bugün
- victor osimhen8
- sari renkli seker10
- anın görüntüsü28
- 21 eylül 2024 fenerbahçe galatasaray maçı114
- ismail kartal9
- fenerbahçe taraftarı28
- the crying one9
- metin arolat34
- mert hakan yandaş10
- jose mourinho17
- okan buruk19
- fenerbahçe nasıl kurtulur10
- sözlükte nefret ettiğiniz yazarlar ve sebepleri18
- gabriel sara'ya 19 milyon veren mallar9
- 21 eylül 2024 fenerbahçe'ye verilen penaltı12
- fenerbahçe9
- siber güvenlik başkanlığı10
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı12
- sözlük erkeklerinin arabaları10
- bimde çalışanda akıl var mı16
- sudekiray13
- seks kasedinizi yaymakla tehdit edilse naparsınız10
- herkes uyudu mu8
- aranızda medyum olan var mı13
- narin güran18
- fb gs'yi yensin götüme rakı şişesi sokarım8
- cumartesi gecesi fenerli yazarlar kucağa oturacak8
- eve çağıran erko22
- b'u r c u24
- neden sürekli kabız oluyorum17
- ya tarkan da ölürse10
- fenerbahçe galatasaray derbi sonucu ne olur15
- amca diyen kasiyer kız8
- otobüste uyuyamamak8
- bugün bir değişiklik yapalım bilgi entrysi girelim25
- kocam ol diyen kadın9
- bel çevreniz kaç cm12
- hangi sözlük kızıyla ne yapmak isterdin22
- nickli başlık açanlar kucağa alınacak12
- sağ yan ağrıması8
- hasta olsam geçmiş olsun der misiniz9
- bursa da başı açık öğretmen istmeyen okul müdürü19
- geçmiş olsun menuet13
- arkadaşlar beni neden insta'dan takip etmiyorsunuz12
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz11
- notaların cinsel ilişkiye girmesi10
- derbi sonrası mourinho'nun istifaya davet edilmesi11
- zafer partisi8
- uludağ sözlük discord grubu12
- sahilde eğlenen suriyeli genç erkek kardeşlerimiz14
alintidir.
--spoiler--
Samimiyetsizlik, riyakarlık ve ahlaksızlık! Ülkemizde, özellikle de kendilerini okuryazar olma iddiasıyla öne çıkarma gayreti içinde olan bir kısım tiplerin ağır basan özelliği, ya da eski deyişle söylemek gerekirse, 'mümeyyiz vasfı', bu!
Gene de, samimiyetsizlik, riyakarlık ve ahlaksızlık bağlamında iki tipi birbirinden ayırmak gerekiyor: Birinci tipten olanlar, kendi adlarını gizlemeden ya da maske takmadan, ad vermemek kurnazlığıyla birilerine çamur atmayı, hakaret etmeyi 'meslek' haline getirenlerdir. Bunlar yüzünüze güler, arkadan sizi kastederek, ama adınızı vermeden ağız dolusu küfür ederler. Yahya Kemal'in bir rübaisinde dediği gibi, 'riyayı mezhep bilen'lerdir bunlar. Bu tipler, kara çaldıkları kişinin adını vermedikleri için, cevap hakkının doğmayacağını iyi bilecek kadar sinsidirler de! Şark kurnazları, iftiralarının ve attıkları pisliklerin hedefini bulduğunu (zira, kim üzerine alındıysa o'dur, adı geçmeyen kişi!) hem de bunun cevapsız kalacağını hesaplayarak, akılları sıra, bir taşla iki kuş vurduklarını düşünürler. Ama gerçekte kastettikleri kişilerle yüzyüze geldiklerinde de, sanki hiçbir şey olmamış gibi davranacak kertede riyakardırlar da!
ikincilerse, birincilerin tersine, kendi adlarını gizleyip yalanlarına ve karaçalmalarına muhatap kıldıkları kişi ya da kişilerin adını verenler tayfasıdır. Bunlar, genellikle internet sitelerinde boy gösteren ve gerçek kimliklerini birtakım uyduruk nicklerle gizleyerek ve hiçbir ahlaki sorumluluk taşımadan, iftira ve pislik atma yarışına giren ruh hastalarıdır. Minima moralia'dan bile sözedilemez bunlar bahis konusu olduğunda. Zavallı kimlikler!
Aslında, adını gizlemeyip iftira ve yalanlarla taciz ettikleri kişi ya da kişilerin kim ya da kimler olduğunu söylemeyen birinci tip mahluklar ne kertede bayağı ve sefil yaratıklarsa, adını gizleyip iftira ve yalanlara muhatap kıldıkları kişi ya da kişilerin kim ya da kimler olduğunu söyleyen ikinci tipten mahluklar da o kertede bayağı ve sefil yaratıklardır: Buna hiç şüphe yok!
Her iki tipin de, müfteri ve alçak oluşlarının farkında oldukları için ya kendi adlarını ya da iftira ve yalanlarla taciz ettiklerinin adlarını vermemekte bir ölçüde mazur görülebilecekleri sanılır. Ancak, bu onları onursuz kimlikler olmaktan kurtarmaz. Mazeret, burada hafifletici değil, tersine ağırlaştırıcı bir sebeptir;-alçaklığın sebebi!
Temel kural, hem birilerine duyulan düşmanlığı dışavurmak hem de o birilerinin düşmanlıklarını celbetmemektir. Hem birinci hem de ikinci türden tipler için geçerlidir bu! Bir maskenin arkasına gizlenmek (ikinci tipler) ya da karşısındakine, başkaları tanımasın diye maske takmak (birinci tipler)! Oyunun kuralı budur...
Oscar Wilde, 'ona bir maske verin, size hakikati söylesin', derken, herhalde bu tipleri kastetmiyordu. Zira maskeler, her zaman Oscar Wilde'ın sandığı gibi hakikati ifşaya değil, çoğu zaman hakikati gizlemeye yararlar.
Denecektir ki, 'bu yazıda siz de Hilmi Yavuz, hem birinci hem de ikinci tipten mahlukların kimliklerini vermediniz!..' Doğru, vermedim! Nedeni, onlara yaptıkları aşağılık işin ne kertede acı verdiğini göstermekti! Hepsi bu!
Ama nick maskelerinin ardına gizlenenler ve elbette, kimleri kastettiklerini söylemeyenler, bunları açıklamak cesaretini gösterirlerse, ben de onların kimler olduğunu ifşa ederim. Kimsenin bundan şüphesi olmasın!
Yaparlar mı bunu dersiniz? Ben asla ihtimal vermiyorum da...
Hilmi Yavuz
--spoiler--
--spoiler--
Samimiyetsizlik, riyakarlık ve ahlaksızlık! Ülkemizde, özellikle de kendilerini okuryazar olma iddiasıyla öne çıkarma gayreti içinde olan bir kısım tiplerin ağır basan özelliği, ya da eski deyişle söylemek gerekirse, 'mümeyyiz vasfı', bu!
Gene de, samimiyetsizlik, riyakarlık ve ahlaksızlık bağlamında iki tipi birbirinden ayırmak gerekiyor: Birinci tipten olanlar, kendi adlarını gizlemeden ya da maske takmadan, ad vermemek kurnazlığıyla birilerine çamur atmayı, hakaret etmeyi 'meslek' haline getirenlerdir. Bunlar yüzünüze güler, arkadan sizi kastederek, ama adınızı vermeden ağız dolusu küfür ederler. Yahya Kemal'in bir rübaisinde dediği gibi, 'riyayı mezhep bilen'lerdir bunlar. Bu tipler, kara çaldıkları kişinin adını vermedikleri için, cevap hakkının doğmayacağını iyi bilecek kadar sinsidirler de! Şark kurnazları, iftiralarının ve attıkları pisliklerin hedefini bulduğunu (zira, kim üzerine alındıysa o'dur, adı geçmeyen kişi!) hem de bunun cevapsız kalacağını hesaplayarak, akılları sıra, bir taşla iki kuş vurduklarını düşünürler. Ama gerçekte kastettikleri kişilerle yüzyüze geldiklerinde de, sanki hiçbir şey olmamış gibi davranacak kertede riyakardırlar da!
ikincilerse, birincilerin tersine, kendi adlarını gizleyip yalanlarına ve karaçalmalarına muhatap kıldıkları kişi ya da kişilerin adını verenler tayfasıdır. Bunlar, genellikle internet sitelerinde boy gösteren ve gerçek kimliklerini birtakım uyduruk nicklerle gizleyerek ve hiçbir ahlaki sorumluluk taşımadan, iftira ve pislik atma yarışına giren ruh hastalarıdır. Minima moralia'dan bile sözedilemez bunlar bahis konusu olduğunda. Zavallı kimlikler!
Aslında, adını gizlemeyip iftira ve yalanlarla taciz ettikleri kişi ya da kişilerin kim ya da kimler olduğunu söylemeyen birinci tip mahluklar ne kertede bayağı ve sefil yaratıklarsa, adını gizleyip iftira ve yalanlara muhatap kıldıkları kişi ya da kişilerin kim ya da kimler olduğunu söyleyen ikinci tipten mahluklar da o kertede bayağı ve sefil yaratıklardır: Buna hiç şüphe yok!
Her iki tipin de, müfteri ve alçak oluşlarının farkında oldukları için ya kendi adlarını ya da iftira ve yalanlarla taciz ettiklerinin adlarını vermemekte bir ölçüde mazur görülebilecekleri sanılır. Ancak, bu onları onursuz kimlikler olmaktan kurtarmaz. Mazeret, burada hafifletici değil, tersine ağırlaştırıcı bir sebeptir;-alçaklığın sebebi!
Temel kural, hem birilerine duyulan düşmanlığı dışavurmak hem de o birilerinin düşmanlıklarını celbetmemektir. Hem birinci hem de ikinci türden tipler için geçerlidir bu! Bir maskenin arkasına gizlenmek (ikinci tipler) ya da karşısındakine, başkaları tanımasın diye maske takmak (birinci tipler)! Oyunun kuralı budur...
Oscar Wilde, 'ona bir maske verin, size hakikati söylesin', derken, herhalde bu tipleri kastetmiyordu. Zira maskeler, her zaman Oscar Wilde'ın sandığı gibi hakikati ifşaya değil, çoğu zaman hakikati gizlemeye yararlar.
Denecektir ki, 'bu yazıda siz de Hilmi Yavuz, hem birinci hem de ikinci tipten mahlukların kimliklerini vermediniz!..' Doğru, vermedim! Nedeni, onlara yaptıkları aşağılık işin ne kertede acı verdiğini göstermekti! Hepsi bu!
Ama nick maskelerinin ardına gizlenenler ve elbette, kimleri kastettiklerini söylemeyenler, bunları açıklamak cesaretini gösterirlerse, ben de onların kimler olduğunu ifşa ederim. Kimsenin bundan şüphesi olmasın!
Yaparlar mı bunu dersiniz? Ben asla ihtimal vermiyorum da...
Hilmi Yavuz
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar