bugün
- hacivat karagöz neden öldürüldü8
- hayat bombokken bir şey olup daha da bombok olması8
- ağzı burnu kırılmak istenen sözlük yazarları13
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası8
- arkadaşlar sizce bu gömlek nasıl14
- true'nin gay olması21
- kadınlar tipe bakmaz24
- arkadaşlar sınava çalışıyorum birşey diyor musunuz18
- gideon reid morgan jj21
- köşeyi dönmek için yapılacaklar11
- israil lübnan savaşı11
- manyak olmaya karar verdim15
- 22 haziran 2024 türkiye-portekiz maçı84
- sözlükte erkek sanılmak10
- samet akaydın19
- 4 karısı 2 kız arkadaşı olan işsiz adam9
- yalnızlığın anlaşıldığı anlar15
- kedimin boğazımı sıkması9
- ülkesi abd ce işgal edilsin isteyen mal cemaatçi9
- fener'in devletten yaklaşık 2 milyar tl istemesi11
- kıymanın kilosunun 90 tl olması11
- bir hatundan istemek9
- hangi sözlük yazarının tipini merak ediyorsunuz31
- milliyetçi olmamak19
- kızıl saç vs siyah saç13
- gece yazıp gündüz yazmayan erkek32
- tacikistan'da başörtü takılması tamamen yasaklandı29
- nervio'nun kartoncu çocuğun ellerini kıskanması9
- insan olmaya ceyrek kala15
- karton toplayan çocuğun elleri17
- erkek dediğin efendi olmalı8
- anın görüntüsü13
- bir kadının bir erkeğe arkanda ben varım demesi12
- abdülkerim bardakçı15
- larisalisa20
- iran'ın pkk'ya eğitim verdiği iddiası8
- stanley termos16
- yazarların en büyük dilekleri14
- yaşamak için geçerli sebepler19
- gecenin şarkısı11
- ilim vs bilim9
- incil çok uzun'ya okurken sıkılıyorum12
- hacda aşırı sıcaktan 500 den fazla kişinin ölmesi12
- çıkma teklifi etmek23
- kürtlerin dünya lideri olduğu gerçeği17
- sözlük yazarları nasıl eğleniyor13
- nihavend longa9
- michy batshuayi9
- ona bilmediği bir vergi önerisi yap14
- en kaliteli türk kahvesi markaları9
Mor salkımlı dallarını yıllanmış paslı bahçe demirlerinden aşağı yardım eli beklercesine uzatmış ağaç. Ait olduğu sınırlar artık harabeye dönmüş camları kırık bir eve ait. Açık pencerelerden içerinin boş karanlığı, eskimiş perdeyle teslim bayrağını çekmiş yorgun anıların yasını tutuyor. Bahçe de evin can yoldaşı olmuş, terkedilişine seyirci kalamamış ki, uzayan otlarla sevdiğinin hüznünü örtmek istemiş. Yeşillikler ve papatyalarla süslenen mezar üstleri gibi bir avuntu sunmuş.
Eskiyen ölümlü evin tekrar tekrar dirilen mor salkımlı ağacı. Sahiplerini kaybetmekle her şeyden vazgeçmemiş, çiçekleriyle her bahar 'işte ben hala buradayım, bekliyorum. O eski günler geri gelmez biliyorum, oysa bir zamanlar etrafta koşuşturan çocuk ve köpek beni sevmişti, güzel sahibim benim çiçeklerimi koklar, bahçedeki masasında hayaller kurardı. Şimdi neden bütün anılarımdan vazgeçeyim, benim ümidim her bahar yeşerir. Belki şu eski eve bakarken rüzgar eser ve çiçeklerim çatısına dökülür, pencereden beni seyreden o narin solgun yüzlü çocuğu yine görürüm. Ah şu yağan yağmurlar evin içini ıslatmasa, kışın yorgun uykusundan uyanan biçare evim zamanla daha fazla yıpranmasa..
Eski Ev
ilk günden, hatırlarım etrafını saçağın,
Bir asma kuşatırdı körpe filizleriyle.
Kokularla cezbedip küçük, çapkın kuşları,
Buğulu taneleri uzardı pencereye.
O baldan salkımları bize yaklaştırırdı
Uzatarak annemiz bembeyaz ellerini.
Biz, onun çocukları geri verirdik tekrar
Kuşlara üzümleri, emilmiş dallarını.
Seneler aktı gitti, artık ne kuş, ne anne
Biçâre yaşlı asma sarardı ve çürüdü.
Kapıyı, duvarları vahşi otlar bürüdü,
Ve ben, ben ağlıyorum, o günlerin peşinde.*
Eskiyen ölümlü evin tekrar tekrar dirilen mor salkımlı ağacı. Sahiplerini kaybetmekle her şeyden vazgeçmemiş, çiçekleriyle her bahar 'işte ben hala buradayım, bekliyorum. O eski günler geri gelmez biliyorum, oysa bir zamanlar etrafta koşuşturan çocuk ve köpek beni sevmişti, güzel sahibim benim çiçeklerimi koklar, bahçedeki masasında hayaller kurardı. Şimdi neden bütün anılarımdan vazgeçeyim, benim ümidim her bahar yeşerir. Belki şu eski eve bakarken rüzgar eser ve çiçeklerim çatısına dökülür, pencereden beni seyreden o narin solgun yüzlü çocuğu yine görürüm. Ah şu yağan yağmurlar evin içini ıslatmasa, kışın yorgun uykusundan uyanan biçare evim zamanla daha fazla yıpranmasa..
Eski Ev
ilk günden, hatırlarım etrafını saçağın,
Bir asma kuşatırdı körpe filizleriyle.
Kokularla cezbedip küçük, çapkın kuşları,
Buğulu taneleri uzardı pencereye.
O baldan salkımları bize yaklaştırırdı
Uzatarak annemiz bembeyaz ellerini.
Biz, onun çocukları geri verirdik tekrar
Kuşlara üzümleri, emilmiş dallarını.
Seneler aktı gitti, artık ne kuş, ne anne
Biçâre yaşlı asma sarardı ve çürüdü.
Kapıyı, duvarları vahşi otlar bürüdü,
Ve ben, ben ağlıyorum, o günlerin peşinde.*
görsel
japonya'da 150 yaşında bir mor salkım ağacı.
edit: resim eklememiş, format uygun olmadığı için. düzelttim.
japonya'da 150 yaşında bir mor salkım ağacı.
edit: resim eklememiş, format uygun olmadığı için. düzelttim.
Salkımlarının kızartılarak yendiği bir video görmüştüm. Muhtemelen sadece yağ tadı geliyordur ama merak etmedim değil.
atın beni o ağacın altına...
güncel Önemli Başlıklar