kitap okumayı değil satın almayı sevmek

Kitabı bir nesne olarak sevmektir. Normaldir. Kitaplığınıza, dolabınıza dizip o görüntüyü sevebilirsiniz.

Ayrıca kitapçıya gidip, seçip, satın alma işlemi de zevk verir.

Zaten kitap kutsal bir şey değildir. iki kapak arasındaki yazılardır. Bugün piyasadaki çoğu kitap boş yazı dizisi. Roman, öykü vs. Okuyarakta entelektüel falan olunmaz, hoş zaman geçirilir. Yani kitap okuma kavramına da olduğundan fazla anlam yüklemeye lüzum yok.

Kitapların kitaplıkta birikmesi icin, görsellik amacıyla almaya bütçem yok. Kitaplar cok pahalı. Cok sevdigim kitaplarım haric gerisini okuduktan sonra takas ederim. Asla kitabımı baskasına vermem geri getirmiyorlar diyen biri olmadım. Ben okuduktan sonra işim biter coguyla.

Letgoda kitaplar ucuz.

Kitap satın almayı çok seviyorum. Kitaplıkta okunmamış epey kitap da var. Ama aynı zamanda okumayı da seviyorum. Ülkedeki okuma oranına bakıldığında iyi bir okuyucu bile sayılırım. Kitap okumayı sevmeyen birinin kitap satın aldığına inanmıyorum. Kesinlikle sevdiği için en azından okumaya özendiği için satın alıyordur. Ben o yüzden kitap satın alan insanı da severim. Tutunamayanlardaki Turgut'un selim'e özenerek aldığı ve okumadığı yüzlerce kitap gibi. Ara ara içinde hepsini okuyup bitirme aşkı yanıp sönüyorsa bile kıymetlidir o insan benim için. Her şeye bu kadar olumsuz ve düşmanca bakmayın bence.

Yine de almışken okuyun tabii. Kitapçı veya kitap fuarı gezmek çok keyiflidir.