muhabbet kuşunu terbiye etme yöntemleri

eğitmek falan deyince bilimsel birşeylerden bahsedeceğimi sananlar dağılsın, kalanlara bizim kuşun bize çektirdiklerini paylaşacağım.

can sıkıntısından evde dolandığım ve ev ahalisine sardığım zamanlar ki yaklaşık bir sene önceye dayanıyor. kardeşim göstermiş olduğum ilgiden sıkılmış olacak ki, sarabileceğim başka bir şey aramış, sonunda muhabbet kuşunda karar kılmış.

velhasıl bir gün işten eve geldiğimde, evde yabani bir muhabbet kuşu buldum.

kafesinde, daha tüyleri renklenmeyecek kadar küçük, korku içinde bizi süzüyor ufaklık.

şimdi böyle masummuş gibi anlattım ya, tüm bunların aslında ayağına yer etmek için bir plan olduğunu anlamamız yaklaşık 2 ayımızı aldı.

ilk hafta hazretlerini kafesinden çıkaramadık, sonraki hafta çıkardık içeri sokamadık, sonraki hafta oyuncak bir kuş biblosuyla öpüşürken yakaladık, yaklaşık bir ay sonra farkettik ki bizim kuş bizi sallamıyor. ne ele geliyor, ne omza konuyor, ne isteyince kafesinden çıkıyor, ne istediğimizde kafesine giriyor. bizimle kafa buluyor şerefsiz. bir de sonra birşey yapmamış gibi masum masum cikleyişi var, biz de saf gibi yiyiyoruz.

neyse babam evdeki otorite olarak, sözünün dinlenmemesine pek tahammül edemeyeceğinden kuşu eğitmeye karar verdi. biz de bu kararını destekleyip kendisini kuşa karşı doldurduk. gazladık.

babam da kuşu aldı karşısına önce bir güzellikle konuştu.

her kuşun yaptığı gibi, ele gelmesini, omza konmasını, bizimle ilgilenmesini tembihledi ama kuşun bizi salladığı yok.

hala gidip oyuncak kuşu öpüyor.

neyse sonraları uygulamalı eğitime başladık, ele alıştırmaya çalışmalar, kafese güzellikle sokmalar, youtube'dan eğitici videolar, veteriner hekim tavsiyeleri falan, bizimki nuh dedi peygamber demedi.

bir ara o kadar bunaltmıştı ki bizi, kafesini açık bırakıp balkon kapısının önüne bile koyduk ama uyanık kaçıp gitmedi, kaçar mı, koca ev, sözü de geçiyor, ailenin reisi gibi babamın koltuğuna yayılmaya bile başladı.

hayatımızı kuşa göre düzenlemeye başlamak zorunda kalmamız da 4 ay sonrasında gerçekleşti. sabahları uyanınca öyle çok ötüyordu ki, mecburen uyanıyorduk, sonrasında gece kafesine sokana kadar uyanık kalıyorduk, bildiğin kuşl metabolizmasına ayak uydurduk maaile.

şimdilerde birlikte kahvaltı yapıyoruz, birlikte uyukluyoruz, birlikte televizyon izliyoruz, hala free takılıyor.

hey gidi, benden kurtulayım derken.... *