bugün

1918 de, filistin cephesinde esir düşen osmanlı askerlerine 1920 yılına kadar yapılan hakaretler ve işkenceler.

ikinci dünya savaşının bitmesine rağmen askerlerimiz, ''mikrop kırma'' gerekçesiyle, dezenfekte havuzlarına sokuldu....suya aşırı dozda ''kristol'' maddesi katılmıştı. mehmetçik suya girer girmez haşlanıyor, havuzdan çıkmak istediğinde ingiliz askerlerinin dipçik darbeleriyle karşılaşıyordu. ingilizler ateş etmeye başlayınca askerlerimiz ölmemek için çömelerek başlarını suya soktular...ancak başını sudan kaldıran artık görmüyordu: gözleri yanmıştı.

sırada bekleyenler durumu anladılar ama direnişleri fayda etmedi...ve 15 bin esir askerimiz mısır'da, seydibeşir, usare kampında,''kristol'' banyosunda kör oldu.

--spoiler--
askeri güçle, "gambot politikası"yla emperyalizmi açıktan yürüttükleri dönemde dünyanın dört bir yanında örnekleri sık sık görülmüş olan vaziyet. ha tamamen bitip ortadan kalkmış mıdır, o da ayrı tartışma konusu. ne de olsa emperyalizm daha farklı yöntemlerle yapılıyor günümüzde; ama yine de ızdırap çektiriyor, yine de acıtıyor, yine de öldürebiliyor.
bizi sözde ermeni soykırımıyla suçlayanların yaptığı vahşettir. Tabiki de hesabı sorulamamıştır dış siyasette yalaka olmaya devam edilirse bu vahşetin bile sorumlusu bizleri gösterirlerse hiç şaşırmam.
ülkemizi soykırımla suçlayan medenilerin(!) kirli geçmişleridir. Ama bunlar hep unutulmuştur. Nedense bizim vatan kurtarmak için verdiğimiz bir mücadele kirletilmeye çalışılmıştır.