hicbiseyebosunaiclenmeyenadam

(#7844450)
hikayeleri pek bi komik olan yazar. yarıla yarıla öldüm.

(#8053258) sözlük ahalisiyle pek dalga geçen aslında kesinlikle bu tür düşünceyi savunmadığını bildiğim yazar.

beni bugune kadar hep güldüren, ancak son girdiği başlık ile bir çuval inciri berbat eden yazar .
#8053258

hakkında incisözlük.org'da başlık açılmış yazardır. ünü tüm sözlükleri sarmaktadır

ensest başlıklara meraklı yazar.hayırdır diyoruz?

itüsözlükten uçurulmuş yazar.
(bkz: neden acaba)

abazalığın ve geri kafalılığın son haddinde, türünün ilk ve son örneği olan ne tarz rahatsızlığı olduğunu anlamak için uzmanlardan oluşan bir konseyin gerekli olduğu hayalperest, biraz abazan yazarcık.

gülüyoruz efendim ailecek hiç kaçırmadan entrylerini okuyor ve gülüyoruz.

dini insanlara kötü gösterebilecek kabiliyete sahip
(bkz: mal)

(bkz: #8053258) abilerin s*klerinin bacılarına kalktığını sanan yazar.

bir yazısında turist becermekten bahseder, başka yazısında kız kardeş ile sarılmamak gerek abinin eli öpülmeli der. aile baskısı altında büyümüş bir tipdir. sevişmemiş kızla evlenmek ister ama her önüne gelenle yatmak ister. ne halt istediğini kendisi de bilmez. ahlaktan yoksun ahlak bekçiliği yapmaya çalışır. yazılarına bu güne kadar sabır gösterip hiçbir şey yazmadım. karar veremedim ne olduğuna ama artık biliyorum. bizim oralarda böylelere endek döndek derler. (bkz: bukalamun) yazar. içlen dur şimdi.

"seneyi hatırlamıyorum"

kadıköy'de maçın başlamasına 2 saat ya var ya yok. peki biz? meteliksizlikten, açlıktan düşüp bayılmamıza 1 saat ya var ya yok. allahtan stadyum etrafından fazla ayrılmıyoruz da düşüp bayılırsak sağlık ekipleri belki sevabına yardıma koşarlar. en azından özel hastane görürüz amına koyım.

neyse...

işte parasızlıktan kıvrandığımız o günlerde sosisli goralı cenneti tarzındaki bi büfeye yerleştik. cebimizde toplasan(hepimizin toplamı) 2,5 lira ya var ya yok...

evet dinliyorum...

4 kişi bir kola bir sosisli söyledik. minik aklımız bağdat caddesinde ki o büfede kolanın 4,5 sosislinin de 5tl olduğunu idrak edemiyordu. amına koyım, içerdeki kokoşlardan, tikilerden hadi onu geçtim avizelerden anlamamız lazımdı kazık olduğunu ama artık iş işten geçti bi kere...

eee sadete gel...

işte neyse biz yedik içtik (sanki ne yedik anasını satayım) kalkmak üzereyken 10 lira dedi yavşak kasiyer. 2,5 lirayı çıkartıp daha da düşmek istemiyorduk kasiyer karşısında. adeta kaplanla arasında 2cm olan ceylan çırpınışlarıydı bizimki.

hadi amına koyım beee...

işte son çare kasiyerin kulak memesine hacı bigün gel iki bira içelim bizde para yok diyecekken, kapıda bir ışık belirmişti. ışık dediğime bakmayın beyaz entarili bir amca. hani bu samanyolu tv, büyük sırlar hesabı. bilmiyorum beşinci boyut'da olabilir.
kimdi o dersiniz?

kimdi lan?!!

elindeki kitaplardan ve kılığından anladığım kadarıyla bir hocaydı. imam. kasiyeri ise tanıyordu. iki göz işareti yapıverdi kasiyer para mevzusunu kapatıp yine bekleriz moduna geçti. her şeyimizi kurtarmıştı lan resmen var mı ötesi?

var mı?

yok tabi. amına koyım.

dikkatini çekerim burası nick altı!

şimdiiii malum yazara gelecek olursak, çok kısa bir şey yazıp bitiricem. işte benim bu tür adamlara saygımı azaltmış, bakış açımı olumsuz yönde değiştirmiş yazar. bu da bir anıydı işte.

(bkz: tek bedende soru soran iki insan)

kendisini Allah'a havale ettiğimdir.
--spoiler--
nietzsche : Allah öldü
Allah : nietzsche öldü
--spoiler--

bir gün bir zirveye katılmasını heyecanla beklediğim mahluktur.

insanları bölmeye çalışan, ayrımcı, sahte dindar.

yazarların nefret ettiği yazar.

defolup gitsede rahat etsek yazarı.

düşünce özgürlüğü varda bu kadarı özgürlüğü aşıyor hacı başka boyutlara geçiyoruz sayende.

sanırım gene içlenecek..

ateistlerden nefret edilmesine sebep olan yazar. kendi çapında yaşaması daha makuldu.

hakkında 1177 entry girilen yazar. sözlüğün en popüleri. boş konuşarak popüler olunabilen bir ortamda bulunmak ne kadar mutluluk verici.

bluevelve yani kendi formspirng sayfasında sorulan bir soru;

hicbirseyebosunaiclenmeyenadam ı nasıl buluyorsun?
--spoiler--
bendeki tek artısı uzun yazması. yazdıklarının içeriği ve yazım biçimi, şahsımın tarzının bir tekrarı gibi durmakta. bu açıdan bakıldığında sanırım beni örnek alıp öyle yola çıkmış gibi duruyor.

yine de bence sayılı uludağ tollerinden bir tanesi. karşıt bir dünya görüşümüz var bununla. bu platform genel itibariyle muhafazakar yazar ağırlıklı. tabi solcu, laik, ateist, Kemalist, liberal yazar mevcudiyeti de var. yani istenildiği zaman belirli bir kesimin damarına basılabilir.

bu arkadaş üzerine muhafazakar-dinci ve akp-rte-iktidar yanlısı bir elbise giymiş. hedefine de solcuları, laikleri, Kemalistleri falan almış. klasik bir troll ilerleyişi söz konusu anlayacağınız. öte bir yanı yok yani.

tepki çekiyor mu evet çekiyor. yani kendince bir başarı elde etmiş gibi görünüyor. fakat devamlılık gösterir mi bu başarı işte orası tartışılır.
--spoiler--
bir insan ancak kendisini başkasıymış gibi ancak bu kadar güzel tanıtabilir.

Kedilerin uzanamadigi yegane etlerden bir tanesidir, (ki biraz önce adina yazilanlari okudugumda) görüldügü üzere herkes ona tu kaka gözüyle bakiyor. Ha benim umrumda mi bu yazar, hic sanmiyorum öyle nick altina yazasim geldi bir anlik.

bir zamanlar buralarda içlenmeyen adam icraatlarına yeni yeni başlamışken kendisine destek veren bir çok entry vardı. pek tabi bunların bir çoğu sübhanallah kardeş ibretlik bir paylaşım tadındaydı.

"süper tespitleri olan yazar."
"önemli noktalara parmak basan yazar."
"yeni nesil kalemi güçlü yazar."
"takipteyiz."
"dini iyi bilen ve yorumlayan yazar."

bir grup avanak içinden geçiripte çok ağır kaçar diye ortaya dökemediklerini içlenmeyen adam cesurca söylüyor zannediyordu o zamanlar.

eh ne de olsa ancak on kişiyi tamamlayınca düşüncelerini ortaya koyabilen adamlar bunlar. biri başlığı açacak diğer dokuz arap sevdalısı destek entryleri girecek, gelen ayarları savuşturacak ki meydanı biraz daha boşaltıp, iran'dan, şeriattan, arap yarrağından bahsedebilsinler.

neyse zaman geçtikçe içlenmeyen adamın başlığında bu destek entrylerinin yerinde yeller esmeye başladı nedense.

sırf sizin bir trolün yabazlık şovunu gerçek sanıpta bu bizden buna destek verelim mallığınızı ortaya döktü ya istediği kadar yazsın bu içlenmeyen adam. eminim siz baktıkça ulan nasıl yedik diye içleniyorsunuzdur zaten.

her şeyi geçtim, bu adamdaki betimleme sait faik de bile yok. yazdığı yandaş yazıların ilk paragrafı okunmalı kesinlikle.

mesela;
geçenlerde bir takım görüşmeler yapmak adına beşiktaş mevkiine geçmiştim. işimi halledip dönerken, sahil kısmında utanmadan aynı banka oturmuş ve hakikaten inanılmaz bir aymazlık ile birbirine sarılan bir çift gördüm.
hemen toplumsal duyarlılığım ağır bastı. yanlarına giderek, hanımefendi; sizin ananız, babanız yok mu diye haykırdım. ne diyo bu be, salak mıdır nedir ya allaaam, yobaza bak pis acizemendi dedi. erkek hemen atılarak; bilader deli misin? bak canımızı sıkma seni götünden siker sahile atarız dedi.

mesela 2;
birisi video paylaşmış "bir kadın, bir erkek" diye bir video. erkek ile kadın yatakta, kadın erkeğin tenasül uzvuna dokunuyor. aman allahım ne kadar korkutucu bir öğeydi bu. hemen videoyu kapattım. birkaç kız yorum yapmış, inanın okuyunca tüylerim ürperdi. şimdi anlatırken bile kahroluyorum.

mesela 3;
az evvel yaşadığım korku dolu ve bir o kadar da kabus olmasını umduğum gerçek olaydır. az evvel sokağa çıkarak dini bütün kardeşlerimizle, caiz olmayan durumlar üzerine bir takım istişareler gerçekleştiriyor, salih abinin başına namaz kılmadan uyuduğu için gelip korkutan cinlerden bahsediyorduk. hülasa, biraz yürümeye başladım...

esnafa güleryüzle tebessüm ediyor ve onlarında gülen gözbebeklerine tekrar cevab veriyordum. esnaf çok mutlu ve huzurluydu. önünden geçerken, kuruyemişçi arif abiye dönerek; abi hayırlı işler, işlerin yolunda gidiyor maşallah, allah daha çok versin dedim. çok şükür ak parti olmasa bu dükkanı bile açamazdık, sayesinde işime gidip gelebiliyorum metrobüsle dedi.

mesela 4;
Televizyondan kemal kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığa adaylığını açıklamasını muzaffer abiyle birlikte Müslüman Müslüman izliyor ve erkenkondu terör örgütünün ülkemizdeki planlarını tartışıyorduk. nuri abi çaylarımızı koymuş, bende yan odadan sigaralarımızı getirmeye gitmiştim. Paltomun cebine baktığımda sigaramızın bittiğini fark ettim. Abi sen çayını iç, ben bakkala gidip gelirim birazdan dedim. Feyzullah abi allah senden razı olsun dedi. Hülasa elimdeki tespihi çekerek merdivenleri inmeye başladım. Bakkal yaklaşık beş dakikalık bir mesafedeydi. Yürürken ak partili esnaf bana selamlar veriyor, bir yandan da çağdaşlık gibi şeyleri savunan kokoş kadınlara laf atıyordum. Muhafazakar semtimizde binbir güzellik içinde yol alarak bakkalımıza vardım. "esselamün aleyküm rahmetullahu ve berakatuhu", dedim. Bakkal bizim parti örgütündendi. Sarılmaya ve konuşmaya başladık. Arkadaşlar, eş dost, akraba derken, asıl meseleye geldim. Abi bize bir kısa marlboro versene dedim. Bakkal bana tabii yeğenim, ne demek derken, içeriye iki tane mini etekli ve pembe rujlu kız girdi. Üstelik sütyen de giymemişlerdi. Kızlardan bir tanesi biz de bir tane marlboro rica edeceğiz dedi, büyük bir rahatlıkla...

bu nasıl bir hikayedir, nasıl bir senaryodur, nasıl bir betimlemedir.**

(bkz: altıncı nesil çaylak) *

evet efendim.

sonunda yüce rabbim bugünleri görmemizi de nasip etti. bu akp li iman dolu yazar çaylak oldu. plajda kuran okuyan kızlar hüzünbaz oldu. vapurlarda göğüslerini gösteren kızlar bayram etti. başı açık olduğu halde oruç tutan kadın illallah etti. askerlik çağına gelmiş abisine sarılan kız artık daha mutlu. allah silikliğini de nasip eder inşalllah. dinimize amin.