bugün

doğru olmaz çunkı yazdırırlar.
evet kadından şair olmaz lakin kadın olmasaydı şiirde olmazdı. kime yazacaktık onca şeyi, kim yazdırabilirdi bize o dizeleri.
kadın olmazsa şiir olmaz şeklinde değiştirilmesi gereken tespit.
Çünkü kadın başlı başına şiir , artı çokta güzel şair olur.

görsel
carol ann duffy,slyvia plath,birhan keskin,gülten akın,lale müdür,emily dickinson,christina rossetti,,ayten mutlu ne o zaman ?
not:sapına kadar erkeğim.
Gülten akın, lale müldür, didem madak, nilgün marmara jokeydiler.
Geçti ömrüm iklimden iklime
Yuva yapıp kaç paket cigaranın bacasında
Yorgunum, kahvem çamur gibi
Batmaya da razıyım, artık beni anla
Yeter ki sen beni
Hiç yazamayacağım bir romanın kollarına atma.

Didem Madak.

Sana büyük caddelerin birinde rastlasam
Elimi uzatsan tutsam götürsem
Gözlerine baksam gözlerine, konuşmasak
Anlasan

Elimi uzatsam tutamasam
Olanca sevgimi yalnızlığımı düşünsem-hayır düşünmesem
Senin hiç haberin olmasa
Senin hiç haberin olmaz ki
Başlar biter kendi kendine o türkü

Yağmur yağar akasyalar ıslanır
Bulutlar uçuşur geceleyin
Ben yağmura deli buluta deli
Bir büyük oyun yaşamak dediğin
Beni ya sevmeli ya öldürmeli

Yitirmeli büyük yolların birinde ne varsa
Böcekler gibi başlamalı yeniden
Bu Allahsız bu yağmur işlemez karanlıkta
Yan garipliğine yürek yan
Gitti giden…

Gülten Akın.

Kimdi o kedi, zamanın
eşyayı örseleyen korkusunda
eğerek kuşları yemlerine,
bana ve suçlarıma dolanan?

Gök kaçınca üzerimizden ve
yıldız dengi çözüldüğünde
neydi yaklaşan
yanan yatağından aslanlar geçirmiş
ve gömütünün kapağı hep açık olana?

Yedi tül ardında yazgı uşağı,
görüldüğünde tek boyutlu düzlüktür o
ve bağlanmıştır körler
örümcek salyası kablolarla birbirine
sevişirken,
iskeletin sevincini aklın yangınına
döndüren, fil kuyruğu gerdanlıklarla.

Yine de, zaman kedisi
pençesi ensemde, üzünç kemiğimden
çekerken beni kendi göğüne,
bir kahkaha bölüyor dokusunu

düşler marketinin,

uyanıyorum küstah sözcüklerle:
Ey, iki adımlık yerküre
senin bütün arka bahçelerini
gördüm ben!

Nilgün Marmara.

Sanırım bu kadar yeter.
Erkekler bu konuda daha başarılı olsa da olur aslında.
Boş değildir, yorumsuz kalmayandır
Derin duygularla hislere yolculuktur, anlam
Anlama , anlamlıya en büyük misalimdir
Gizemli gözlerinden aldığım ilham

içtiğim su gibidir dudakların
Verdiği ölümsüz aşkın şerefine
Melekler imrenir , fanilerden virane
Nutkum tutulur, ruha huzur saran ellerine

Cefakâr olsun bedenim,
Kul olsun tüm derde kedere
Kalbi sana attıkça , bu beden sağlam
Sen fani isen, kulluğum bana hazine

Gözyaşlarımın tanesi yoluna düşecekse
Kör olana dek aksın acımaz zerrem
Çölde göreceğim serap sen isen
Can verene dek vatanım çöl, gelmesin kimse

Ak budur ya olmuş basit bir laf
Simana duyduğum neşem müzikal sanat
Ver yansın senin olmadığın dünya
Cihan cehennemin olsun pekâlâ

Sevi'ye ferman verir yegane gülüşlerin
Adına mühürlü kelepçe tutulur kalbe
Gözlerime parıldayan tutku dolu gözlerin
Ebedi mihrap olur doğan güneşe..

Şiirlerimden birinin yeterli olduğunu düşündüğüm konudur.
"insan."
kadından şair olmaz yanlış bir söylemdir. doğrusu "kadından, erkekler kadar güzel şair olmazdır."
(bkz: furuğ ferruhzad)

Kalemiyle erkek utandırır..
Kadından şair olmaz, peygamber olmaz... N'için?
lale müldür
didem madak
gibi örneklerle yalanlanacak durum.

kesin bir şey varsa bu başlığı açandan hiçbir halt olmaz.
niye ? şiir penis ile mi yazılıyor ?
Kadından şaire mısrada olur tuttuğun kalemin mürekkebide ama sen o şiiri yazabilir misin orası meçhul.
(bkz: tomris uyar)
Olsa da çok iğreti duruyor dünya nüfusu şairleri baz alındığında nokta kadar bile değiller.

Hem şiir kadına ithafen güzeldir erkekte hamas olmalı kadına naat, naat daha şiirseldir, erkekte feminen durur.

O yüzden kadınlara yazılması daha doğal olası ve içtendir.
"Ah, kimselerin vakti yok
Durup ince şeyleri anlamaya

Kalın fırçalarını kullanarak geçiyorlar
Evler çocuklar mezarlar çizerek dünyaya
Yitenler olduğu görülüyor bir türküyü açtılar mı
Bakıp kapatıyorlar
Geceye giriyor türküler ve ince şeyler

"Memelerinde biraz irin, biraz balık ve biraz gözyaşı
Bir dev oluyorsun deniz deniz deniz
sisin dere ağızlarından sokulup akşamları
Fındıklarımızı basıyor
Neyleriz kararan tomurcukları
Çocuklarımıza yalvarıyoruz: Aç durun biraz
Tecimenlere yalvarıyoruz:
Bir "Hotel" bir gizli evlenme az çiziniz
Bir banka az çiziniz bir yalvarma
Bizden size ve sizden dışardakilere

Karılarımızı yolluyoruz tırnaklarını kesmeye ve demeye
-Evet efendim-
Çocuklarımızı yolluyoruz dilenmeye
Bizler gidiyoruz yatağımız tanrıya emanet
Yazların motorlu çingeneleri

Ah, kimselerin vakti yok
Durup ince şeyleri anlamaya

Baba evleri, ilk kez girilen ırmağa dönüş
Toprağa tutku, kendinden dolayı
Kulaklarımızı tıkıyoruz: Para para para
Kulaklarımızı açıyoruz: Kavga kavga kavga
Sorar belki biri: Kavga ama neden kavga
Komşumuza sonsuz balta, karımıza yumruklar içinde
-Bilmiyoruz neden kavga.

Sonra kasabanın cezaevinde
Silgimizi göz önüne yerleştiriyoruz
Günlerimiz iterek genişletiyoruz
Yer açıyoruz karılarımızı düşünmeye
Bizsiz geçen menevşeyi düşünmeye

Durup ince şeyleri anlatmaya
Kimselerin vakti olmasa da
Okulların kadın öğretmencikleri
Tatil günlerini çoğaltsalar da
Kutsal nemiz varsa onun adına
Gözlerimiz için bağlar dokusalar da
Birikimler ve çizgiler gitgide gitgide
Açmaya ilkyaz çiçekleri

Bir gün birileri öte geçelerden
Islık çalar yanıt veririz"

Gülten Akın

Edit: ayrıca (bkz: http://m.uludagsozluk.com/e/35395902/)
kadın olmazsa şairler olmaz , dolayısıyla kadın şiirdir.
Ulan divan edebiyatında erkek şairler erkek çocuklara olan aşkını anlatıyor da kadın mı anlatamayacak bana kalsa hep yazılan olsun ama yazan da olabilir.

Sığ düşüncelerini sıkıştır, çöp kutusuna at.
Kadin sanatin ana dalidir çogu sanat eserleri onlar için yapilir.
"Ama adamı şair eder" demiş şair.

Güzel bir betimleme.
şair değil şiir olayım istiyorum.
çünkü portakaldan da ressam olmaz. ama portakaldan resim olur.