bugün

tıp fakültesi, eczacılık fakültesi boşuna kurulmuş. bunca bilim adamı boşuna kıçını yırtıyor. muhafazakarlar kitaba gömülmüş kutuplaşırken, çoluk çocuğun beynini yıkarken, bilim adamları en akıl almaz en imkansız hastalıklara çare bulmaya çalışıyorlar. kimileri şeriat peşinde koşarken, onlar uzayda hayat var diyorlar, ne yaparız da biraz daha gelişiriz diye uyku nedir bilmeden çalışıp çabalıyorlar. onların geniş ufku, hırsları ve zekaları sayesinde rahat yaşıyoruz. kaç tanemiz bunları yapabiliyor, birşeyler üretebiliyor, adını her zaman yaşatacak şeyler yapıyor? çok azımız.
(bkz: oynayı oynayı gelin çocuklar) *
hastalanınca cin carptı sanıp hocaya giden insanları üzecektir.
hala dinle bilimi ısrarla bibirine sokmaya çalışan, din adamıyla bilim adamını ayıramayan insan tiplerinin ettigi boş lakırdılardan biri daha.

arkadasım sen yap araştırmanı ilerlet bilimi bu kadar hırslıysan bırak arkandan gelen gelir gelmeyen kendi bilir. hocaya gitmek isteyen hocaya gider. insanlar inancı bilime engel olmaz. ayrıca bilimin ilerlemesi için 70 milyon küsur insanın bilimin ışıgını görüp gelmesini bekliyosan çok beklersin. beklemeden arkana bakmadan gideceksin elinden geleni yapacaksın bu ülke için. inananlar şöyle yapsın, bıraksınlar dini vs gibi boş lakırdıları da bırakacaksın bence.

ayrıca da inançsızları üretken, kendini bilime adamış; inananları da geri kafalı üretmeyen tipler diye sınıflandırmaktan da vazgeçeceksin, geçmezsen yerinde bööyle sayar durursun. sen kavga ederken bütün gücünü katolik inancından ya da yahudilikten alan adamlar senin hayran oldugun bilimsel gelişmeleri yapar. biraz araştırırsan görürsün!

din vicdan, bilim akıl işidir ve ikisi kesinlikle aynı kefeye konup da degerlendirme yapılmamalıdır.
bilinmeyenlere, hastalıklara, hatta nerdeyse herşeye çözüm, sebep, bulabilen tek şey bilim olduğuna göre doğru bir söz.
aynen katıldığım öneridir adamım. (bkz: yaşasın realizm)