bugün

Geçtiğimiz ay çalıştığım polikliniğe başvurmuştu.

Geldi burnunun iki gün evvel kırıldığını ve bir kaza olduğunu söyledi. Elinde de iki gün önce çekilmiş bir burun kemiği filmi vardı. Baktım filme, kırık çok barizdi. Şeklinde de hafif bir değişiklik vardı. Kadın daha önceden de rhinoplasti denilen ameliyatı yaptırdığı için, kırık acilen yerine oturtulmalıydı, aksi takdirde çok zor bir ameliyat olacaktı. Aklınızda bulunsun kırılan burun 2 gün içinde düzeltilmeli.2 gün geçtiyse artık ancak ameliyatla düzeltilebilir.

Kadına burnuna ne olduğunu sordum, kaza dedi. Düşünmesine izin vermeden üstüste sorular soruyordum.

+nasıl bir kaza.
-ııı
+ne çarptı?
-ııı
+evli misiniz?

ve kadının bir anda bakışları değişti.

+eşiniz mi yaptı?
-hayır. merdivenden düştüm.
+sadece burnunuz mu hasar gördü? dizlerinizde kollarınızda bir şey göremiyorum.
-doktor bey, ayrılacağım zaten.
+adli rapor tutmak zorundayım. Bu yasal bir sorumluluğum. Ayrıca burnunuzu düzeltmezsek ameliyat olmak zorunda kalacaksınız. Bu da sizin için çok zor olacaktır.
-ben o acıyı biliyorum doktor bey lütfen uyutup yapın.
+bu mümkün değil, Genel anestezi alamazsınız hop diye çünkü 2. gün bitiyor. lokal anestezi ise anestezi esnasında size aynı acıyı verecektir emin olun.

bu diyaloğun peşinden; diğer odaya malzemeleri almaya gidip geri döndüğümde ise, negatoskop ta asılı bir burun kemiği filmi. ve boş bir koltukla karşılaştım.

içler acısı bir durum. Kocası hakkında yasal işlem başlatmaktan dahi çekinen bir kadın. Hakları hiçe sayılıp dayak yediği yetmezmiş gibi, kendisi de kendi haklarını savunmaktan acizleştirilmiş. Hakkını aramaktan korkar hale getirilmiş biriydi bu kadın.
(bkz: adli vaka)
(bkz: kadına şiddet)
(bkz: kadın der kocamdır döver de sever de)
kocasının burnuna anestezi yapmak istediğim kadındır. ama hunharca.
kadına vuran eller kırılsın.

not : erkeğim.
peki neden?
neden korkuyor?
ne yaparsa yapsın kocasının daha zalimleşme ihtimalindenmi?
yoksa varının yoğunun bir kötü koca olmasındanmı?
aile, çevre mahalle baskısındanmı?
tüm yaşatılmışlığının karşı gelmesindenmi?
geçimden yada çocuklarının açlığındanmı?
belkide kendisini sahipsiz, güçsüz, kimsesiz hissetmesinden.
sebep ne olursa olsun sonuç eninde sonunda haklılığını çıkarır.
ne yazıkki ne devletimiz nede toplumumuz hiç bir zaman koruyucu olamamıştır.
devlet dahi sahiplenmez ise daha çok yazarız bunları yada okuruz.
hayat ve tecrübe ile sabittir.
kadına el kaldıran şerefsizler esasında çok ödlektir.
zaten ödlekliklerini bu şekilde güç tatmini ile kapatmaya çalışırlar.
biraz kanundan, düzenden korksalar asla böyle şerefsizce şeyler yapamazlar.
lakin tecavüze uğrayanı tecavüzcüsüne veren düzenden daha iyiside beklenemez.
son olarakta erkek olmayı adamlık sayanlara anlama ihtimalleri olmayan ayar:

ADAM OLMAK

Çevrende herkes şaşırsa,
bunu da senden bilse,
sen aklı başında kalabilirsen eğer,
herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır,
hem kendine güvenirsen eğer,
bekleyebilirsen usanmadan,
yalanla karşılık vermezsen yalana,
kendini evliya sanmadan
kin tutmayabilirsen kin tutana.
Düşlere kapılmadan düş kurabilir,
yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer,
ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir,
ikisine de vermeyebilirsen değer,
söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz,
kandırabilir diye safları, dert edinmezsen,
ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz,
koyulabilirsen işe yeniden.
Döküp ortaya varını yoğunu,
bir yazı turada yitirsen bile,
yitirdiklerini dolamaksızın dile
baştan tutabilirsen yolunu.
Yüreğine, sinirine dayan diyecek
direncinden başka şeyin kalmasa da,
herkesin bırakıp gittiği noktada,
sen dayanabilirsen tek.
Herkesle düşüp kalkar, erdemli kalabilirsen,
unutmayabilirsen halkı, krallarla gezerken,
dost da düşman da incitemezse seni,
ne küçümser, ne büyültürsen çevreni
her saatin her dakikasına
emeğini katarsan hakçasına
her şeyi ile dünya önüne serilir,
üstelik oğlum, adam oldun demektir...
(bkz: şerefsizliğin etap atlamış hali)