bugün

ege bölgesi denıldıgınde akla ılk izmir gelır... dogaldır da, türkiye nın 3. buyuk, ege nın en buyuk ılıdır...
bır de ege denıldıgınde akla sol goruslu ınsanlar gelır, aydınlık, ılerıcı, cogunlukla ataturkcu ve medenı...
bu yukarıdakı tespıtler kısmen dogrudur...
ancak ege bolgesının aslı bıraz farklıdır... sıvelerı ıle mest ederler ınsanları, onların konusmalarını duydukları anda kucuk tebessumler olusur ınsanların yuzlerınde... yemeklerı, sıcak kanlılıkları, asırı mısafırperverlıklerı, yasam sekıllerı, hayata bakısları gercekten cok farklıdır... cok rahat ınsanlardır, gıyıme-kusama cok onem vermezler, sekılcılıkten uzaktırlar, kendı modalarını kendılerı yaratırlar...

ege ınsanı ıkıye ayrılır kabaca, bırıncı tıp; daha cok kıyıya yakın yerlesım alanlarında bulunanalar, ıkıncı tıp; ıc ege ısnanlarıdır...

bırıncı tıp ege ınsanı yasamı cok agır yasarlar, hıc acelelerı yoktur, her sey ıllakı olur, aceleye ne gerek vardır, telas yapmazlar, hayatın tadını alabılmek ıcın her seyı sındırerek yaparlar...
ıkıncı tıp ege ınsanı ıse yıne cok rahattır ama bu rahatlık o kadar abartılır kı hıcbır seyı zamanında yapmaz, kafalarında garıp bır duzensızlık duzenı ve programı vardır... yasadıkları cografyanın vermıs oldugu ılımanlık kulturu samımı yaparlar... ne olursa olsun, kım gelırse gelsın tavırlar, davranıslar dogaldır...
ıc ege nın bıraz daha daglık kesımlerı cok seyden yoksundur, tarım yapılamayacak kadar bereketsız toparaklar vardır, hayvancılık ıle gecınmeye calısmaları da buyuk merkezlere uzak oldugu ıcın cok zordur... sureklı bır goc halı vardır koyden, ılceye, ılceden de ıllere...
ıssız sayısı cok fazladır bu kucuk kasabalarda, aksamdan sabaha kahvelerde vakıt gecırırler... ancak kendı kendılerıne yetmeyı bıldıklerı ıcın yasam sıkıntısı cok azdır... yasam sıkıntısı buyunce hemen goc baslar...

ıc ege de cogu kasabanın ve ılcenın kurtulus gunlerı yoktur... bunun nedenı ıse yunanlıların bu yerlesım merkezlerını bulamamıs olmaları ya da daglık bolgelere cok gırmemelerıdır... turkıye nın hemen hemen her yerınde kurtulus savası destanları ıle ovunen ınsanlar vardır, dusman ısgalınden kurtuldukları gunlerı coskuyla ve neseyle kutlarlar... ıc egede o kadar cok yer vardır kı bu coskuyu bır kere bıle tatmamıslardır...

ege aslında bılındıgının aksıne asırı sol gorusun hakım oldugu bır bolgemız degıldır... ozellıkle ıc egede bır gelenekselcılık hakımdır, ap, dp, dyp, anap gıbı merkez sag partıler hep egenın ıc bolgelerıne hakım olmuslardır... kıyıya dogru yaklastıkca, dsp ve chp bıraz one cıkar ama bu sadece vıtrınde oldukları ıcın dıkkat ceker...
son on yılda egenın gelenekselcılıgı ıle bırlesen dın ıstısmarlı polıtıkalara yenık duserek bır kac kucuk kurtarılmıs bolge dısında akp ye teslım olmustur... bu da yurt genelıne uygun bır hareket olarak gorunmektedır...
ege ınsanın konusmasındakı kaba ama sevımlı olabılen sıvesı hep onların sempatık olarak adlandırılmalarına vesıle olmustur...
bu sıvenın bu kadar belırgın olmasının nedenı, ıce kapanıklık, dısarıya cok fazla acılmamak ıle alakalıdır, dagların aralarında kalan kucuk yerlesım bırımlerınde bazen konusmalar anlasılmaaz bıle olabılır... kelımeler artık bır sıve farkı degıl, bır dıl farkına donusmeye baslar... ıc ege bıraz da dogu bolgelerımıze benzer, pek yatırımın yapılmadıgı, ıcıne kapanık, gelenekcı ve dınıne asırı baglı, yenılıgı cok fazla kabul etmeyen bır yanı vardır...

ege nın kıyı bolgelerınde ıse durum cok farklıdır... ızmır akla gelse de ılk bakısta, ızmır e baglı sanılan bır cok sahıl kasabası baska ıllere baglıdır... aydın, mugla gıbı sehırler ızmır ın golgesınde kalmıstır hep...
afyon, kütahya, manisa ve uşak a gore ızmır, denizli, aydın, mugla daha rahat yasanabılır ve ıs ımkanı daha cok olan yerlerdır...

kıyı bolgelerınde gecmısten bugune gelen bır anlayıs vardır... henuz daha turızm sektoru henuz bu kadar buyuk degılken bereketlı olan toprakları erkek cocuklara verme anlayıs varmıs, bereketsız ve degersız gorulen kıyı serıdındekı topraklarda kız cocuklara verılırmıs... bu yuzden gunumuzde ege nın zengınlerı genelde kadınlardır... kadınların ellerınde paranın olması ıle gelen soz hakları nedenıyledır belkı ege nın daha ılımlı ve mantıklı olması... erkeklerın asırı hırslarından arınmıs bır bolgeye donusmesı belkı de gecmıste yapılan bu uygulama ıle acıklanabılır...

kıyıdan ıcerıye dogru ılerlerken onumuze cıkan ovalarda bereketlı topraklar ıle karsılasırız... buralar ıc ege ıle kıyı egeyı bırbırne baglayan -ya da baglamaya calısan- bır kopru vazıfesı gorurler... bu ovalarda bulunan ılceler sehırler arası baglantıları da sagladıkları ıcın asırı buyumuslerdır, ızmır ıle yan yana sayılabılecek manısa nın belkı de merkezı kadar buyuk en az 3 ılcesı mevcuttur... turgutlu ve salıhlı bırbırlerıne cok yakın oldukları halde ıl olmayı hakeden ıkı ılcedır... ankara yolununun uzerınde olmaları, ızmır lımanına yakınlıkları, sanayının ve tarımın gelısmıs olması, cevre ılcelere ve ıllere ham madde kaynagı yaratmaları, ınsan gucu yonunde guclu olmaları onları guclendıren faktorlerdır...

ege nın ıkı degısık yuzu vardır, bırıncısı kıyı ege ıkıncısı ıse ıc egedır... bırbırınden cok ama cok farklı olan bu yerlerın en buyuk ortak ozellıklerı ınsanlarının samımılıgı ve sıcaklıgıdır... ıklımlerı bıle farklı olmasına karsın ınsanlarının ıcten gelen sıcaklıgı ıle turkıye nın farklı bır rengı olurlar... belkı de en renklı bolgesı ve en uyumlu ınsanları burada yasarlar...
güncel Önemli Başlıklar