kızların evde kalma sebebleri

Evlenmek istemiyor olmaları. Kendilerini kariyere adamış olmaları. Feminist olmaları.

zeka seviyesi yükseldikçe evde kalma oranı artar.

tek eşli olamamaları.

zeka seviyesi yükseldikçe evde kalma oranı artmaz sadece kendini kandırmaktır bu ki aile kuramamış bi kadının kendini avutmasıdır.

(bkz: anne olmak)

evde kalma sebepleri sadece yükselen seviyeye uygun erkekler olmamasıdır.

aşırı salak olmaları.

dışarının çok soğuk olması.

sebep'i sebeb diye yazan adamların çokluğundan kaynaklı durumdur. ''bunun gibisiyle evlenmeyeyim daha iyi.'' diye düşünürler.

4x4 lük erkek aradıklarından mütevellit gelen çoğu taliplerine burun büktükleri için. kızlar genelde her gelen adaya belki daha iyisi çıkar umuduyla kısmetini diğer taliplerin de arar.

fakat görünen köy kılavuz istemez her insanın bir eksiği vardır çirkindir ama karakteri iyidir evine eşine bakar ve, yarı yolda bırakmaz ailesini. yakışıklı olur gel gelelim kumarbaz içkici vurdumduymaz aile sorumluluğunu hiç üstlenmesini bilmeyin halk arasında yavşak denilen tiptir. kızların yapması gereken fazla titizlik göstermeden birazcık kanı kaynasa bile fazla tip ve yakışıklılığa bakmadan atsın imzayı. unutulmasın ki erkekte fazla tip aranmaz arayacak olanlar da artık kendileri bilir. yıllarca kısmetini bekler en sonunda uyuz bir adamla evlenmek mecburiyetinde kalır.

hayatının aşkını beklemeleri.

daha çok beklersiniz, o aşklar bitti artık, bari mantığınızı yitirmeden mantık evlikliği yapın.

kariyer yapma hikayesi anlaşılır gibi değildir. duyan da memleketteki tüm kızların kariyerden kırıldığını zanneder. sanki hepsi ceo olacak başımıza. en fazla satış temsilcisi ya da yönetici asistanı olursun. kartına bunların ingilizcesini yazdır ama, daha havalı olur.

bunların aşık olacağı adamı bekleme versiyonları da ilginçtir. aşk sanki her gün olan bir şeymiş gibi bekler dururlar. normal bir insan hayatında en babasından iki kere falan aşık olur, biz de bu dünyada yaşıyoruz. evde kalma yaşına gelmiş bir kız da, en iyi ihtimalle bunların birini yaşamıştır o zamana kadar. şimdi ikinciyi bekleyelim beraber, süper lotoyla beraber yapılıyormuş çekiliş, hayırlısı.

bunların eş adayı beklentileri öylesine büyüktür ki. paralı olması, yakışıklı olması, kadına değer vermesi, güçlü olması, öyle olması, böyle olması. iyi de hanım kız, bu özelliklere sahip olan birine sen ne vereceksin? hayır, biraz gerçekçi olsak, kendimizi galler prensesi falan sanmasak her şey biraz daha kolay olmaz mı?

bir adet de naçizane tavsiye. iyinin iyisi vardır mantığıyla aday yedeklemekten vazgeçin, şimdi bol gibi gelebilir malzeme ama hayat bu belli olmaz, harp olur darp olur, hepsini kaybedip eşekten düşmüşe dönersin sonra.

bu yazdıklarım genelleme değildir, kimseyi küçük düşürme amacı da taşımamaktadır. biri çıkıp ' ben böylesini arıyorum hacı abi' de diyebilir tabi, kolay gelsin ona. iyi niyetli olup yârini bulamayanlara da, 'kısmet' diyerek mutlu sonla bitirmesini de bilirim yazıyı.

Kezban olmalarından olabilir.

mervenin vefat etmesi.

ne doktorlar ne mühendislerin geri dönmemeleri.

sokakta kalmak çok tehlikeli olduğu içindir.

bence erkeklerden kaynaklanan bir sorundur. lise mezunu ortalama maaşlı bir adam kendisiyle aynı mazlum hayatı paylaşacak bir eş olmadığını savunur. aslında yükleneceği sorumluluktan kaçmak için
bu tarz bahaneler uydurur. oysa ki kadın dünyanın her yerinde aynıdır.
hep çaçaron, hep kuramcı, hep gözü doymaz.
buradan bir sözümde kızlarımıza; daha iyisini araya araya evde kalıyosunuz. 35 yaş üstü paralı adamlar
sadece yatmak için genç kızlarla gezerler.

evi olsun, arabası olsun, ayda en az 10 bin lira kazansın, yakışıklı olsun, sözümden çıkmasın, beni sevsin ama ben ona it gibi davranayım, ben çalışmadan bir taraflarımı yaya yaya yaşayım o çalışıp bana baksın kafasında oldukları için. yok öyle bir dünya anam.

hava çok soğuk .

evlenecek erkekte aradıkları standartların gerçekçi olmaması,
gördükleri başarısız ilişki ve evliliklerin doğurduğu tereddüt ve şüphe hali.
Prenses gibi büyütülmüş olmanın sonucu, beyaz atlı prens beklentisinde olmak.

(bkz: sözlükte takılmak)