bugün

günümüzde kimi genç insanların, 'popüler kültür' gibi cafcaflı bir ad verdikleri ve ölesiye eleştirdikleri yapay düşmana karşı olan savaşlarında bir son kale, bir mihenk taşı adeta, msn messenger kullanmama durumu.. e boşuna da yapılmıyor tabii ki de bu savaş, artistliğini de yapacaksın yeri geldiğinde..
'bence msn popüler kültürün bize dayattığı bir oluşum, ben kullanmıyorum'
vay be.. kendimden utandım birden.. popüler kültür, ki artık ezberlenmiş olan bu kalıbı yazmak bile beni rahatsız etmekte, ne kadar da güzel yıkamış beynimi benim.. msn kullanıyorum, arkadaşlarımla konuşuyorum..
bir şeyi anlamıyorum ben.. hadi tamam öyle bir adam da değilim ama, televizyon izlememeyi anlarım ben bir yere kadar 'popüler kültür' ile savaş adına.. sonuçta anti-pop kültür neferleri gibi düşününce, zamanınızı siz farketmeden çalan bir alet.. çoğunlukla da içi boş şeyler gösteriyor, karakteri ve zihni zayıf olanların karakterlerini ve zihinlerini uyuşturuyor.. ben baya izlerim televizyon, aslında bu konu hakkında da sabaha kadar tartışabilirim ama dediğim gibi, en azından bir tutar noktaları var, anlıyorum.. savunacakları bir alan mevcut.. bak, aynı mantıkla bilgisayar kullanmamaya bile saygı duyabilirim kendimi zorlarsam.. kişinin kendi bileceği iş.. ama 'msn mi, yapma allahını seviyorsan ya çocuk muyum ben?' soru kalıbı çileden çıkartıyor beni..
kardeşim deli misin sen? bu msn dediğin şey bir lüks değil ki.. yukarıda saydıklarım kullanım oranını ve yönünü sana bırakan, opsiyonel lüks diye tabir edilen fasiliteler.. kullanımları için belli bir zaman ve mesai harcamak gerekmekte.. ama msn bir eğlence, zaman geçirme aracı değil ki, seni o çok korktuğun popüler kültür şeytanına köle etsin.. msn sadece bir kolaylık.. istediğin anda, istediğin kişiyle acil veya değil, iletişim olanağı sağlıyor.. durur masaüstünün alt köşesinde, istersen hiç kullanmazsın, acil bir şey çıkarsa yararı dokunur, istersen canın sıkıldığında da arkadaşlarınla konuşmak, dertleşmek için bir alternatif olur sana..
hah şimdi yüzyüze konuşuyor olsam bir anti pop kültürcüyle o çok iyi bildiğim iki savın geldiği noktaya vardık..
1)'ama msni açınca hep geyik yapıyoruz zaman gidiyor, silmek en iyisi' buna hiç bir şey diyemem, eğer ki sen kendini kontrol edemiyorsan, konuşmak istememene rağmen konuşuyorsan, ben zaten bunca satırı boşuna yazmış, serveri boşuna zorlamış, databasei boşuna harcamışım demektir.. sadece şunu bil: eğer istememene rağmen laklak yapıyorsan, sen de bilinçaltında da olsa hepimiz gibi normal bir insanmışsın, senin sandığın gibi bir ultra-human çıkmamana üzüldüm ama gerçek bu..
2)'ay bence hiç samimi değil, eskiden msn mi vardı ki?' hah işte buna da yuh diyorum.. kızım (bunu yapanlar kız oluyor genelde, neden bilmem) sen samimiyet arıyorsan, karşındakinin sesini de duymak istiyorsan açarsın yine telefonu, zorlayan yok seni.. ama telefon ilk icat olduğunda da eminim senin gibi bir kaç zıpçıktı 'ay o ne öyle hiç samimi değil, ben konuşmak istersem atlarım atıma, öyle giderim arkadaşıma' demiştir.. janrınız tarihin başlangıcına kadar uzanıyor yani, yeni bir model değilsin, ünik hiç değilsin..
'msn kullanmıyorum' o kadar saçma bir laf değil bence.. ben yine anlamıyorum böyle bir kolaylığı ve pratikliği insan neden reddeder aklım almıyor ama yine de anlarım.. asıl takıldığım cümle ilk başta da yazdığım 'bence msn popüler kültürün bize dayattığı bir oluşum, ben kullanmıyorum' ve benzerleri.. (aynen copy paste yaptım bakma evet)
kişi alışamamıştır, sevmemiştir ya da ne bileyim, istemiyordur kullanmak.. insan doğası enterasan.. ama msn kullanmayarak kazandığını zannettiği zamanı (ki böyle bir durum da yok bkz az yukarısı) sanki resimler çizerek, dünya klasikleri okuyarak ya da yazarak harcıyacakmış gibi bir havada duran arkadaşlara da bir çift sözüm var:
kimse yemiyor olm bu nümeroları.. * *