bugün

madem bazı arkadaşlar hiç tanımadıkları insanlarla bir olup diğer tanımadıkları insanlardan nefret etme ihtiyacı duyuyorlar, bu ihtiyacı daha mantıklı bir temele oturtmanın vakti gelmiştir.

çünkü zaten milliyetçilik zor iş. başkalarının yediği haltlardan dolayı semt manavınızla veya çocukluk arkadaşınızla düşman ilan edilebilirsiniz. tam buna alışırken birdenbire yine başkaları o gün gazını çıkaramadı diye nalburunuz ve eczacınızla aslında ezelden beridir düşman olduğunuzu duyarsınız televizyondan. yüzyüze bakacaksınız, ayıp değil mi?

ayıp. ayrıca genetik secere araştırmaları sonucunda kendi kendinizin düşmanı olduğunuzu öğrenmeniz de pek mümkün.

o yüzden talebi karşılayacak yeni bir kimlik ve aidiyet kaynağı gerekli. bütün ihtimaller düşünüldükten sonra, ki ben hepsini dün düşündüm, geriye kalan en akılcı alternatif aslında çok tanıdık bir kavram: ortak su kaynağı.

en eski insan gruplaşma yöntemidir. insanevladı su kaynağını bulur ve etrafına şehir kurar. bunu hep yapmıştır ve her seferinde işe yaramıştır.

yine bir sürü tanımadığınız insanla aynı gruba dahilsiniz ama ortak, somut bir yönünüz var. içtiğiniz su aynı. size devlet su işleri'ne tapmanızı söylemiyorum. ama ilk iş olarak sizin içme suyunuzun hangi barajdan geldiğini, o barajdan hangi bölgeye su dağıtıldığını öğrenirseniz gruba adapte olmanız daha kolay olur.

bundan sonra o barajdan su içenler sizin en sevdiğiniz insanlar. geriye kalan bütün insanevladı, sizin inancınıza göre, yarrak kafalı pezevenklerden oluşuyor. ama olur da, onlar sizin suyunuzdan içerse, ya da siz onların barajından çıkan suyu içerseniz, bütün dengeler değişir, bir anda kardeş oluverirsiniz.