bugün

yazar yerine aslında daha çok kullanıcı denilmesi gerekse de, herkesin yazar olarak adlandırılıp gönlünün hoş tutulduğu bir platformda aslında kullanıcı olduğunu unutan yazarlardır.
burada yazılanlarla adam olunamayacağı gibi, ''yazmadan'' da adam olabilmeyi başarabilmek önemli.
bin cümlenin içine yerleştirilen binlerce mecazla hislerini anlatmak evet edebi gözüküyor.
ironi yapmaksa gerçekten takdir edilesi. bunu da doğru dürüst becerebilenler için...
ama sadece birkaç yazı veya paragrafın ardına sığınıp kendini üstün görmekler de nedir?

kitaplarını okuduğumuz, saygı duyduğumuz, yeri geldiğinde eleştirdiğimiz yazarlar bile, eğer gerçek anlamda kalemini ortaya koyuyorsa mütevaziliklerinden bir şey kaybetmeden konumlarını hakediyorken, burada iki satır yazıp üstüne bir de laflarını putlaştıran kullanıcılar komik olmaktan öteye geçemiyor ne yazık ki.

otuz saniye, uzun yazdıysa birkaç dakika akılda kalıcılığı olan bir yazıyı kendilerine konu edinip tartışmanın boyutunu kaçıranlar mı dersiniz,
dediğim dedik kendi doğrusu dışında başkasının laf etmesine katlanamayacak kadar egosu tavan yapanlar mı...
ne oluyor allah aşkına?

buradaki insanlar senin yazdıklarını okuduğu için şu an önemseniyorsun, ama gittikçe bu konumu da egoların yüzünden yıkıyorsun.
ne yazık ki herkesle diyalog kurmak, işine gelmediğinde kötülemek veya savunmaya geçmek acizce duruyor.

kendini ve yazdıklarını bu denli önemseyen yazarlar bu tür platformlar için yazdıklarıyla saygı görürken, yine bu tür platformlar içinde önemsenme sebeplerini yitiriyorlar. kalitelerini kaybetme korkusuyla oraya buraya laf yetiştirme derdine düşüyorlar, kalitesizleşiyorlar.

biraz kendinize gelin. en azından egolarınızı bir kenara bırakıp ilk gün olduğu gibi içten ve seviyeli olmayı deneyin...
kendine gerekli özeni gösteren yazarlardır.