bugün

genel bir ritüeldir, oyuncu kulüp binasında başkanla imza atar, bayrağı öper, sonrada formayı giyip sahaya çıkar. buna bir top verirler, topu sektirirken (eğer brezilyalı ise maymunluklar yaparak) gazetelecilere poz verir.

laaaaakin, milyon dolarlar verilerek transfer edilen yıldız futbolcunun daha ilk gün topu bile sektirememesi insanın aklına türlü "acaba"lar getirir. başkan verdiği milyon dolarlara mı yansındır, taraftar ümitlerinin boşa çıktığına mı...
kaleye geçer...
tehlikeye girmek istemeyen futbolcudur.

(bkz: sekerse tehlike) *
amuda kalkmayı deneyen futbolcudur.
büyük ihtimalle mehmet yıldız olacaktır. kalas gibi maşallah top sektiremiyor adam ya.
aslında topla ilgili bütün akrobatik hareketleri yapar fakat imza töreninde heyecanlanıyordur muhtemelen. yani biz öyle olmasını umuyoruz.
türkiye'de bir dönem futbol oynayan boşnak golcü mario dodik'tir. kendisi sakaryaspor'a imza atmış akabinde top sektirmesi istenmiştir. fakat beceremeyince yerel basına malzeme olmuştur. ertesi gün sakarya'nın yerel bir gazetesinde çıkan başlık şudur:

"dodik mi dandik mi?"

(bkz: mario dodik)
hutbesini unutmuş imam, stetoskopunu kaybetmiş doktor, freni bozulmuş araba gibi.. çok önemli bir ritüeli, klişeyi gerçekleştirememiş insandır, yarım kalmıştır. (bkz: adamı topa koyarlar)
(bkz: ibretlik)
(bkz: osvaldo nartallo)
imzayı atan eğer gerçekten bir dünya yıldızıysa bence en iyisini yapmıştır.. çünkü asıl yıldız, imza töreninde topu değil imzayı attıktan sonra maçlarda top niyetine adamları sektirendir * ( anlayan anladı )
ayrıca kendisi victor shaka'dır. mehmet ali yılmaz o dönemler dünya futbolunda iyice parlayan nijerya milli takımından* adam aldık diye bu vatandaşı getirmiş, tesislerdeki törende victor shaka topu 3-4 kere sektirebilmiştir. sonu malum.
taraftarının beklentisini azaltır.
(bkz: misafire yapılan kek kabarmaz)
kalecidir.
küçük bir çocukken en büyük kabusumdu böyle bir futbolcu olmak.
o zamanlar çocuğuz tabi, idolümüz michael owen, liverpool formasını terletmek istiyoruz ama bir sorun var; fazla top sektiremiyorum. çok korkuyorum bundan, hayır, beden eğitimi derslerinde yaptığımız maçlarda boşum yok, hep 2-3 gol atıyorum, ama iş top sektirmeye gelince yirmiyi bulamadığım oluyor, oysa sınıfta karşılıklı yüz falan sektiren çocuklar var. geceleri uyumadan önce ter basıyor gelecekteki imza törenimi düşündükçe. 'belki büyüyünce top sektirmeyi öğrenirim' diyorum.
sonrası malum, şimdi top sektiriyoruz da noluyor, trivelası, rabonası hepsi var ama geçti bizden o işler.

bence çok saçma ya yeni transferin top sektirmesi. lan kariyerinde kaç kez top sektirecek bu adam maçlarda? ha?
yeni transfer forvetse, yeni takım arkadaşları kenardan orta yapmalı ona, stoperse takımın yıldız oyuncusu topla ona doğru koşmalı o da topu kapmaya çalışmalı, ne bileyim orta saha oyuncusuysa ara pası falan atmalı. imza töreninden önce ufak çapta bir antrenman tertiplenmeli yani. 'bak, biz bu adamı aldık ve adam harbi golcü, kenardan bizim namık 10 tane orta açtı 8'ini gol yaptı vallahi.' demeli yöneticiler.
kendisini psikolojık bakımdan kotu hıssedeceğı kesındır.