bugün

kız-erkek farketmeden saygısızlığı, hakareti ve yüzsüzlüğü bir davranış kalıbı haline getirmiş; ezik psikolojisini ve zayıflığını diğer insanlar üzerinden kapatmaya çalışan nesildir.
henüz 22 yaşındayım, belki yaşanan kültürel değişime ayak uyduramıyor olabilirim ama insanların birbirlerini ezmeye çalıştığı,
hakaretlerin havada uçuştuğu bir kültürün ne kadar devam edeceğini tahmin etmek zor değil.
insanların kişilikleri üzerinden hareket ederek, elinde olmayan sebeplerle insanları suçlamak fiziksel ya da ruhsal bir çöküntünün işaretidir.

saygının toplumu ayakta tutan tek şey olduğuna inandım hayatım boyunca,kendisine ve karşısındaki insana saygı duymayan bir toplumun yok olması muhtemeldir.burada saygının kazanılacak bir şey olduğunun belirtebilirsiniz ancak şunu da bilmek gerekir ki hiç kimse kendine saygı duymadan bunu hakketmiş sayılmaz.

lafı çok uzatmakla beraber buraya kadar okuduysanız bundan sonrasını da okursunuz heralde, neyse.
bir kardeş,abla,abi,baba,anne veya birinin oğlu-kızı olarak sizden ricam insanların arada sırada bir tavsiyeye ve gülümsemeye ihtiyaç duyacağını unutmayın. saygısızlığın cehaletten geldiğini ve bunu bizden başka kimsenin çözebileceğini de unutmayın. teşekkürler.

not: yalnız baktım da uzun yazmışım,biraz uzun ama olsun.