sıcaktan bezilmiştir, klima çalışmamaktadır, patron mal mal gözünüze bakar ve o sırada içeriye giren müşteriye patronun mal bakışlarından kurtulma edası ve güler yüz ile yaklaşılır;

-hoş geldiniz, nasıl yardımcı olabilirim?
+hmmm (garip sesler çıkarıp askıda ki ürünleri bızıklar)
-t-shird bakıyoruz sanırım hanımefendi?
+..!!?! (askıları kurcalayaraktan ilerler ve hala ses yok)
ısrarla beklenir, bu sırada askıdakiler biter, sıra raflarda ki özenle toplanmış olan ürünlere gelir. o ürün senin, bu ürün benim hepsini tek tek özenle bozar, arada bir kaç tanesini el yardımı ile üzerine tutup kendi beğenisine sunar, beğenmediğini kendi yöntemi ile ikiye ya da daha fazla katlayarak tekrar rafa koyar.
-(yeniden sabırla) ürünlerimizin hepsi askılarda mevcut efendim, oradan seçmeniz sizin açınızdan daha kolay olur.
+yok ben sadece bakıyorum.
-(ulan oradan bakamıyor musun tövbe tövbe) hmm pekala, isterseniz nasıl bir şey düşündüğünüzü söyleyiniz ben yardımcı olmaya çalışayım.

tüm bu ısrarlarınıza ve ilginize rağmen yine kendi dolabıymış gibi, o raf senin bu raf benim gezinir. bakma işlemi biter ve sıra denemeye gelir. vücud yapısına bakmadan ısrarla verdiğiniz bedenin bir beden küçüğünü ister, siz ne kadar olmayacağını söyleseniz de; kendi bildiğinden şaşmaz ve kabinden çıkmadan, "bu biraz ufak geldi, bir beden büyüğünü alabilir miyim?" diye seslenir. yine büyük bir sabır ile (ulan ben 2 dakika önce ne dedim) diye mırıldanarak, bir beden büyük ürün alınıp sevgili(!) müşteriye uzatılır.

bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi belki daha fazla ürün tek tek itina ile denenir, ancak hiç birisinde karar kılmaz. maksat sadece giyilip, çıkartılmaktır.

sonunda "ben biraz daha dolaşayım" diyerek dükkandan çıkar gider.

savaştan çıkmış yorgun asker gibi arkasından bakılırken gözünüze, sabahtan beri özenle düzeltip, katladığınız ürünlerin yüzde seksen gibi bir oranının sağ da, sol da, olduğu görülür ve sakince tekrar katlanıp yerlerine konulur. tabi ki sevgili(!) müşteriye verdiği rahatsızlıktan dolayı evine kadar "kulak çınlatma" yöntemi ile eşlik edilmesi muhtemel olaydır.
çalışanların sürekli yaptıklarını, arkadaş o şekilde olmaz bu böyle olmalı biçiminde değiştirmeye yeltenen müşteri.
kıl da olsa haklıdır. haksız da olsa haklı gibi gösterilmelidir. iş yerinizin köpeği olur bu şekilde. penis protezli fantazi kilodu satsanız alır.
benim bu. beğenmediğim yemeği kırk kere geri gönderirim. abla bu deri ya buna bir şey olmaz diye bana sandalye satan adamın sattığı sandalyede en ufak bir leke görürsem sandalyelerin hepsini değiştiririm. yeni aldığım koltuğun arkasında çizik oluştuysa taşıma sırasında yeni bir tane koltuk daha dikkatli evime taşınır. evi boyayacak abinin başında kaynana gibi dikilirim, çok pis işe karışırım. mağazaya girdiğimde sen ne geldin dercesine bana bakan bir kasiyer görürsem, ilgilenmezse sorun çıkarırım. taksici hızlı giderse kavga ederim. böyle yazınca ıyy iğrenç şımarık gibi gözüküyorum evet zaten öyleyim ama para veriyorum. o sandalyenin üzerine 100 tl koyup satıyorsa kusursuz olmalı. yemeğe öküz gibi para harcıyorsam da soğuk getirme, içinden bir şey çıkma, lezzetsiz olma şansı yok. insanlara saygı duymayan kişilerden hoşlanmıyorum, taksicilere de gıcık oluyorum. bunların hepsi beni kıl müşteri yapıyor işte.
Sırada bekleyen diğer müşterileri uyuz eden müşteridir.
Kıl müşteri bir çok kategoriye ayrılır. Çalışanı işinden edecek şikayetlerde bulunan ise en nefret edilenidir.
garsonken sık sık karşınıza çıkacak orospu çocuğudur.