bugün

şebnem ferah'ın mükemmel yorumladıgı parça..sesine o kadar yakışmış ki..
teoman'dan dinlendiğinde insanda bir kez daha dinleme isteği uyandıran parça.
tanju okan'ın, gümbür gümbür, her hecenin hakkını vererek yorumladığı şarkı. çok güzel sözlere ve müziğe sahiptir, evet, ama "kadınım" şarkısını "kadınım" yapan da tanju okan'ın, kelimelere sığmayan, yürek delen yorumudur. onun seslendirdiği bir şarkıyı yeniden seslendirmek, büyük cesarettir. onun yorumunun üzerine çıkan olmamıştır yıllarca. bundan sonra da olmayacaktır. "kadınım" şarkısını kim söylerse söylesin, tanju okan'ın o eşsiz ve benzersiz yorumunu kulaklardan silemeyecektir.
tanju okan versiyonunun da, levent yüksel in kendisine ait olan parcasinin da dinleyenleri baska bir diyara goturdugu mukemmel parcadir. yine de levent yuksel i ve onun kadinim parcasini biraz daha yakin gorurum kendime, birisi dayim digeri de, annemin amcasinin oglu gibidir benim icin,

ama levent yuksel in soyledigi daha iyi anlatir, caresizligi; askin o disavurulamayan karsiliksiz, umursamaz tavrini; bir sorgudur bir yerden sonra, sevdin mi, sevistin mi, sorarsin umarsizca.
grup 7 nin kırmızı adlı albümünde bulunan enfes şarkı. *

içimde bir ben var hiç kimse bilmiyor
Öyle sözler var ki hiç söylenmiyor
Derdime derman olmaz sen olmayınca canım
Aşkın bitmiyor, tükenmiyor

Yüreğimin bahçesinde güller soluyor
Toz duman gönül biçare avunmuyor
Derdime derman olmaz sen olmayınca canım
Aşkın bitmiyor, tükenmiyor

Kadınım cevap ver bana
Haykırıyorum bir tek sana
Bu can nasıl dayanır yokluğuna
levent yüksel'in söylediği versiyonu unutmak mümkün olmayan sanat eseri.
özlem, kıskançlık, kırgınlık gibi birçok duyguyu anlatır. delice aşık olmak ama geri gelmeyeceği gerçeğini kendinize itiraf ettirir. ağlatır birde.
bu kadar güzel şarkının içinde bundan bahsetmek biraz itici olabilir ama yapacağım;

memati baş'ın sevgilisine hitap şekli.
evet eh işte oylarınızı bekliyorum. eksi ya da artı verilebilecek bişey yok yahu anlaşılmamış entrym olsun bu da.
iyelik eki almanın dayanılmaz mutluluğu.
ne zamanki bir taşınma aktivitesi gerçekleşirse o anda akıllara gelen ve bünyelerde büyük üzüntüler yaşatan şarkıdır.

- abi buzdolabını yükledik kamyona siz kapının önüne çıkarın biz götürelim eşyaları.
+ eşyalar toplanmış seninle birlikte...
- abii iyi misin?
+ anılar saçılmış odaya her yere...
- abow rıfkı koş lan kırık bu adam, hafifte yollu kitleriz biz buna.
ataerkil bir adamdan duyunca kulağa dahada bir hoş gelen hitep cumlesi.
çok hüzünlü bir şarkı.
http://en.sevenload.com/v...YTI8ASto-tanju-okan-kadnm
bir kadına söylenebilecek en güzel sözcük. benimsendiğini ve yüreğe kabul edildiğini, ona ayrılan çok özel bir yeri olduğunu ve o yere ait olduğunu gösterir.
fr. ma femme.
ibrahim Tatlıses'in deyimiyle ;
-ya benimsin, ya kara toprağın...
can dündar'ın şiir gibi yazısıdır.
Kadınım....!
Köhne bir yük katarı gibi ayak parmaklarımızı ezerek önümüzsıra geçen yorgun asır, bizim asrımız değildi. Korkarım, tozu dumana katarak pürtelaş gelen yenisi de, o imanla beklediğimiz ahengin asrı olmayacak. Raylar üstünde alelade bir tımarhane bu...

tıklım tıkış vagonlarında vahşi bir itiş kakış; dumanında genzi yakan bir ihtiras kokusu...

Şüphesiz zamanla bu cinnet de ufukta yitip gidecek; lakin bizim için başka katar yok ömrümüzün içinden geçecek.

Görünen o ki kadınım, seninle biz, "hayat" denen bu metruk peronda, üzerinde adres yazmayan mektuplar gibi bekleşip, aşkımızı acılardan damıtarak yaşlanacağız.

Öyle bir çağdayız ki, insanoğlu geçen asır düşünü gördüğü "denizler altında 20 bin fersah" yolu katedip, "arzın merkezine" yaklaştıkça, uzaklaştı insanlığından...

Kalabalıklaştıkça arttı kayıtsızlığın ıssızlığı...

Her bineni ise bulayan sefil bir trenle onun borsadan başka tapınak, paradan başka tanrı tanımayan son yolcuları, kainatın raylarındaki şiiri, ilhamı, aşkı ezip geçti.

"Ah o gönül şarkıları" sustu önce...

Sonra, sevdaların ömrü kısaldı; tadı kaçtı hasretin, şehvetin harı söndü.

Sanal posta kutusu, mektubu öldürdü; bak, bir tek satır yok kalemimden sana kalacak.

Silinip gidiyor telefondaki aşk mesajları; "seni seviyorum", -ki amentüsüdür itiraf gecelerinin- parfüm sıkılmış plastik bir gül dalının teybinde tutsak...

Korkuyorum gülüm; "Seni seviyorum" desem sana, plastik kokacak.

A kadınım, A hüznümün bahçesi...!

Görmem mi sanırsın; sesi kısık gözlerinin nicedir... dudakların buselere sağır... Oysa ben, haykırmak için sesine, solumak için nefesine muhtacım.

Bilsen neler verirdim bakışlarından o kederi silebilmek, sana itimadın hazzını yeniden verebilmek için... Lakin öyle bir tufana yakalandık ki, birbirimize kavuşmak için çekiştirdiğimiz kement boğuyor bizi... Mübadele garında saadet ülkesine kesilmiş iki "açık" biletle mecalsiz bekleşiyoruz. Kudretim olsa, seni bu harabe istasyondan kapar, koştukça yelelerinden takvim sayfaları uçuşan bir kısrağın terkisine attığım gibi, o çok sevdiğin ihtişam romanlarının mağrur asrına taşırdım. Soyunurduk bütün o delik deşik kostümlerimizden, boyası akmış maskelerimizden... mecburi rollerimizden...

"Devamsızlık yüzünden" tarihten kovulmuş iki muzip çocuk gibi, azad olurduk kendimizden... Benim boynumda alıçtan kolyeler, senin tebessümünde sümbülden gamzeler; çözüp dudaklarımızın mührünü, iç çekişlerimizi toprağa gömer, her akşam ilk sana gülümseyen yıldızına ip dolayıp keyifle ayaklarımızı sallandırırdık dünyaya....

Dilimizde, "kavuşmanın tadını/ ayrılık feryadını" taşıyan bir şarkıyla... Uşşak makamında...
Can Dündar
bu güzelim şarkıyı şebnem sarhoş mu söylemiş acaba? içime işleyen şarkılardan bir tanesi daha, tabi tanju okanın yorumu ile..
"bu renksiz dunyayi sevmistik birlikte
sen...
kadinim,"

müslüm gürses'in muhteşem seslendirdiği parçadır. Elbette tanju okan kadar hoş olmayacak her şeyin ilki muhteşemdir... Ki sizin bu parçayı ilk kez bir bayana söylemeniz gibi...

"sen, kadınım!"
kısa, basit cümlelerle nasıl bu kadar etkili bir şarkı yapılırın örnegidir..

" kollarımda benim ilkbahar sabahı.."
Levent Yüksel şarkısıyken de, Tanju Okan şarkısıyken de muşteşem olan, efkarlıyken dadından yinmeyen, bir kadına söylenebilecek en güzel şarkılardır. ikisinin de kalpte bıraktığı buruk sızlama birbirinden güzeldir.
bu şarkının çaldığı an zamanın durduğu andır.
(bkz: onları da öptün mü) *
bir adamın bir kadına söyleyip söyleyebileceği en dokunaklı ve acıtan şarkı.

levent yüksel o kadar güzel söylemiş ki insan dinlerken ağlamadan edemiyor. çocukken bile etkilenirdim bu şarkıdan, sanki çok bir halt anlıyormuşum gibi. şimdi yapılan şarkılara bakınca bu şarkıların değerini daha iyi anlıyor insan. 90'lı yıllar türkçe pop'un en verimli dönemiydi bence.
kadınım der,

mutlu anlara geri doner, ra riy ra ra, melodi hızlanır, ne guzel dans ettik seninle kadınım, biz danstık, hayatımız danstı, guzel hızlı bir valstı,

kadınım der,

mutlu anlara geri doner, ra riy ra ra, melodi hızlanır, ne guzel sarıldık senin der kadınım, biz sarılmıstık, sıcakca sarılmaktık, ask dolu bir sarılmaydık,

bardaklar senin nefesine muhtac kadınım der,

bardaklar benim, sen yokken bosum, nefesinle dolarım,

kadınım, dısarısı soguk, ben sana sarılmazsam , odaları doldurmazsak, duygusuz kalırım.
tanju okan babanin buram buram urla, ege denizi kokan, onun 70'ligini ictigi koyda beraber icsek keske dedirten; yunan adasi, maki kokulu super sarkı.
beraber agladık be tanju baba, yuzyıllar boyunca ne medeniyetlere, ne cengaverlere aglamis, gormus, yasli ayı yakamozunda yansıtan bu ege denizine bakarken..
cinsiyetini soranlara verilecek cevap. erkeğin kadınına en güzel, ve etkileyici hitap şekillerinden. aidiyet ve sahiplenme belirtir ve kimi kadınlar sevmez ama gizliden etkilenir bilirim hemcinslerimi. ayrıca, her erkek, her kadına kadınım demez. nerden mi biliyorum. biliyorum işte.
kadının içten içte istediği al beni, senin olayımlarının bir cevabı bu hitap.
güncel Önemli Başlıklar