bugün

dilenci yavşaklığında yaşamaktan rahatsız olmayan, annesini düşman gibi gören evlat sevimsizliği ile hayatında hiç bir haksızlığa karşı çıkmamış ödlek insanların kavgasız, dertsiz hayatlarından tiksiniyorum.

ne pis insanlarmışsınız be!
genlerinize işlemiş iki bin yıllık kulluk, tebalık.
nerede kaldı insan olmanın gururu, onuru?
trafik kazasında sevdiklerini kaybedip ellerini başlarının arasına alıp sinenlerdenmi, hayatındaki tek itirazını karısına yapabilen sosyal hayatta sinik, evdeki kabadayılardanmı, düşkün, yardıma muhtaç çoluk çocuğa, yaşlıya, sakata uçkur çözen gavatlardanmı, üç kuruş para için karısını, kızını satan onursuz pezevenklerden mi, iki yudum su bir ısırık ekmek için gözlerinizin içine baka baka yalan söyleyenlerden mi daha çok tiksiniyorum bilmiyorum.
bildiğim bütün bu tabloya baktığı, aynı filmi binlerce kez izlediği halde evine dönüp, kapısını kitleyip tepkisiz hayat süren sessiz çoğunluğun suç ortağı olduğu bombok bir toplumun günlük hayat yaşamaya haysiyetsizce kendini zorlaması.

görmezden gelip büyümesine izin verdiğiniz bu yılanlar dönüpde bir gün sizide ısıracak;
işte o gün sizde haykırıcaksınız haysiyetsiz hayatlarınızdan tiksiniyorum diye.

tepkisiz, insana değer vermeyen topluma o gün belki günü birlik sizde yükleneceksinizde...
çok geç olucak.
yıllar geçse de aynı haysiyetsizlikle yaşayanları rahatsız etmeyen temenni.