bugün

kişisel gerileyiş manifestosu'na şuradan ulaşılabilir:

http://www.dunyabizim.com/news_detail.php?id=188
başarılı, okunası bir kitap.
eğlenceli karşı vuruş kitabı.
(bkz: ama bu sefer acıttı)
yakında cep boyları tüm kitapçılar.

(bkz: fincan yayınları)
-Her cümle bir piçi üzmeden , her paragraf bir sektörü çökertmeden, her sayfa zalimler ordusundan kelle kopartmadan ve her kitabınız dünyayı yeniden yaratmadan kendinize yazar demeyin ve çevrenizden nemalanmak isteyen sineklere "üstad" dedirtmeyin- diyor kitapta gözünü sevdiğim.
Kişisel gelişim kitabına uygun bir kapak ismi.
bülent akyürek in eğlenceli kitabı.
Her insanın yapması gereken müspet olay. *
hepimizin yapması gerekendir ben mesela diyebilirim * "merhaba öküzcügüm " .
türk erkeklerinin kendilerine sıkça hatırlatması gereken cümledir. hatta karşınızdaki treni de artık serbest bırakın.
(bkz: kişisel gelişim)
(bkz: oha diyorum diyorum durduramıyorum)
isimiyle yarattığı ilgiyi karşılayamayacak ölçüde hayal kırıklığına uğratmış bülent akyürek kitabıdır. son derece dikkat çekici ve mizahi bir ismi bulunmakta fakat alıp okunmasını pek te tavsiye edemiyeceğim.
kişisel gelişim kitaplarını ve söylevleri birçok açıdan eleştiriliyor kitapta. çıkış noktası gayet güzel, mantıklı, kişisel gelişim kitaplarını oldum olası sevmemişimdir zaten. fakat okudukça eleştirilerin boyutlarını, niteliğini, kullanılan üslubu gördükçe şaşırıyor insan. genel olarak islami bakış açısında ilerleyen eleştirileri nesnellikten, mantıktan, sağduyudan ve yazın etiğinden sapıyor çoğu kez. meselelere tek açıdan yaklaştığını, bazı noktalarda kendiyle çeliştiğini ve argo kullanımıyla da yer yer tiksindirici espiri öğeleri kullandığını görmekteyiz. batı-doğu toplumu olarak ele alnınan değerler bütününe eleştiri var. batı hep kötülenirken, aksak yönleri gösterilirken, doğu maneviyatıyla yüceltiliyor. haklı ve doğru tespitleri var tabiki fakat bu tarz genellemelerin yanlış neticelere vesile olduğunu da unutmamak gerekir.
yazarın mantığına göre yapacağımız herşey cennete girmek için olmalı. dünyanın işlerinden mümkün olduğunca kaçınılmalı, pasif bir insan olunmalı, mal, mülk boş işler falan filan. tamam da böyle olursak dünyayı tamamen adaletsizliğin, zalimliğin eline bırakmış olmayacak mıyız? hem ibadet dediğin allah rızası için yapılır benim bildiğim. cennete girmeyi odak haline getirmek bencilliğin daniskasıdır.
kişisel gelişim kitaplarının tamamen insanı harcamaya yönledirdiği, tüketici toplumun özelliklerini övdüğü, nefsin ruha hakimiyetine dayalı öğretiler bütünü olduğunu söyluyor yazar kişisi kitabında. katılmamak elde değil fakat kitabının ismini >içinizdeki öküze oha deyin< değil de, dikkat çekmeyen bi isim koysaydı da kişisel gelişim kitapları gibi ticari kaygılar taşımadığını düşünseydik. bu isme aldanıp aldım kitabı açıkçası.
kişisel gerileyiş şaheseri.
(bkz: oha falan oldum yani)
(bkz: dur durak bilmez öküz)
neo tasavvuf ve üstün zeka nın müthiş birleşimi.
bittikçe raflara konmazsa satılamayacak kitaptır. tezgahtardan nasıl istenir lan bu..?
içinizdeki öküze oha diyin, o dururken içinizdeki camışı serbest bırakın bir yerden kurtarmak durumundasınız ya.
murdar bir halden kurtulup ,muhteşem mazimizden; parlak bir geleceğe kanatlanmak belkide içimizdeki öküze oha demekle mümkün olacak.
29 baskı yapmış bülent akyürek kitabıdır. ince göndermeler, bazen gereksiz ve fazlaca basite indirgemeler var. ama bence de çok iyi bir kitap, kim ne derse desin. kişisel gelişim dediğin zaten birilerinin anlatımıyla ya da kitaplarda yazdıklarıyla olmaz.
kişisel gelişim tamamen şahsın kendisine bağlı ve yaşadıklarıyla, hayata bakışıyla paralel oluşan bir özellik. o sebeple her önüne gelen program, kurs vs. dandikliklere de tamah etmeyin. siz kendiniz olarak gelişebilirsiniz.
son not: mutlaka faydalı olanlar da vardır ama o kadar, bütün hayatınızı değiştiremezler sizin.
bülent abinin hoş bir kitabıdır cep boyları da çıkmıştır.
(bkz: ağzın başka yüreğin başka söylediği durumlar)
ayrıca kitabın yazarını ankara'daki kurtuba kitap&kahve evinde bulabilirsiniz.
bülent akyürek in kişisel gelişim kitaplarını münasip bir üslupla eleştirdiği eserdir.
kitaptan ilgi çeken bölümler:
--katırın biri arpa yemektem şişmanlamış başlamış " ben at dayıma benziyorum, herşeyim ona çekmiş" diye hava atmaya ama bir gün katırı koşturmuşlar koşu sonunda suratını asmış ve eşek babası aklıma gelmiş.
-- bir gün meşe ağaçları zeus a" bizim kadar balta yiyen ağaç yok" diye yakarmışlar. zeus ta onlara "başınızı belaya kendiniz sokuyorsunuz. keresteniz çok iyi ve bu yüzden bütün baltaların sapı sizden yapılıyor" demiş
--mutluluk, şımartılmış nefsimizin fotoğrafıdır. mutluluk; dünyevi zaferlerin müziği kayıp cennetimizin cenaze törenidir.mutluluk dünyada bulunmayan tek elementtir.
-- bir adamla aslan böbürlenerek yolda yürüyorlarmış ve soylarını övüyorlarmış. bir adamın aslanı boğduğu heykelin önünde durmuşlar. bunu fırsat bilen adam heykeli göstererek "gördüğün gibi biz sizden daha güçlüyüz" demiş. aslan bıyık altından gülerek cevap vermiş" eğer, bizde heykel yapmasını bilseydik sen o zaman aslanın parçaladığı insan heykellerini adım başı görürdün"
-- insan oğlunun dünyaya gelirken tek garantisi vardır; ölüm.
-- kadın gömleklerinin iliklerinin solda olması incelemeye değer bir durumdur. erkekler her işi kendileri yapsınlar diye düğme ilikleri sağdadır ama kadınlarınki soldadır.düğme iliği solda olunca kişinin kendi kendine giyinebilmesi zorlaşır, yani ona bir yardımcı gereklidir.
--* alçak 2 yüzlü batılılar; belgesel insan sevgisi, doğa sevgisi diye afrika gezisine çıkar, sonrada oradaki çocukların sümüklerini fotoğraflayıp londradan newyorka tüm dünyanın midesini bulandırmaya çalışırsınız. herkes sizin gibi PENiS' ilini peçeteyle tutmuyor.
--* her kadın doğum yapınce isa yı doğuracağını sanır.
her kadın çalıştığı yeri bırakınca oranın batacağına inanır.
her kadın bu evden gidince kocasının pislikten ve açlıktan öleceğini sanır oysa yeni bir kadın o sırada yoldadır.
-- *var olan bir beyini çalıştırarak sağa sola kazık atmak başarı değil ki. bir organımız çalışıyor diye niçin sevinelim.
--** zeka: çalışmadan geçinmenin bir yolunu bulmaktır. öyleyse yirmidört saat çalışan bir organın zekasından bahsetmek aptallık değil mi? şimdi isim vererek rencide etmek istemediğim, dünyanın en büyük zevklerini tattıktan sonra köşesine çekilen taktire şayan organlar vardır.
--* her isteyen istediğini; çok isteyerek evrene titreşim göndererek elde etmiş olsaydı, şu an bir çok sinema yıldızı güzel kadın 3 milyar erkek tarafından hamile kalmıştı.
-- çirkinliğinize, parasızlığınıza, yeteneksizliğinize kafayı takmayın ama üçüne birden sahipseniz Allah kurtarsın.
-- dünya malı bakir değildir. dünyadayken size verilen herşey, mutlaka sizden önce başkalarına da verilmiştir.