bugün

özellikle kalabalik caddelerde (bakirköy, istiklal caddesi v.b.) kişiyi sanki otobanda sıkısık trafikte araba kullaniyormus gibi hissediren ve eger acele bir işiniz varsa
,for examble:aha vapur kaciyor, fevkalade cambazlik yaptiran durumdur.
toplum bilinci ve bireyselcilik kavramlarının yok olmasıyla birlikte insanların cadde ve sokaklarda karınca sürüleri gibi amaçsız yürüme şekli. cadde kalabalıktır ama kimse kimseyi görmez. adeta bir robot gibi tekdüze gidiş gelişler yaşanır.
bu yürüme şeklini istanbul'da taksim'de beyoğlu'nda ankara'da kızılay karanfil'de görmek gayet mümkündür.Birbirini tanımayan,birbirine yer vermeyen, yalnızlaşan ve bencilleşen modern insan çine düştüğü çaresizlikten kaçmak istercesine hızla atar adımlarını, etrafındaki kimseyi umrsamadan sadece önüne bakar bi de kapkaç,yankesici korkusu içinde çevresindekileri süzer.
sürekli bir yerlere yetişmeye çalışmaktan doğan alışkanlıkla koşma ile yürüme arasında olur.
walking in the rain şarkısındaki gibi, elinde şemsiye salına salına yürümektir efenim.
hızlı, geniş adımların kulağında sıklıkla o anki ruh haline göre müziği olan, çevreden ve insanlardan soyutlanmış sıklıkla acelesi olan, mutsuz, karamsar, tedirgin bedeni bir yerlere taşıyan yürüme biçimidir, nahoş.