bugün

her genç kızın rüyası. ancak, gelinlik giyip evlenmekle sahiden mutlu olunsaydı, bunca boşanmalar, ayrılıkları arasında yaşanan ruh sağlığına ziyan kavgalar, boşanırken çocuklar yüzünden ya da maddi kaygılarla beliren hırpalanmaların mutsuzluğu ne olacak?
biten her ilişkiden sonra "yanılmışım" demiyor mu insanoğlu ve gerçekte bitmeyen ilişki çok az.
zaten malumunuz doğru adamı ya da kadını seçmek sahiden çok zor ve bedeli olan bir iştir.
gelinliksiz evlenme hayalinden daha normal bir hayaldir kanimca ki benim hayallerimle hic bir zaman cakismasa da.
yani her genc kizin ellerinde cicek her gece rüyasinda beyaz atli prens gördügünü sanan tiplere haberlerim kötü;

her genc kiz degil.

hem pollyannalarin nesli tükeniyor, kimse hayati toz pembe sanmiyor artik.
zaten günümüzdeki erkek profilini az cok bilen gören her kiz hayatin toz pembe olmadigini biliyor.

kendini beyaz atli prens sanan gencler icin üzülerek söylüyorum ki artik herkes erkeklerin arasindan bir beyaz atli prens cikmayacagini adi gibi biliyor.

maksat evin ayak islerine bakicak biri bulunsun kenarda.
nice gonca güllerin solmasına neden olan illada yaşanması gerekmeyen hayalcik.
ozdeyisin sahibini bilmemekle beraber, '' kadınlar erkenden evlenmek icin ugrasırlar, erkeklerse mumkun oldugunca gec evlenmek icin''.
saygı duyulası güzel hayal. bundan daha doğal ne olur ki?
lakin bir kız, bunu çok az kişiye itiraf eder. hele ki sözlük gibi entelimsi bir ortamda asla.

bir kızdan bu denli bir açıklık beklemek nafiledir. bu duvardır ki, kadınla erkeğin ayrı dünyalarda yaşamasına sebep olmaktaktadır.
gelinlik giymeden evlenmenin sacma olmasından ileri gelir.
kızların bir çoğunda bulunan ve bulunması olağan bir hayaldir.

nasıl her erkek; çocukken, - ben sünnet olucam, büyüyünce asker olucam, diye heveslendiyse, kızlar da gelin olacakları günün masalsı hayalleri ile büyümüşlerdir. bu da çocuklara dayatılan, alt bilince işlenen şeylerden biridir.

uyuyan prenses, külkedisi, pamuk prenses gibi masallarla büyüyen bir kızın büyüyünce kurbağa kostümü ile zıplamasını beklemiyoruz, herhalde gelinlik giyme hayali kuracak.

hem nesi kötü ki bunun, dünyada bir günlüğüne de olsa prenses olmak gibidir.

tanıdık tanımadık herkes size gülümseyerek bakar, herkesin yüzünde bir tebessüm oluşur, aaa gelin gelmiş diye birbirlerine gösterirler, sizin gününüzdür o.

hani damatta var ama o hikaye, düğün günü aslında gelin günüdür, gelin herşeyin merkezindedir, damat yanında bulunması gereken kişidir sanki.

damatlara söz yok, kimse alınmasın ama damattan çok geline aittir o gün.

mutluluğun garantisi yoktur, ama o gün gelinin de damadın da hayali ve beklentisi mutluluk yönündedir.

ayrıca tanımda da bir yanlışlık var, her genç kızın hayali zetina dikiş makinesi dir.
An itibari ile sonlandırıyorum.
Bundan sonra giymeyi düşünmezler umarım.
görsel
istemsizce güldüm sevgili yazar adfhadg.