vs çarşamba da içki içmek)

Uygulayana bakıp yorum yapılmaması gereken bir konudur, geçmişte bunun doğruluğunu ispatlayanlar olacağı gibi günümüzde tam tersi eylemlerin bulunduğu bıçak sırtı bir mevzudur.

hoşgörü kavramını kıçından anlayan ateist düşünceleridir.

bir işyeri açtın, eleman aldın. adam öğlende işe geliyor 1-2 saat takılıp gidiyor. hoşgörü göster kafasına göre takılsın.
parasını ödeyip bir ürün alıyorsun bozuk çıkıyor, çöpe at iade etme satıcıya hoşgörü olsun.
devlet cinayeti hırsızlığı sapıklığı serbest bıraksın hoşgörü canım.
vs. vs. örnekler çoğaltılabilir.

tanrı inancı, tanrıya kulluk etme anlayışında hoşgörü olmaz, olmamalıdır da zaten. Tanrı seni ben yarattım ve şunları yapacak şunları yapmayacaksın, yaptıkların ve yapmadıkların karşılığında da bir bedel olacak diyor. işçi-işveren, satıcı-alıcı gibi mesela.

islamda hoşgörü vardır. nedir? sen ateist misin? düşüncene göre yaşama hakkında ben saygı gösteririm. sana hesap sorma, lan niye inanmıyorsun deme hakkım olmaz. en fazla, insanların kendi inandıkları değerleri, ideolojileri nasıl ki fikir tartışmaları ile birbirleriyle demokratik ölçüler, karşılıklı sevgi saygı ilkeleri ile tartışması gerekiyorsa o ölçüde tavsiye edebilirim. hoşgörü budur.

tanrı sana bana niye hoşgörülü olsun?