bugün

2441. Kaza geçince, insan kendisini yemeğe başlar. Perdesi yırtılan, sırrı meydana çıkan, yakasını yırtar.
2442. Bedevî dedi ki: "Ey kadın, pişman oluyorum. Kâfir olmuşsam bile müslüman olmaktayım.
2443. Sana karşı suçluyum bana acı; beni kökümden, dibimden kâmilen söküp atma!"
2444. ihtiyar kâfir, pişman olursa özür getirmeye başlar ve müslüman olur.
2445. Tanrı tapusu, rahmet ve keremlerle dopdoludur. Varlık da ona âşık yokluk da.
2446. Küfür de o ululuk sahibi Tanrı'ya âşıktır, iman da; bakır da o kimyanın kuludur, gümüş de!

(Zehirle panzehir, zulmetle nur nasıl Tanrı dileğine müsahharsa Mûsâ ve Firavun da Tanrı dileğine müsahhardır. Firavun'un, şerefine halel gelmemesi için Tanrı'ya yalnızca münacatı)

2447. Mûsâ'nın da mâna cihetinden bir yolu vardır, Firavun'un da. Fakat, zâhiren Mûsâ yolludur, Firavun yolsuz.
2448. Mûsâ, gündüzün Tanrı huzurunda ağlayıp inledi; Firavun da gece yarısı ağladı,
2449. Dedi ki; "Ey Tanrı, boynundaki bu demir zincir nedir? Boynumda demir zincir olmasa kim 'Ben, benim' der (asılsız dâvaya, Benliğe kalkışır? )
2450. Şüphe yok ki Mûsâ'yı nurlandıran iradenle beni de karanlıklara daldırdın.

devamı için:

(bkz: mesnevi 2451-2460)

bir önceki için: (bkz: mesnevi 2431-2440)