bugün

butun planlarin suya dusmesine yol acan kotu bi durum.
patronun kulaklarını çınlatmak için fırsattır.
sadece bu sebeple bile devlet kurumuna girilir. insanı hayattan soğuttu şerefsizler.
kurumsal olmayı başaramamış küçük işletmelerde çalışan işçilerin kör bahtı, kara talihidir.
bu maaş üzerinde oynanan oyunların kurumsallıkla alakası yoktur pek. şimdi isim vermeyeyim ama holdingler de yapıyor bunu. 1 günün hesabında ırıspı çocukları.
Patronun ve ailesinin kulaklarını epeyce çınlatma sebebidir.
bilinç altına yerleşmiş olan tüm küfür kategorisine girebilecek sözleri dile getirme isteğine yol açan lanet durum.
Şu günlerde başıma gelen olaydır. Her ay olduğu gibi. Tamam zor dönemler geçirilirken idare edilir patron ama her ay her ayın 10'u veya 12'sinde maaş almak bütün kiraları, elektriği, suyu, digitürk'ü, okul harçlarını yatırma süresini yerle bir etmektedir. istifa çok yakında gözükmektedir bu yüzden. Evde oturup en azından "ulen ödenmiyor para yok çünkü" derim. çalışıp hakkımı zamanında alamadıktan sonra.
Beleş çalışmamaya şükür etmektir...
eğer işveren ücretin ödenmesi gereken tarihten 20 gün sonra hala işçinin ücretini ödememişse, işçi çalışmak zorunda değildir. işçi bu çalışmadığı günlerin ücretini işverenden talep edebilir. işveren bu durumda sözleşmeyi feshedemez, yeni işçi alamaz. (bkz: 4857 sayılı iş kanunu)
türk küfür edebiyatının en güzel örneklerinin arka arkaya sayıldığı durum.
ucu öğrenciye dokunuyorsa maaş, büyük zorluklar bekliyordur bu öğrenciyi. gezme, tozma, alkol, sigara... bunlar masa altı işlemlerle halledilmiyor.