bugün

Kırmızı elbiseli kadın sevişirken beni gebertse problem olmaz.
Star TV'de bir ara yayınlanmıştı bu film
izlemiştim.
bir sahnesinde yanlış hatırlamıyorsam yemek yiyorlardı ancak yedikleri yemek adamların ağzında kurtlu biçimde dönüşüyordu bu film o film mi bilmiyorum ama iğrençti.
süper bir başlangıç yapıp devamında boka saran film. tüm bütçeyi o sahnede kullandılar her halde.
Acilisi efsane olan film. Telle dograma. Fisk diye herkesi kesmesi.
Yekta Kopan,Murat Gülsoy ve Ayfer Tunç'un çıkardığı güzel dergi. Bu kadar.
gemiye doğru girecekken ortaya zıplayan müzik güzel tad vermiştir bir de şu halatların insanları kağıt gibi kesmesi..

mudwayne - not falling

https://youtu.be/Nx-zds44LnQ
Güzel bir gerilim. Mantık dışı olsada güzel film.
https://www.youtube.com/watch?v=IbJd2u8WzSk
Mevcut olmayan bir gemidir. Batılı dalgıçlar son sistem ultrasonic görüntüleme teknileriyle okyanusta neredeyse çıkarmadık batık bırakmamışlardır, gözümüz aydın olsun.
Ahmet dursunun izleyip 1 hafta boyunca uyuyamayıp evde tüm ışıkları açık tutmasını sağlayan film.
dönemi içinde çok önemli bir derrgiydi. kanımca hala da önemlidir.
Sevimli hayalet casper çizgi filmini aklıma getiren film başlığı.
gemide katledilen solist kadının memelerini gösterdiği filmdir. gördüğüm ilk meme çifti françeska'nın memeleriydi.
Çocukluğun korkulu rüyasıydı. Birtane kapağı vardı. Kafataslı falan. Çok korkmuştum zamanında. Zaman ne çabuk geçiyor.
herkesin aklında dans pistindeki insanların iple ortadan ayrıldığı sahne ile klişeleşip yer eden film.
abartısız söylüyorum birçok kişi için bu film o sahneden ibarettir:
-moruk hayalet gemi'yi izledin mi?
+şu insanların iple ortadan bölündüğü film değil mi?
-aynen aynen.
çocukken sinemanın son seansında gittiğim filmdir. sinemayla evin arasını nasıl koşarak geçtiğimi bir ben bilirim.
her rastladığımda tekrar izlediğim film. evet, daha mükemmel olabilirmiş ama kesinlikle çok akıcı bir film. hangi korku filmi en nihayetinde çok ama çok tutarlı? bunu beğenen, yetimhane (the orphanage) filmini de beğendi.
yayınına son vermesi ülkemiz dergiciliği için ve edebi ortamı için kayıp olan hoş konseptli bir dergi (idi).
ilk sahnesi ve esrarın aydınlandığı aşağıdaki sahnesiyle akıllarda yer eden film. Ah bir de aradaki hikaye tutarlı, heyecanlı ve mantıklı olsaydı ne film ortaya çıkacakmış ama dersiniz. Bu sahneler bile B sınıfı kötü bir korku filmi olmaktan kurtaramamış.

http://www.youtube.com/watch?v=9KlV4SSGXWo
sisli bir günde, bakınca insanda havada asılı durduğu hissi uyandıran gemi görüntüsüdür.
(bkz: mary celeste)
şok edici sahnesi için;

http://www.facebook.com/h...v=104863043846&ref=nf
gerisi bi moka benzemese de; ilk sahneyle kalanını kotarmış film.
90'larda çok önemli bir boşluğu doldurmuş olan alacalı bir gemi. tayfası ve kaptanı ile birlikte dinlenmeye değer, kalbe dokunur sayısız öykü yarattı, sayısız okyanustan kimi zaman yara bere, kimi zamansa güle oynaya geçti ve en sonunda da derin bir dinlenmeye çekildi. hala yerini doldurabilmiş bir dergi çıkmış değil. bir ara düşe yazma bunu başarabilcek gibiydi ama o da çabuk pes etti.