bugün

https://www.youtube.com/watch?v=_om0W6xzQd8

öncelikle linke tıklayın, sonra entry'i okuyun.

ahi çelebi caddesi üzerinde yer alan fransa toprağı. tarabya lokasyonludur. küçücük bir girişi vardır, tıpkı zindan girişine benzer. kapının tipine bakanlar kötü bir intibaya kapılabilirler ama işin rengi içeriye girdikten sonra değişiyor, emin olun.

girdiğiniz andan itibaren iki farklı yol ile karşılaşıyorsunuz. sağdan aşağı doğru inen yol düğünlerin yapıldığı bölgeye gidiyor. yolun bitiminde güzel, küçük bir kemer sizi karşılıyor. çok uzun bir mesafe olmamasına rağmen golf arabasıyla inip, çıkabiliyorsunuz. shuttle gibi çalışıyor diyebilirim. soldan giden yol ise, otoparkın olduğu bölgeye kadar gidiyor. bu otoparka kafanıza göre giremiyorsunuz. yukarıda yazdığım demir kapının oradan valeler aracınızı alıyor ve bu otoparka koyuyorlar. biz, düğün sahibi olduğumuz için bu otoparkı dilediğimiz gibi kullanabildik. yol üstünde güzel, eski bir çeşme ve gelin ile damadın hazırlandıkları küçük, şirin bir yapı yer alıyor. gelinin odası ayrı, damadın odası ayrı. iki odada bitişik olmasına rağmen, gelinin odasının manzarası açısından dolayı daha güzel.

düğünün yapıldığı alan yeteri kadar büyük. 250-300 kişilik masa düzenini rahatlıkla konumlandırabiliyorsunuz. hatta, çift sahne bile kurabiliyorsunuz. alanın hemen dibinde yer alan taş duvar en çok hoşuma giden detay oldu. zira spot ışıklar taşları o kadar güzel aydınlatmıştı ki, büyülenmemek elde değil. düğün alanının sonunda taş bir yapı var. bu yapının üstünde nikah kıyılıyor. gelin-damat, şahitler ve nikah memuru bu alanın üstüne çıkıyor. deniz manzarasını arkasına alan gelin ile damat, burada bir ömür boyu beraber olma niyeti ile "evet" diye bağırıyor. yine bu alanın hemen bitişiğinde kokteyl yapılan ayrı bir alan var. alanın ortasında birkaç tane uzun, ahşap bistrolardan var. kenar kısımlarda ise u formunda olan sünger yerleştirilmiş oturma alanları var. ortasında da büyük bir sehpa var.

fransız bahçeleri'nde fotoğraf çekilebilecek en güzel alan kemerin bulunduğu kısım. bu kısımda çektirdiğim tüm fotoğraflar ayrı bir güzel oldu.

şunu da eklemek istiyorum; bu bahçe öyle aman aman büyüklükte olmamasına rağmen, inanılmaz çeşitli kuşları içinde barındırıyor. yalan yok, kargadan başka kuş göremedim ama inanılmaz çeşitlilikle kuş sesi duydum. koca koca ağaçların dalları arasında saklanmış bu kuşların birbirleri arasında yaptığı seremoni ziyadesiyle keyif verdi. benim gibi kuş sesine hasta biri iseniz, mest olacaksınız.

buranın bir fransa toprağı olduğunu bilmek de garip bir duygu. adamlar, tarabya'nın en güzel yerlerinden birini parsellemiş ve yapısını hiç bozmamışlar. o kadar sıkı korunuyor ki, dışarıdan buraya kaçak giriş yapmak imkansız. ne bir tabela, ne de adam gibi bir girişi var, buradan bile çağrışım yapabilirsiniz.

düğünü 00:00'da sonlandırıyorlar. alan, aşağıda kalmasına ve devasa duvarlarla örtülü olmasına rağmen müzik sesinin çevreyi rahatsız etmemesi için ve yasa olduğu için böyle bir uygulama yapıyorlar. ama üzülmeyin, zira kemerin dışından sağ tarafa ayrılan küçük bir yol var. bu yolun sonu bir çadıra varıyor ve bu çadırın içi bildiğiniz gece kulübü. dilediğiniz gibi shotları çakabiliyor, dilediğiniz gibi kopabiliyor, dilediğiniz gibi dans edebiliyorsunuz. after party için gayet güzel düşünülmüş bir detay.

not: fiyat bilgisi vermeyeceğim. ama şunu bilmenizde faide var; üye olmadan buraya adımınızı atamazsınız. ve yine üye olmadan burada düğün düzenleyemezsiniz.

(bkz: jardin de la france)