bugün

4 yıllık fen edebiyat fakültesinde ne öğretildiğini sorgulamama sebep olan insanlar. yetki aşımı yapıp kendilerini doktor gibi göstermeye çalışan zavallı bir zihniyetin ürünüdürler. halbuki bunlar ellerinde tıp diploması ve ilaç yazma yetkisi olmamasına rağmen doktorculuk oynamaya kalkarlar. beyindeki biyokimyasal süreçleri bilmeden, genetiğin psikiyatrik hastalıklardaki etkisinden bihaberken kendi kendilerine gelin güvey olurlar. onlara tıp fakültesi okumadıkları, psikiyatri ihtisası yapmadıkları sürekli hatırlatılmalıdır. 10-12 sene okumak nere 4-5 sene okumak nere?

not: hasta bakma hakkı kanunen sadece hekimlere verilmiştir. bundan dolayı sadece hekimlerin hastaları olur. 4 yıllık fen edebiyat mezunlarının ise olsa olsa danışmanı. zaten psikolog dediğimiz insanlar (ki bunlar lisedeki rehber öğretmeninizden daha donanımlı değildir) hastalık tedavi etmez, bozuklukları (disorderları) hastaya gösterir. işin aslı budur.
psikologlar sanıldığı gibi biyokimyasal süreçleri genetiğin psikiyatrik hastalıklar üzerindeki etkisini bilmiyor değildir bizlerde bunların eğitimini alıyoruz gerek fizyolojik psikoloji gerek özel eğitimde tıp kadar kapsamlı olmasada danışanlarımıza yetecek kadar donanımlıyız bu kadar aşağılamada gereksizdir ayrıca o lisedeki rehber öğretmen dediğiniz insanlarda alanında uzman kişilerdir hiçbir meslek bu kadar küçük düşürülmeyi haketmez her meslek grubunun içinde azda olsa çürükler bulunur bunu genelleme yapıp tüm alan mensuplarına genellem yanlıştır bizlerde emek veriyoruz o bölümleri okuyup bitirebilmek mesleklerimizde daha iyi olabilmek için ayrıca biz psikolojik danışman ve psikologlara empatik eğilim ve problem çözme tekniklerini geliştirici eğitimler verilmiştir ancak görüyorumki böyle basit yanlış anlaşılmaları sorun yapan sizler tıp okurken bunlardan uzak kalmışsınız...yazık...