insanın kendini en çaresiz hissettiği anlar

her şeyin üst üste, üst üste geldiği anlardır. bu üst üste kısmını altını çize çize belirtmek isterim.

en güvendiğinden hiç beklemediği bir tepki gördüğü andır. hayal kırıklığına uğraTIR.
(bkz: SIRTINDAN BIÇAKLANMAK)

doğum gününde sevgiliyle son konuşma yapıp kesin bittiğini anladığında aradıklarından kimsenin telefonunu açmadığı andır.

okeyde bozduğun elin taşı gelir ya hani öyle.

çok sevdiği halde karşılık alamamasıdır.

para olmadığı için 4ü 1 milyon simit satan simitçilerle pazarlığa girişilen andır.

HERGÜN:ÇARESiZKi ZATEN: BiR HAFTA BOYUNCA YEMEK YEMiCEM DiYEMEZSiNiZKi AMA BEN BUNU DEMEK iSTERDiM BiR HAFTA BOYUNCA YEMEK YEMEK iSTMiYORUM DiYE VEDE BU KONUDA KENDiMi ÇOK ÇAREiZ HiSSAEDiYORUM BUNU DiYEMEDĞiM iÇiN..! BiRGÜN ŞÖLE HAVAN KAR YAĞDIRMAK iSTERDiM VE BÜTÜN DOĞA OLAYLARINA MÜDEHALE ETMEK iSTERDiM...( AH BENiM CANIM ÜLKEM SENDE ÇARESiZSiN SENDE BÖLE : TECAVÜZE UĞRUYORSUN: SENi AĞLATIYORLAR. SANA TECAVÜZ YAPANLAR :. SENi TECAVÜZCÜLKLE SUÇLUYOR.. AH BENiM CANIM ÜLKEM.. )HERGÜN ÇARESiSiZ YEMEK YEiMCEM iLE DiYEMiYORUZ BiR DOMATESE BiLE BAKMAK ZORUNDAYIZ! BAKMASAK OLMAZ...

annenin babanın yanındayken sofrayı toplayıp ocağı sil demesi.itiraz edememek...

sevdiğinizin siz yokmuş gibi davranması..

eşi doğuma giren adamın yaşadığı anlardır. geçmek bilmez bi türlü zaman.

sevdiğinin başka biriyle evlenmesidir.

çözüm bulamadığı anlardır.

yardıma ihtiyacı olan bir insanı görüp yardım edecek gücü kendinde bulamadığın an.

öfkesini kusamadığı an o anlardan biridir.

tuvalette sıçtıktan sonra tuvalet kağıdının bittiğini fark ettiği an.

Kendini ifade edemeyip yanlış anlaşılmak .

babasının ölümünü elinden hiçbirşey gelmediği için yalnızca izlemek zorudna kaldığı andır.

(bkz: babanın ölmesi)

hiç bir kelimenin, hiç bir cümlenin artık o'nun umrunda olmadığının farkedildiği andır.

son söz olarak n'olur gitme diyen yaralı yüreğin o'na duyduğu kini kusamamasıdır. o kadar aşık olmaktır ki paramparça, darmadığın bırakıp, ardına bakmadan gitmesine rağmen o'na kıyamamaktır. sadece gözyaşı dökmektir.

zifiri karanlık bir odada uykudan kalkılmış kabuslarla boğuşulmuş sevilen insan kaybedilmiş ertesi gün final derdi olan insan olabilir mesela..

bir keresinde çok içmişim ki ben iptal olmadan önce hastaneye kaldırılan arkadaşın hikayesini anlatmıyorum şimdi. Neyse bu hastaneye giden tayfa beni o kafayla evde tek bırakıyor ve ben yattığım çekyatta kusuyorum. Aradan zaman geçiyor ilk gören arkadaş beni öldü falan sanıyor. Sonra başka bir lavuk gelip hala ruhumu teslim etmediğimi anlıyor ve beni anadan doğma soyup kışın ortasında banyoda yere atıyor. Soğuk suyla bir mal yıkar gibi ayağıyla sağa sola çevirip süründüyor. Benden okkalı küfür yiyince sıcak suyu sonuna kadar açıp beni canlı canlı pişiriyor. Çektiğim ama tepki veremediğim onca işkenceden sonra ortada buluşuyoruz. Her olanı biteni anlayıp da tepki verememek çok koymuştu, öyle böyle değil. Sadece küfür edip tehditler yağdırıyordum* ama parmağımı kımıltadacak halim yoktu. Öyle çaresizdim ki affedirsiniz ama s.kseler tepki verecek halim yoktu. Allahtan arkadaş iyi niyetliydi de g.tü kurtardık.

sıçarsın ya hani tuvalet kağıdı var sanırsın rahat rahat yaparsın sonra bi bakarsın tuvalet kağıdı yok hiç kalmamış mecburen elini götü... neyse o an işte..

(bkz: erol büyükburç un canlı yayından kibarca kovulması)

Sınavdayken gazının gelmesi.

Çaresizlik, yağmurun tam altında olanlar için vardır.
Fisto perdesinin ardından ıslanan caddelere bakanlar bilmez.
Onlar neskafelerini sütsüz içmeyi çaresizlik zannederler.

Çaresizlik zihinsel engeldir, düşünememektir.
Sevilmemek, terkedilmek değildir.

Çaresizlik, sevememektir.