bugün

an itibarı ile minibüs şöforü olarak adlandırılan karma aralığında olmam sebebiyle yaşadığım keyifli duygulardır. sol elimi pc koltuğundan sarkıtıyorum, bileğimde künye hemen üzerinde tespihim bileğimden sarkıyor, fareyi sağ elimle 2. vitese takar gibi hızla tıklıyorum. winampta ümit besen var. pc nin köşesine de ümit besen'in org başında resmini yapıştırdım. sağda sibel can'ın dansözlük günlerinden kalma bir resmi. karmanın atmosferini daha iyi yaşayabilmek için şal desenli gömlek giydim bağrım açık, döşümün kılları atletimin üzerinden sarkıyor, altın kolyem yok altın pahalı ama gümüşü var, kalın hem de epey kalın. güneş gözlüğü de taktım. kendimi prensip adamı, misyon sahibi hissediyorum. çok keyifli çook. kalın kolyem var dedim ya işte o kolye arsız arsız beni eksileyen seovilere girsin. şaka şaka. kabul ediyorum eksilemeyi demokratik bir tepki kanalı olarak görmek mümkün olabilir. ama görmemişin oğlu olmuş tutmuş çükünü kopartmış diye de bir atasözü var.
(bkz: karma is my bitch)
sevgili seovinin de ilgisine mazhar olmuş entrydir. artık kendimi mutlu hissetmemem için herhangi bir sebep yok. mutluyum lan.