bugün

Olmalıdır.
Bu durum öğrencileri tekdüzelikten, fabrika çıkışı olmaktan uzaklaştırır. Öğrencilerin çoğunluğunda arkadaşlarını küçük görme güdüsünün olmadığını, okullarda işleyen bir disiplin sisteminin olduğunu da hesaba katarsak, emrah filmlerinde rastladığımız fakir ama gururlu öğrenci modelinin kıyafette serbestlik ile ortaya çıkacağını sanmıyorum.
Hem yerli malı yurdum malı mantığında herşeyin çakmasını üretebilmiş olduğumuzu da unutmamamız gerekir.
ne insalar gördüm üstünde kıayfet yok ne kıyafetler gördüm hepsi dekolte.

(bkz: burası türkiye)
üniversitelerde herkesin geliri eşittir. Ondan kıyafet serbesttir. ilköğretim ve liselerde olmamalı. orada herkes fakir, pis.
az çok sevgili yapma durumu olan eli ayağı düzgün fakirlerin de alt kümeye düşmesi durumudu..

(bkz: fakir olmasina ragmen sevgilisi olan kimse)
serbestlik,özgürlük,rahatlık kavramlarını hayatlarına temel alanlara inat kavramların yanlış anladıklarını özgürlüğün rahatlığın belli disiplinlerle sağlanacağını söyleyerek serbestçe reddediyorum.
yaşama hakkını istemek kadar haklı olan çıkış. bu ülke asker değil insan yetiştiriyor, özgürlüğü de kimse yanlış anlamaz zaten. hayır bunca yıldır okula önlükle gidip gelen milyonlarca öğrenci var, çok gelişmiş bi ülke mi olduk? insanlar refaha mı kavuştular? çocukların çok iyi bir geleceği mi oldu?
ülke batıyor be, zamıydı, özelleştirmesiydi, vergisiydi. bu kadar sıkboğaz eden unsurun üstüne o gereksiz kravatı yakayı da ekleyince iyice boğuyorsunuz zavalllı çocukları. yapmayın.
vakti zamanında bornova ilköğretim okulunda uygulanmış olan hededir. sonuç mu? ay dayanılabildi bu uygulamaya.. yurdum görmemişlerin giydiği abuks ubuk kıyafetler yüzünden.
psikolojik harb sonucu ortaya çıkmıştır. amaç öğrencileri okuldan soğutmak ve koyun geni aşılamaktır. bunun gibi daha birçok konu vardır.
zenginin koleje fakirin devlet okuluna gittiği günümüzde kıyafeti kalitesiz olan öğrenci yoktur . ayrıca zorunlu kıyafeti de kamyon dolusu parayla sattıkları için değişen bişey yoktur.serbest olmalıdır.
cocuklara küçük yaştan eziklliği hissetirmenin alemi yok. fakir gelcek mahmut paşa pazar tişört zengin gelcek gucci ile.

(bkz: küçük yaşda parayla cocuk ezdiren zihniyete hayır) herkes tek tip gelmeye devam.
ancak bir hainin dudakları arasından dökülebilecek sözcükler topluluğu, uğursuz serzeniş. ne günlere kaldık allahım. utanmasalar bir de; rahat, hazırol da kalksın,okullar çiftliğe dönsün diyecekler. yasakların en rahat ve alıştıra alıştıra empoze edilebildiği bir ortamın ortadan kaldırılması, toplum mühendisliğimiz açısından bir felaketle sonuçlanabilir. bireyler farklılıklarının farkına daha ilkokul velediyken varabilir allah muhafaza. sonra nerede devlet, nerede millet, nerede rejim, ara ki bulasın. kara önlükten, gri gömleğe geçişin acı izleri halen kanamaktayken bu çok fazla. mümkün değil. olamaz.

böylelikle ayrıca, zengin fakir ayrımının belirginleştirilmesine olanak sağlanacaktır ki; böyle bir durum söz konusu değildir. türkiye de zengin-fakir ayrımı hiç bir surette ve hiç bir sosyal grupta tespit edilmemiştir. herkes eşittir, herkes birinci sınıftır. taa birinci sınıftan itibaren.
(bkz: hadi lan ordan)
böyle bir serbestlik gelirse, okul bazı öğrenciler için podyuma döner.
bazıları bir giydiğini bir daha giymezken, bazıları aynı kıyafetle 1 hafta okula gelmek durumunda kalabilir. lise döneminde öğrenciler ergenlik çağlarında olduklarından bu durum bazılarını çok kötü etkileyebilir. bu yüzden gerek olmadığını ve zararlı olduğunu düşündüğüm serbestliktir.
bu öğrenciler arasındaki ekonomik farklılığı apaçık ortaya çıkarabilicek bir uygulamadır.fakir öğrenciyi zengine yada orta haliye özendirecek ve meçhul yollara teşvik edecek bir uygulama aynı zamanda.
öğrenci ailelerindeki maddiyat durumunu göze alırsak olmaması gerek bir durumdur.
isteriz ama olması çok zor.

(bkz: okula g-string le gelen ergen)
aslında serbest mi olmalıdır, şöyle bir düşünürsek, olmalıdır galiba. yani öğrencileri hatta olaya genel bakarsak insanları tek tipleştirmek gibi görünebilir bu üniforma meselesi. ama bir de öğrenci olduğunun belli olması için gerekli gibi görülüyor. iki ucu da açık bir konu bence, burada doğru yanlış veya haklı haksız ikileminden çok bir tercih var. ki benim de tercihim serbest olmamasından yana, üniversiteler yeterince serbest zaten.
(bkz: nerede o günler)
ülkemizde ortaya atılır atılmaz türban sorununu ilköğretim ve liselere sıçratacak öneridir. serbest olması durumunda ayrıca birçok disiplin sorununu da beraberinde getirir.
"nah" şeklinde karşılık verilmesi gereken cümledir.

özentiliğin son noktasıdır. avrupa'ya, oraya buraya özenilirken, bu ülkelerin ekonomi ve eğitim alanındaki aktiviteleri, ne bileyim şartları göz önünde bulundurulmaz ki en üzücüsü de budur. türkiye'de bir yakınının eski önlüğünü giyerek okula giden öğrenci sayısı, serbest kıyafet uygulaması olan ülkelerdeki insan sayısından fazla lan. hem eve yük, hem çocuğa yük. her gün şekil şekil giyin, annene her gün yıkanacak şey çıksın, devamlı kıyafet değiştir, ona para dök...

arkadaş giy ceketini gömleğini zktir git okula, derdin ne? ha tabi kızlarımız pek beğenmiyorlar bunu. mini etekleri, kol çantalarını, makyajı çekip gelecekler. ben de bu kızlarla okuyorum falan ama hep söylüyorum bak yavrucuğum, tamam bacakların güzel taşsın falan ama bir yerden sonra insanlar seni salyalarla değil tiksintiyle izliyorlar, rezilliğine gülüyorlar. kendini ispatlayabileceğin başka bir alan yoksa okula gelme gözünü seveyim, fahişelik mi yaparsın, porno yıldızı mı olursun, amatör olarak teşhircilikle mi ilgilenirsin bilmiyorum. "ama öyle değil bence mini etek ne alaka yanee!" diye yırtınıp kendini de savunabilirsin, itirazım yok.

ama okula defileye gelir gibi gelmeyin. bir ergenin hezeyanıdır bu, yapmayın etmeyin.
olmamalıdır. sonuçta kaşar kızlar bunu kötüye kullanacaktır.
meb in yapmaya çalıştığı saçma bir uyguluma. zaten oraya oy verenlerin altında bilgisayar ı olan az çok üst bir gelir grubuna sahip öğrenciler olduğu için anket yerini bulmayacak. bu konuda hem yenilen veya alınan yemekler ve kırtasiye malzemelerini düşündüğümüz zaman yine bir anlamda durum kapanıyor. fakat kıyafet biraz daha göze batan bir durum bence. sonuçta iyi bir kalemin olmayabilir. veya yemek yemeyip idare edebilirsin. fakat kıyafet direk yargılanmana sebep olur. artık kıyafetler hayat stilini, karakterini, gelir düzeyini, hayat görüşünü bile belli ediyor. insan ilk bakışta yargı koyarken kıyafete de dikkat ediyor.
''doğru dürüst eğitim verilmiyor, yemişim kıyafeti'' diye cevaplanması gereken öneri.
öğrencilerin istikballeri için kesinlikle serbest olmaması gereken bir durumdur. millieğitim bunu çok iyi düşünmelidir. hassas bir konu çünkü.

çocuklar kıyafet derdine düşmekten kendilerini derslerine veremez olurlar.

ayrıca anne babalara da çok büyük bir yük biner. çocuklarının marka kıyafetlerine yetişebilmek için.
ne yazık ki meb in damdan düşer gibi kabul ettiği önermedir. bu kararları alan kişilerin arada bir okullara da gitmeleri, oraların nasıl yerler olduğunu(!) görmeleri gerekmektedir.
güncel Önemli Başlıklar