bugün
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı9
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı9
- nişanlı kalmanın saçma olması11
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım14
- karadeniz bölgesinde yaşamak8
- larisalisa'nın parayla şukulatması9
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi29
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası19
- icardi190514
- şampiyonluk için yanak okşatmak52
- gençler iş beğenmiyor8
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- kızılcık şerbeti dizisi12
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- öpüşme ile bulaşan hastalıklar8
- en nefret edilen yazarlar9
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- anın görüntüsü14
- larisalisa18
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- karşı cinse giyim önerileri11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması20
- jose mourinho29
- en dindar özelliğiniz17
- chat sitesi kurmak9
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok11
- embesil yazarlar9
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı25
- doğum gününde hatırlanmamak14
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git13
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
bir bekleyiştir aslında, düşülen hüzün deryasından çekip kurtaracak eli.
hava soğuktu; hemde çok. kar taneleri tüy gibi yere yığın oluşturmuş diğer karların arasına katılıyorlardı.
kar bu şehire çok yakışıyor , kar bu şehrin en güzel süsü dedim kendi kendime. yürüyordum; tam olarak nerede olduğumu, ne yapacağımı bilmiyor; boyuna yürüyordum sadece. birden bir ses duydum, bir demir gıcırtısı; rüzgarın hafifçe salladığı bir salıncağın sesi.o an tek istediğim şey bir salıncakmış meğer diye düşündüm. sanki biri benim bile bilmediğim hislerimi okuyup salıncağı buraya getirmişti. salıncağa doğru döndüm, çevresinde biraz dolandım ama bir türlü yaklaşamıyordum; korkuyor muydum? yoksa çekiniyor- mu? ikisi de değil. başka bir şey evet başka bir şey var. burası bir kamu alanı herkese açık ama ben orayı bir salıncağı bile sahiplenemiyordum. neden! neden! neden! neden bir salıncağı bile sahiplenemiyorum. bu salıncak başkaydı. rahatlamak için bir sigara yaktım; faydası olmadı. salıncağa vahşi bir hayvanmış gibi bakmaya devam ettim. sanki salıncaktan bir davet bir işaret bekliyordum. aradan bir süre geçti bana sorarsanız seneler; belki de aslında saniyeler. yapamadım salıncağa yaklaşamadım bile oradan ayrılmaya karar verdim. koştum nefesim bitene ciğerlerim yanana kadar koştum. sonra bir salıncak sesi daha. her yöne koşmaya başladım her yerde salıncaklar çıktı karşıma. koşmaya devam ettim ta ki yorgunluktan bilincimi kaybedinceye kadar.
uyandığımda ne yaşadığımı hatırlayamıyordum yalnızca salıncak kalmıştı aklımda.bir salıncak hayal ettim sonra ellerim cebimde sallandığım. üstelik biri sallıyordu beni; bir kadın. evet kesinlikle bir kadındı; kimdi nasıl bir kadındı göremiyordum. annem miydi? acaba hayır annem olamaz annem ölmüştü; hayallerimde bile. ya sevgilim sevgilim olabilir miydi? hayır; benim hiç sevgilimde olmamıştı. arkamı dönemiyor, yüzüne bakamıyordum. ama huzurluydum; tedirgin etti beni bu huzur çünkü ben hiçbir zaman bu kadar huzurlu olmamıştım. hayalim birden bire salıncak sesiyle kesildi. her yerde salıncaklar vardı.
koştum tekrar tekrar koştum; yorgunluktan ölene kadar koştum.
kar bu şehire çok yakışıyor , kar bu şehrin en güzel süsü dedim kendi kendime. yürüyordum; tam olarak nerede olduğumu, ne yapacağımı bilmiyor; boyuna yürüyordum sadece. birden bir ses duydum, bir demir gıcırtısı; rüzgarın hafifçe salladığı bir salıncağın sesi.o an tek istediğim şey bir salıncakmış meğer diye düşündüm. sanki biri benim bile bilmediğim hislerimi okuyup salıncağı buraya getirmişti. salıncağa doğru döndüm, çevresinde biraz dolandım ama bir türlü yaklaşamıyordum; korkuyor muydum? yoksa çekiniyor- mu? ikisi de değil. başka bir şey evet başka bir şey var. burası bir kamu alanı herkese açık ama ben orayı bir salıncağı bile sahiplenemiyordum. neden! neden! neden! neden bir salıncağı bile sahiplenemiyorum. bu salıncak başkaydı. rahatlamak için bir sigara yaktım; faydası olmadı. salıncağa vahşi bir hayvanmış gibi bakmaya devam ettim. sanki salıncaktan bir davet bir işaret bekliyordum. aradan bir süre geçti bana sorarsanız seneler; belki de aslında saniyeler. yapamadım salıncağa yaklaşamadım bile oradan ayrılmaya karar verdim. koştum nefesim bitene ciğerlerim yanana kadar koştum. sonra bir salıncak sesi daha. her yöne koşmaya başladım her yerde salıncaklar çıktı karşıma. koşmaya devam ettim ta ki yorgunluktan bilincimi kaybedinceye kadar.
uyandığımda ne yaşadığımı hatırlayamıyordum yalnızca salıncak kalmıştı aklımda.bir salıncak hayal ettim sonra ellerim cebimde sallandığım. üstelik biri sallıyordu beni; bir kadın. evet kesinlikle bir kadındı; kimdi nasıl bir kadındı göremiyordum. annem miydi? acaba hayır annem olamaz annem ölmüştü; hayallerimde bile. ya sevgilim sevgilim olabilir miydi? hayır; benim hiç sevgilimde olmamıştı. arkamı dönemiyor, yüzüne bakamıyordum. ama huzurluydum; tedirgin etti beni bu huzur çünkü ben hiçbir zaman bu kadar huzurlu olmamıştım. hayalim birden bire salıncak sesiyle kesildi. her yerde salıncaklar vardı.
koştum tekrar tekrar koştum; yorgunluktan ölene kadar koştum.
ikiru filminin unutulmaz sahnesi.
güncel Önemli Başlıklar