bugün

Gençlik yıllarımda amatör olarak futbol oynarken kaleci olduğum için tercih ettiğim mevkidir.

Halı saha maçlarında aranılan adam olmaktır. Ezik yada siklenmeyen adam denmiş ama kaleci zor bulunduğundan kaleciyseniz sizi evden alırlar, halı saha parası ödetmezler. Üstelik maç sonunda yaptığınız birkaç kurtarış sürekli konuşulur.

O yüzden ben bir kaleciyim ve en arkadan takımı yönlendirmek çok hoşuma gidiyor.
geneldeki mevkimdir. kondisyon ona yetiyor anca, ama kalede fena sayılmam, kolay gol yemem.
kötü bir kaleciyseniz ve halı sahaya son adam olarak çağrılmışsanız kimseye yaranamazsınız. saatte 100 km hız ile gelen topu çıkarmanızı isteyen arkadaşlar olabilir çünkü.
+abi topa baksana ya
-topu göremedim ki amk...
Gözlüklü isen gözlüklerin kırılması ile sonuçlanıyor.
kişinin ağır kazma olduğunu gösterir.
biraz yetenekli ve akıllı oynarsa asist manyağı olabilir.
haftada 5 kez yaparım bunu, penaltı falan kurtarınca kahraman oluyorsunuz. ego tatmin oluyo, iyi bi şey.
(bkz: sözlük yazarlarının itirafları/#22613157)
kaleye arada bir şut geliyorsa ve güçlü olan sizin takımınızsa şanslısınız demektir. zevkli bir maç olabilir.
eldivenlerimi, kaleci şortumu, dizliğimi, omuz ve dirsek korumalı kaleci formamı ve üstünede turkuaz fenerbahçe formasını giyerek yaptığım, yapmaya sanırım hayatımda ilk adımlarımı attığım günlerde başladığım, bir süre çim sahalarda ve şimdide halı sahalarda yaptığım eylem. Hayatımda en son ne zaman gol attım hatırlamıyorum. hani atmamış bile olabilirim. golü bırak ne zaman şut namına ayağımı salladığımı bile hatırlamıyorum. degaj ayrı tabi. Ama cücük kadar bir halı sahada, orta sahadan çekilen bir şutun , sana gelene kadar iki kişinin kafasından sırayla sekerek farklı yöne yönelmesi sonucu ters köşeye atlayacakken bir anlık refleksle kendini toparlayıp öbür köşeye giden topa atlayıp , halk tabiriyle havada asılı kalıp, onu doksandan çıkarmak ve sonrasında saha içi saha dışı herkesin ağzının açık kalıp hayran hayran seni tebrik etmesinin tadı anlatılamaz yaşanır. zaten şu satırlarda anlatayım derken sarfettiğim eforla bir top daha çıkarırdım sanırım.
zor bulunan bir nesil halı saha parası vermiyorsun insanlar seni sürekli arıyor tabi iyiysen.
gol yedikten sonra; abi ben size kalecilik yapamam, kalede lale gibi dururum sadece demistim repligini sarfettirir.
üzen bir hadise ve oyuncunun psikolojisini bozan bir hadisedir.
parasının takım tarafından karşılanması gereken mevkii.
kimi zaman zirve yapmaktır, halısahanın en karizmatik adamı, maçtan sonra en çok konuşulan adamı olmaktır, helal sana be kale laflarını duymaktır. kimi zamanda topa vurmayı bilmeyen defansın göbekli abilerinden o golde yenirmi be , çıkıp alsana abi laflarına tahammül etmektir. maçın kaderini onlar belirler vazgeçilmezlerdir.
Takimin gol umudu olarak bir bok yiyemezseniz basiniza gelebilir bu. Bir seferinde bu yuzden bes dakkaligina kaleye gectigimde kalenin dibinden Hami gibi abanan bir ayi yuzunden elimin catladigi boktan bir durumdu.

Gol yiyince kaleci degisir ritueli olan maclar futboldaki sikenin ilk tohumlarinin atildigi yerlerdir.
uzaktan şutlarla alakalı pek derdi olmayan benim için pek problem olmayan olay. hatta kendimi o kadar kaptırdım ki nike kaleci eldiveni aldım. fakat kötü yanları da olabiliyor. mesela kaleciyken sakatlanmak gibi... (bkz: halı saha maçında sakatlanmak)
Kücükken mahalle maclarına alınmayan tiplerin büyümüş versiyonları. Hadi ordan lan tabi ki doğru.
epeydir maç yapmıyoruz bursa halı saha zirvesinde başıma gelen durum, sakatlığım dolayısıyla başıma gelen durum yoksa;
(bkz: gerard pique) gibi adamım.
(bkz: #9518996)
(bkz: geçmek bilmeyen on dakika)
eğer bu işte iyiyseniz seve seve isteyeceğinizdir. tsubasa izleyip ilk bölümde wakabayashi'yi gördüğüm günden beridir kaleciyim maçlarda. karşı takım gol yedikçe kaleci değiştirip dengeleri taht kavgalarıyla sarsılırken, maç boyu kalede durmak keyif vermiştir hep bana. zevk meselesiyse demek ki.
kalenin çok büyük olduğunu sanmak.
ta küçükken kalecilik yapmıştım diye ömür boyu halı saha kalecisi oldum. Ama alışınca güzelleşiyor. Oyun kurmak, defansa bağırıp çağırmak, gol yiyeceğini anladığın zaman 6 pasta hile yaparak faule maruz kalmış numarası yapmak güzel iş.