bugün

aslında kişi bir hayal kurar, o isteğinin gerçekleşmesini ister fakat hiç çabalamaz ve başarmak için adım atmaz. bir insanın istediği bir şeyin olması için çabalaması gerekir. sorun şanssızlığında değil kendi çabalamamasındadır.
(bkz: evdeki hesap çarşıya uymaz)
olmaması istenilen şeyin istenilmesi ve olması istenilenin de istenilmemesi durumunda dahi çözülebilemeyen vaziyet.
(bkz: istenilen bir şeyin hiç olmaması)
allah inancı az da olsa olan bir insansanız, kadere de inanıyorsanız kafaya çok da takmaya gerek kalmaz. sen elinden geleni yapmışsın zaten olmuyorsa zorlamamak lazım vardır bi hayır deyip geçiştirmek lazım. şahsi tecrübelerim bana öğretti ki o kadar uğraşıp didinip de bişey hala olmuyorsa koyver gitsin. allah sonradan öyle şeyler çıkarıyor ki karşına o kadar uğraştığına bile pişman oluyorsun her şey senin hayalini kurduğun, olmasını istediğin şeyden bile güzel oluyor. işte o zaman gerçekten yaşadığına şükredip mutlu oluyorsun.
bence hayatı her zaman toz pembe sanan insanın söylemidir.
(bkz: cenabet)
ben ne günah işledim sorusunu sordurtur insana .
derince bir nefes alıp nerde yanlış yaptığına bakması gereklidir. yoksa işler daha da boka sarabilir.*
o zaman neşet ertaş'tan gelsin - karadır şu bahtım kara
benim hiç bir suçum yok yani, tüm sorumlu kara bahtım kör talihim.
biri jilet getirsin(!)
3. den sonra olmayan işi fırlatır atarım. ne kafamı yorucam, 3 günlük dünya zaten.