bugün

Bulduk da beğenmesi kaldı...
işsizliğin en temel ikinci sebebi. Birinciyi dersem domaltırlar.
bunu diyeni domaltacan sonra eee sende mik beğenmiyorsun diyecen aq ya ! gel sen benim her gün ayakkabı mı boya sana 5 tl veriyim. asgari ücret ne demek mesai ücreti iş kanunu sigorta işci sağlığı ve iş güvenliği. iş mi var piyasada. düşün birde hizmet sektörüyse çalışan bir hayvan gözüyle bakmak. ekmek ister niye beyaz verdin. koyu renk verirsin bu yanık. kızın yanında sana hava basmak için türlü şekil yapan hanzolar, ya da seni parasıyla satın aldığını sanan kezolar. düşün taze baklava verirsin beğenmez, iadeyi bayat baklavayı verirsin tadar ha şöyle diye trip atar. ya da arabasının paspası yırtıktır ihale sana kalır ve sana aldırır ve tekli satılmadığından iki tane alırsın ve pas paslar maaşının 4 biridir. içerde kalan maaşları saymıyorum 15 gün alacağımı olunca veririm diyen ve hiç vermeyen patron. ama taktiği buldum işi bırakmak için etik değil ama maaşa kadar sabredip alınca finito.
diye bir şey yok demiyorum, vardır elbet. ama yoklar içerisinde bir durum var. iş beğenmemek diye bir şey de yok, çünkü iş de yok zaten. yani tamam iş beğenmiyorlar deniliyor ama 4 milyon bilmem kaç küsür kişide mi beğenmiyor yani.
türk işverenlerin namussuzluğudur. iş sözleşmesi diye sevr antlaşmasını dayatması, tek kişinin bile geçinemeyceği maaşı kişiye dayatmasıdır.
iş verenlere göre ideal çalışan, ana-baba evinde çalışan, bu ana-baba evi iş yerine yürüme mesafesinde olan, evlenip, yuva kurmaya da hiç niyeti olmayan çalışandır. bu çalışan, daha iyi iş de aramamalı, sendika üyesi olmamalı, patron kovana kadar istifa etmemeli, kovulunca da hakkını aramamalıdır.
türk işveren için bu şartları taşımayanlar, iş beğenmeyebilirlerdir.
çiftçi dayı ile akademisyen arasında ki tartışma akıllara gelmiştir.
türkiye'de mümkün olmayandır. iş, karşılığında alacağın maaşa değmiyordur, bilirsin. yalnız o kadar işsiz var ki, adam senin birikiminle veya eğitiminle ilgilenmez. senin yerine alabileceği, daha düşük ücrete bile tamam demek zorunda olan, birçok kişi kapıda sıralıdır.

ukalalık değil, kendi değerini bilmektir. maalesef, öyle bir ülkede yaşamıyoruz.
Yandaşların götünü başını sallaması. 80 milyonluk ülkede 4 milyon işsiz Türk var. 5 milyon Suri beslerken hem de...
Buldun da beğenmemesi kaldı.
işsizlik durumu.
(bkz: işçi beğenmemek)
Var olmayan durymdur. Ulan böyle bişey olsa herkes mezun olduğu alanla ilgili iş yapar abuk subuk yerlere girmez. Türkiyede arkası olan iş bulur sadece. Bizim oğlan bilgisayar mühendisliğinden mezun internet cafede ana makinada duracak eleman arıyorlar bizim oglan kesin yapar deyip işe sokmaya zorluyorlar kişi istemeyincede aaa iş begenmedi deniliyor. Bi iş adamı demiş gencler hep buyuk olcekli firmalarda calısmak istiyor aaaa neden acaba sayın işadamı acaba bunun kücük işlermelerin sigorta yapmama maaşını vermeme gibi sahtekarlıklarıyla alakası var mı? Ayrıca demiş ki turkıyede egitim seviyesi hala düşük. Sen benim kıÇımı ye dünya standartlarındaki hiÇbir okulun türkiyede yök denkliği bile yok en uzun okuyan ülkeyiz ve şartlarıda maddi manevi oldukca agır üniversite okumak iÇin sehir degiştiren sonrada daha rahat iş bulabilmek iÇin ülke değiştiren tek milletiz adam almanyada 2 yılda mimar oluyor. Baska sehırde okumak 5 sene yasamak ciddi masraf sonrasında master anadal vs saymıyorum bile bunları sadece parası olan ailelerin cocukları yapabiliyor cunku cv ye ingilizce biliyorum yurtdısı pratıgım var yazman lazım. Hal böyleyken asgari ücretin 1300 tl oldugu ülkede bilgisayar mezunu olup internet cafede Çalışmak istemeyince lanet iş beğenmeyen genÇlik oluyoruz. Daha liseyi bitirmemiş adamı amcanın oğlu diye şirket müdürü yapınca işletme mezunu adamda malesef ki o adamın calısması gereken altpozisyona mecbur kalıyor ki istememesi Çok normal.
zaten vaaz vermeye çalışan seyyar hoca bol.
ücret,şartlar vb kriterler incelenmeden bir insanı iş beğenmiyor diye eleştirmenin hakkaniyetli olduğunu düşünmüyorum.aslında yazacak çok şey var,yazıp yazıp siliyorum.

üniversiteden mezun olup iş arama sürecinden geçen kişiler beni daha iyi anlayacaktır.beklenti çok net,insan gibi yaşamak.yani demiyorumki hemen ev alınsın,araba alınsın.beklenti;temel ihtiyaçların karşılanması ve kiranın ödenmesi.ama sen bunları isteyince "iş beğenmeyen" olursun.bu yüzden yeni mezunlara ve mezun olacak kişilere tavsiyem;

karşınızda sığ görüşlü,size yardım etmekten ziyade iş durumunu öğrenmeye çalışan bir tip varsa sakın ha sakın işle alakalı bir muhabbete girmeyin.soran olursa görüşmelerim devam ediyor gibi üstünkörü cevap vererek konuyu değiştirin.

Edit:evet arkadaşlar yıl 2019 ve ülkede değişen yok.üniversite bitirmeyen,baba parasıyla iş yapan ya da torpille bir yerlere gelmiş kişilerin üzerinde durduğu şey yine iş beğenmeme söylemi.
ağır işsizlik sendromu.
Çalışmak istemeyen kişinin aklına gelen ilk bahanedir. Bunun kabul görmesi halinde istediğini elde etmiş olur. Kabul görmezse eğer, ikinci bir bahane ile şansını iş koşullarını küçümseme ile dener.
sonra da iş bulamamak.
30 yasına kadarda bi .ok yamayıp dilediğince yasayıp sonrada ağlaşıyorsan soylencek fazla bişey bırakmamışın demektir.müstehaktır hatta.
türkiye'de olmayan bir durum. yapanların tuzu kurudur en fazla. millet salak mı 400 500 liraya sigortasız çalışmaya evet desin? alo alo orası neresi, alo alo burası bağdat caddesi.
iş başvurusu için bir işyerine gittiğinde ücret olarak 500tl uygun görüyor.adam da diyor ki 500 tlye çalıştığıma değmez biraz daha iş arayım diyor sonra bi bakmışki aylardır işsiz
olaya başka bir açıdan baktığımızda da 500 e çalışmak salaklık olur herhalde.ne ev kirası ne faturalar.eğer o 500 tlye o işyerinde kimse çalışmak istemese patron mecburen ücretleri arttırmak zorunda kalacaktır.ama bizim toplumumuzda o kadar parasızlık çeken insan varki 500 e bazen hayır denilemiyor.
millet olarak çok entelektüel ve bilimadamı seviyesinde doktoramız diplomalarımız ve tecrübelerimiz olduğu için sadece masa başı işlere ilgi duyup toplumda ki diğer işleri işsiz olduğu halde küçümseyip çalışmayan ve sonra işsizlik var diyen kişilerdir.