ramazan ayinda ortalama iki gunde bir rastladigim tiplerdir.genelde trene levent veya gayrettepe taraflarindan binerler. ellerinde pogacalari vardir. tren tika basa doludur ama arkadas o kalabalikta buyuk bir istahla yemegini yemeye devam eder. simdi ulkenin degisik yerlerinde oruc tutmuyor diye dayak yiyen insanlarla ilgili haberleri okuyoruz. biz inancli insanlar olarak bu duruma cok uzuluyor ve yapilanlara siddetle karsi cikiyoruz. ama siz oruc tutmayanlardan da biraz olsun saygi beklemek hakkimiz degil mi...hadi oruc tutanlara saygin yok anladik ama o trende cocuk veya hamile bayanda oluyor.bari o insanlara biraz saygi duyun. eger ben cagdasim laikim sizi sallamiyorum diye dusunuyorsaniz bu defa karsi cephede oruc tutmayanlara dayak atanlardan ne farkiniz kaliyor.
muhtemelen okula veya işe geç kalmış tiplerdir..
kendilerine medeni sıfatını yakıştırırlar ancak ortaçağ zihniyeti kadar geridirler aslında.
uykuya düşkün ve muhtemelen evde kahvaltısını hazırlıyacak biri olmayan tiptir. yoksa kim ister yanında cayı olmasın, kuru kuru yesindir. * *
daha kötü modeli yolda, kahvaltısını yürüyerek yapandır. * *
konunun özgürlük değil saygısızlık olduğunu sözlüğe anlatmamıza yardımcı olacak tiplerdir. herkes istediğini yapmakta özgürdür ama bu özgürlük nasıl ki taksim meydanının ortasına sıçma hakkı vermezse bir vagonda bulunan ortalama 100 kişiden 80 i oruçlu ise onların yanında rahat rahat yeme içme hakkı vermez.ha hakkını verir ama biz uygar insanlar buna saygısızlık diyoruz.siz özgürlük olarak anlıyorsanız o başka.
(bkz: empati)
sorun sadece ramazan ayı için gecerliyse buyrunuz; (bkz: oruc tutan kisinin karsısında yemek yemek/@dopdop)

gerçi sorun her zaman için geçerliyse de sorun yaratmayacaktır, zira yenilen şey poğaçadır, bunu alamayacak insan sayısı çok azdır* ve iş, okul nereye gidiliyorsa orada kahvaltı yapacak zaman yoktur, insanların aç kalması için de bir sebep yoktur.
sözlüğün foruma çevrilmesine karşıyım ama şunun anlaşılmamasına hayret ediyorum.bir poğaçayı insan o an yemezse ölmez.bir kenera çekilip yiyebilir.gittiği işyerinde yiyebilir ama bunu bakın siz oruç tutuyorsunuz ama ben çağdaşım sizi sallamıyorum diye herkesin gözünün içine bakarak yemek saygısızlıktır. saygı burada başlar. benden siz saygılılı olmamı bekliyorsanız sizde bana saygı duyacaksınız. olay budur.
ilk önce oruç neden tutulur sorusuna cevap aramak gereklidir?
benim bildiğim; oruç nefsi köreltmek, aç insanların halini anlamak için tutulur. iş böyle olunca hani bunun nefsi köreltme bölümü? hani bunun amacı?

dolayısıyla zaten tüm gün koşuşturan, çalışan bir insanın topu topu 2-3 dakikada yediği bir poğaçanın saygı neresindedir anlayamıyorum. asıl saygısızlık yemek yiyen insana "ben oruçluyum, sen zındıksın, yeme karşımda yemek" demektir. zira kimseye zararı olmadan yemek yiyen bünyeye bir dayatma getirmektir.
bizim temel kültürümüzde yediğini ikram etme,eğer ikram edemeyecek kadar azsa herkesin içinde yememe vardır. bunun oruçla ilgisi yoktur. bu bir görgü kuralıdır. görgü kurallarını anlatan herhangi bir kitap alındığında bununla ilgili maddeler okunabilir. konu inanç eksenine çekilmemelidir. ısrarlı bir şeklide söylüyoruz ki konu saygı ve görgüdür.
muhtemel ögrencilerdir.derse gec kalınmıs veya köşede sessizce cappy meyvesuyu eşliginde kahvaltı yapılıyodur.sempati duyun böyle insanlara sözlük.