bugün

yaptığı işin stresinden kafayı yeme noktasına gelen, insanlara hizmet etmekten gına gelip cinnet geçiren ve bu tür yöntemlerle aklınca ''öç'' aldığını zanneden kepaze restorant yada cafe çalışanı.

-abi o kahve fazla köpüklü değilmi yav?
+ee oglum espresso böyle içilir!
-yapma be! bana biraz şey gibi geldi.
+ney gibi? kahvenin yağı oglum bu!
-yok yav şey gibi hani.
+ney gibi lan söylesene!
-tükürük gibi sanki.
+höö? %+^'%+^%!
bunun bir de bazı malların sanki yaşamışcasına anlatıp yutturmaya çalıştırdıkları hikayesi vardır.
hikaye şöyle ;
bizim eleman askerde askeriyenin lokantasında çalışmaktadır. olur ya bir gün komtan (genelde ailesiyle bazen de başka komtanlarla) lokantaya gelir. yemeğin ardından kahve ister. bizim eleman gider kahveyi yapar ama kahve bi türlü köpürmez. ardından eleman kahveye tükürmek suretiyle üzerinde köpükcükler oluşturur ve komtanına götürür. sonra komtan '' aferin asker bu şimdiye kada riçtiğim en güzel kaveydi bıdı bıdı ''
ben de inandım aq.
en az 5 farklı kişiden dinlemişimdir.
kenan evren generalken bir asker diğer bir paşaya kahve götürürken içine tükürdüğünü görmüş. yani kahveye köpüklü görüntüsü vermek için. o günden sonra hiçbir kahveyi içmemiş askeriyede.
ikram ettiği kahvenin bol köpüklü olmasını isteyen iğrenç yaratıktır.
çirkin ve ezik kızlara hizmet eden garsondur.
"pislik" yapmayı seven garson türüdür.