bugün

bir sabahattin ali şiiridir.

Hey anavatandan ayrılmayanlar
Bulanık dereler durulmuş mudur?
Dinmiş mi olukla akan o kanlar?
Büyük hedeflere varılmış mıdır?

Asarlar mı hâlâ Hakka tapanı?
Mebus yaparlar mı her şaklabanı?
Köylünün elinde var mı sabanı?
Sıska öküzleri dirilmiş midir?

Cümlesi beli der enelhak dese
Hâlâ taparlar mı koca terese?
ismet girmedi mi hâlâ kodese?
Kel Ali'nin boynu vurulmuş mudur?
Memleketten Haber 6-5 hece ölçüsüyle yazılmış bir taşlamadır.

Bu şiiri (taşlamayı) Sabahattin Ali bir eğlenti sırasında okumuştur ve Atatürk'e hakaret ettiği ihbar edilince de bu taşlamadan dolayı yargılanır. Şiir'de Atatürk'ün adının geçmediği Sivas'taki bir bektaşi ayaklanması sonucu yazıldığı belirtilse de "cumhurbaşkanı'na ima yoluyla hakaret"ten 1932 yılında bir yıla hüküm giyer. Sabahattin Ali bu şiirden dolayı Konya ve Sinop hapishanelerinde ceza çeker ancak Cumhuriyet'in onuncu yılı dolayısıyla çıkarılan afla dışarı çıkar. ama bu sefer de işsiz kalmıştır ve memurluk kaydı silinmiştir. dilekçeyle başvurmasına rağmen sonuç alamaz. eski düşüncelerini değiştirdiğini kanıtlamasını gerektiği duyurulur kendisine. O da varlık dergisinde Benim Aşkım Şiirini yayınlayarak kendini aklar;

Benim Aşkım

Bir kalemin ucundan hislerimiz akınca
Bir ince yol onları sıkıyor, daraltıyor;
Beni anlayamazsan gözlerime bakınca
Göğsümü parçala bak nasıl atıyor.

Daha pek doymamışken yaşamanın tadına
Gönül bağlamaz oldu ne kıza, ne kadına...
Gönlüm yüz sürmek ister yalnız senin katına.
Senden başka her şeyi bir mangıra satıyor.

Sensin, kalbim değildir, böyle göğsümde vuran,
Sensin "Ülkü" adıyla beynimde dimdik duran.
Sensin çeyrek asırlık günlerimi dolduran;
Seni çıkarsam, ömrüm başlamadan bitiyor.

Hem bunları ne çıkar anlatsam bir dizeye?
Hisler kambur oluyor dökülünce yazıya.
Kısacası gönlümü verdim Ulu Gazi'ye.
Göğsümde şimdi yalnız onun aşkı yatıyor.

15.01.1934 tarihinde yazılmış bu şiirden sonra Sabahattin Ali aklanmış ancak şiirden de soğumuştur bu şiirden sonra varlık dergisinde Ruhumun Dalgaları adlı son şiirini de 1935 yılında şiir hayatına son verir, ondan sonra hikayeleriyle görmeye başlarız onu.
Sabahattin Ali'yi ölüme götüren şiirdir. Koca teres diyerek Atatürke hakaret ettiği düşünülmüş bunun yanında cevresindeki dalkavuklarin da onu -haşa- allah gibi gördüğünü söylemiş ismet inönü ve kel ali diye bilinen istiklal mahkemesi başkanıyla da alay etmiştir. Bunların yanında dönemin tek parti yönetimiyle de dalga geçtiği görülmektedir. Sabahattin aliyi okuyanlar onun yapmacık olmadığını ne gördüyse onu yazdığını bilirler. Ne var ki Atatürk zamanında Sinop hapsishanesine atılmış inönü yönetiminin sonlarına doğru da devlet eliyle katledilmiştir.
Bu şiirden dolayı 14 ayı hüküm giyip sinop cezaevine yollanmıştır. Sinop cezaevindeki bu hükümlülüğü sırasında da (bkz: Hapishane Şarkısı V) ya da bilinen adıyla (bkz: aldırma gönül) şiirini yazmıştır.