bugün

çapa diye bilinir.
millet caddesi uzerinde konuslanmıs,okul daha doğrusu hastane.
Herkesin duyduğu anda susması gereken, "tıb" şeklinde kullanılması beklenirken hece sertleşmesine uğrayan üzgün sözcük.
çapa semtinde olduğu için halk tarafından istanbul tıp fakültesine verilen isim, resmi yönden hiçbir geçerliliği olmayan bu adlandırma, dekanlığın fakülteye yapılan sevklerde "çapa tıp fakültesi" yazılması durumunda evrakın kabul edilmeyeceğini bildirmesiyle sorun çıkarma potansiyeli taşımaktadır.
her insanın birgün düşebilecegi bir yer benim gibi *
çapa diye bilinen;hasta sevk ve evraklarında aksine çapa tıp fakütesi olarak yazılan fakat topkapı sapagındakı trafik levhası uzerındeki çapa tıp fakültesi yazısının degişmesine bile neden olan yanlış yazılmanın bir türlü evrak üzerinde düzeltilememesi durumu:) aslı iSTANBUL ÜNiVERSiTESi iSTANBUK TIP FAKÜLTESi dir...
altı yılımın geçtiği aynı zamanda emekli olana kadar çalışacağım yer.
temel bilimleri cerrahpaşaya göre çok daha kolay olan ama klinikte kastıran tıp fakültesidir
valla orda okuyan arkadaşlarımdan biliorum vize dönemi insanın hayatını bitiren insanı bogan bu akşam ölürüm beni kimse tutamaz diye şarkılar dinleten bir bölümdür
yer ist üni ist tıp fak.
bir izin dönemi daha başlamış her zamanki gibi yerine kimin bakacagı konusunda tartısmalara coktan baslanılmıstır.neysem bulunmustur hemsırenın yerıne kımın bakacagı,gun gelmıs catmıstır yerıne aslı yenı tasdıklenmıs bır hemsıre gelecek bır ay boyunca burda ızınlı olan hemsıre yerıne hızmet verecektır.
yer ıst.tıp fakultesı dedım ama olayın ılgınclıgı ıcınde saskınlıgınızı agzınız acık kalacak sekılde algılamaya calısacaksınız.
yenı gelen hemsıre hastanın birine kan takmakta hastada ıse takılan kan alerjık reaksıyon gostermektedır.hemsıre hemen doktoru arar ama maalesef o gun o saatte baska bır bolumde onemlı bır toplantı vardır ve bolumdekı butun doktorlar ne yazıkkı ordalardır.hemsıre anında servısı aramakta servıs doktoru yogunlugundan sıkayet ederek gelmemektedır.hemsıre son care olarak acılı aramakta ambulans ıstemektedır.ambulans ıse ıstenılen zamana yetısememektedır.hemsırenın en son caresı artık 112 ı aramaktır.caresızlık ıcınde koskoca her ımkana sahıp fakulte ki turkıyenın sayılı tıp fakultesı olarak bılınen bu yerde son carenın 112 ı aramak olması ne kadar kotudur.
ssk evraklarının rahat gırıs yapılması ve bag-kur la antlasma yapılması sonucu kaos ortamı yaratılmıs fakültedir.
annemin senelerini verdiği kurum olduğundan ben burada büyüdüm hem de Türkiyenin sayılı hocalarının arasında bu yüzden bendeki yeri apayrıdır ama yinede Allah kimseyi düşürmesin ne buraya ne başka hastaneye.
hastadan çok beyaz önlüklülerin olduğu fakülte. ayrıca gelen kişiler beyaz önlüklü diye tuvalete kadar her bir boku sorarlar.

-pardon gastroendokrinoloji bölümünü biliyor musun?
-eee şeyyy sanırım burdan iki kat altta ama yine de başkasına sorun
-ben de beyaz önlüklüsünüz diye hani sana sordum (adam sandım seni)
-oeh (bkz: 1 yeni ayar alındı)dumur

o dakikadan sonra direk arkaya dönülür ne halin varsa gör denilir.
türkiye nin sayılı önde gelen tıp fakültelerindendir. şu anki ve gelecek üç yıl daha okulumdur. nice ülke çapında başarılarıyla ün yapmış hocaları öğleden önce hastanede bulmak mümkündür*

pratik imkanının hep en fazla olduğu fakülte olarak söylenir, ve doğrudur da. pek yakınındaki cerrahpaşa tıp fakültesi ile karşılaştırılıp durulması her iki fakültenin öğrencileri tarafından pek sevilmez, ama bunu iki taraf da yapmaya bayılır. eskisi gibi çekişme falan yoktur bu iki fakülte arasında, dostluk vardır arkadaşlık vardır.*

öğrenci kulüpleri en çok emeği bu fakülteyi kampüs ortamına çevirmek için harcar. başta müzik kulübü*, drock adında rock konserleri silsilesi başlatmış, ve 11.sine ulaşmıştır.* ancak büyük ölçüde kulüplerin hevesleri kursağında kalır. şöyle ki, bu fakültenin sahip olduğu alan çok küçüktür, ne yapsanız sığmaz buraya... ayrıca fakülteye öğrenci kimliğiyle falan girilmez, çünkü kendisi aynı zamanda hastanedir, herkes elini kolunu sallayarak girebilir. öğrenci şenliklerine bu durum ilginç ve komik fotoğraflarla yansır**

beyaz önlükse her türlü soruyu size taşır bu fakültede. hatta öyle büyük bir trafik vardır ki monoblok* ve dahiliye binası arasında, yol üstündeki diyaloglardan karakter tahlili bile yapılır. şöyle ki vaktini ayırıp uzun uzun vatandaşın nerede bu x diye sorduğu soruya cevap vermeye çalışan ama sorulan şeylerin yarısının nerede olduğunu bilmeyen insan muhtemelen 1. sınıftır. sınıf sayısı arttıkça muhabbet süresi kısalır, adımlar daha hızlıdır artık**

sami zan hoca gibi nice efsane hocaları da bünyesinde bulundurmuş fakültedir kendisi, hakkında söylenecek çok şey vardır, söyle söyle bitmez. bekleriz...
Eşşek bağlasan geçer sözünün tıplar içinde layığını bulduğu türkiyenin kurulan ilk tıp fakültesidir. esas adı istanbul tıp fakultesidir. Okunması kolay olmasına rağmen puanının yüksek olmasının sebebi ise eğitim kalitesinin tartışılmazlığıdır. Stajyerler diğer fakültelerden tus ile çapaya gelen asistanlardan çok daha deneyimli olabilmektedir. Acili diğer tıp fakultelerinin aksine her daim aktif olarak çalıştığı,yer yer poliklinik muamelesi gördüğü için öğrenciler klinik yönden uygulamalı olarak epey eğitilmiş bi şekilde mezun olurlar okuldan. mesela 10000de bir görülen bir hastalığı bu okulda bir vakada yakalamanız oldukça yüksek bir ihtimaldir. Kötü tarafı ise kampus ortamının bulunmamasıdır. Bir tek öğrenci kantini bulunmakla beraber çok amaçlı bi ortak sahadan ibarettir ki bu saha içinde basketbol ve voleybol sahalarını da içerir. Bu sene dekanı sürekli bahçede görmemize neden olan bahçe düzenlemeleri sonucu en azından öğrencilerin 1/20 sini alabilecek bank kapasitesine ulaşan okul daha da fazla bi yapılanma görmez diye düşünmekteyim. Zira okulun ikitelliye taşınması söz konusudur.
ömrümün en güzel yıllarını harcadığım ama asla pişman olmadığım okulum.
garip ama gerçek, artık bu okulun içinde de neyin nerede olduğunu gösteren tabelalar mevcut. bundan sonra herkes patoloji nerede bilecek!
bünyesinde tıp öğrencileri dışında yüksek lisans öğrencilerini hemşire okulu vs. barındıran psikopat hocaların da olduğu yer. nefret ediyorum nefret ediyorum. ilkokul bahçesinden farkı da yok ayrıca. tek gördüğün şey beyaz önlüklü mal tiplerle beyaz önlüklü sınıfındaysanız tuvaleti soran kişiler. kadro mu hava! arkanda çirkef hocan varsa yaşarsın, kendinden bile haberi olmayan hoca varsa sıçarsın.
ortepedi servisinde yatan bir hastamız nedeniyle nefret ettiğim hastanedir. istanbul üniversitesinin rektörleri hep tıp fakültelerinden olduğundan bu koca üniversitenin tüm parası cerrahpaşa ve çapa ya akar. ayrıca hastalardan elde ettikleri gelir de cabasıdır. fakat tavanlar küflü, sedyeler kırık, yatakları sidik kokan iğrenç bir hastanedir burası. allah kimseyi düşürmesin. ya kirecin kilosu kaç para, hademe de orada sigara tüttrümekle meşgul, insan 2 kilo kireç alır o küflü tavanı boyatır ya. dokjtorlar birbirinden habersiz. yarın sabah ameliyat olacaksın bir şey yeme içme dedikleri hastaya ertesi gün saat 16:00 da (yani 16 saat aç ve susuz kalmışken) senin amleiyatın yarına kaldı diyebilen gerizekalıların görev yaptığı hastanedir.
Türkiye'nin akedemik açıdan en başarılı tıp okullarından. Bu okul tıp fakülteleri arasında en kolayı olarak gosterilir. ben de bu okulda geçirdiğim 1 sene sonunda gercekten de 1. sınıfın kolay olduğunu söyleyebilirim. Derslere hiç girmeseniz ve vize final donemlerinden 1-2 hafta once ders çalışmaya başlasanız rahat rahat gecersiniz 1. sınıfı. Tabi sınıf arttıkca da zorluğu da artıyor(muş).
el kol sallaya sallaya girebileceğiniz mekan. morga bile girebilirdim.
(bkz: ist tıp fuck)
(bkz: capa tip fakultesi)
Evet eşşeği bile doktor yapabilen bir fakültedir. Oysa birçok fakültede insandan bile doktor yapılamıyor..
5 mayıs 2008 günü bahçesinde enternasyonal marşının çaldığı, kürtçe-lazca-ermenice-türkçe türkülerin okunduğu, deliler gibi halay çekilen-horon tepilen tıp fakultesidir. ayrıca öğrencilerin şarkışla ve kanlı pazar şarkılarını hep bir ağızdan söyleyerek deniz gezmişleri andığı okuldur.
zamanında iç hastalıklarından sıra alabilmek için gece 1 de kapı önünde nöbet tutmaya başladığım yer.Ve sıra olarak altıncıydım.