bugün

her şeyden öte. hiç kimseye bağlı kalmadan kendi dünyanı oluşturduğun başka bir evren. seni kendi içine hapsedip yaşadığın hayatın fazlasını sunandır kitap okumak. sessizliğin sağır edici sesinin rahatsız etmediği tek an kitap okuduğun andır. tek bir kötü yanı var, okumayı bitirdikten sonra ot gibi yaşamaya devam ediyorsun.
çok mu bunaldın? başka yaşamları etkilemeden seyir edip dahil mi olmak istiyorsun ?tek başına bir cafe de mal mal sağına soluna bakmak mı ıstemıyorsun? cebınde ki az parayı bir haftaya yayarak kültürel bir etkinliğin içinde mi olmak istiyorsun ee KiTAP OKUMAK DiYE BiR ŞEY VAR hemde oturdugun yerden..
gerçek hayat seni çok bunalttiysa, kacabilecegin bir yer daha vardir, hayal dünyan. o da der ki sana beni besle bu kitaplarla çünkü kitap okumak diye bir şey var.
başka evrenler var mıdır, varsa nasıldır diyorsan ve fizikle uğraşacak vaktin yoksa ilaçtır kitap okumak. ne solucan deliği, ne karadelik, direkt bir kaç sayfa ile paralel evrenler arasında geçiş yaparsın. ayrıca uzay-zamanı da büker, okumaya başladıktan sonra bi bakarsın saatler geçmiş.
Yönetmeninin sen olduğu senaryo gibi. istediğin dekoru kur..
Sayılarının çoğalması allah'tan tek umudumuz. Okuyun, bol bol okuyun.

Bir diğer versiyonunu da çok teşvik ederim; (bkz: ilim çin de de olsa bulunuz)
söylenildiğinde kimilerinin kulağını tırmalayan, kimilerinin de ruhunu okşayan cümledir. yapacak iş bulamayıp kendisiyle boğuşan insanların kulaklarına haykırılması ve ellerine tutuşturulması gereken kitaplar illâ ki vardır ve illâ ki bunu yapacak, teşvik edici olanlar da vardır. onlardan olmak dileğiyle...