bugün

yanlış duyulmayan, ve bir nick de olmayan , traji komik tabirinin laaaapp diye oturduğu olaycıktır. dün gece ben recep ve hasan hüzeyin, üçümüz yurttan çıktık, markete gidecez. az ilerde bi adam bize doğru geliyo, farkettik. e biz de ona doğru gidiyoduk gerçi. neyse adamla aramızda iki metre vardı ki bi baktık adam pantolonuyla göbeğinin arasına ahanda tam bu kadar ( iki karış kadar ) bıçak yerleştiriyo. aha dedik, bize sataşmasa bari, ( tabi bunu içimizin en derinliklerinden söylüyoruz ) neyse beklenen ama istenilmeyen oldu ve adam bize allah'ın selamını verdi. biz de bu selamı aldık ...
bu samimiyete dayanarak, ( daha önceki yaşantılarımdan biliyorum adam yeni haplanmıştı) kafası pek yerinde olmayan ama niyeti açık olan bu ağabeyciğimiz bizden bir ( 1 ) türk lirası rica etti. bende yoktu, yok dedim, hasan hüseyinde vardı yok dedi( tabi biz bunu sonra öğrendik) , recepte de bozuk yok tu, bozuk yok abi dedi. bizim gaspçı ağabeyimiz, gayet kafası bozuk bi tarzda " bakınn, bakın arkadajlır, zaaaten kafam buzuk, bakhın, bir lira istiyorum sizden, verin şunu, gidip hapjdsjbv alıjam" diye bişeyler geveledi. recep çıkardı 20 lira, hemen geri soktu, beş lira çıkardı sonra. he söylemeyi unuttum,recep bozuk yok deyince, adam demez mi, " ver aabisi ver bende bozuk dört ( 4) lira var, bozarız verr!" diye. recep çıkardı beş lira verdi , adam bi tomar bozuk para çıkarıp aralarından dört* lira ayırıp verdi recebin eline ! sonra abi kardeş tekrar selamlaşıp yolumuza koyulduk. markete girdiğimizde recebin canı çok sıkkındı, bizim de öyleydi ama recep farklıydı: adam dört dedi, üç lira vermiş çünkü *