bugün

ders çalışma istegi; hiçbir zaman normal insanlarca kolay kolay edinilemeyen fakat pınar sucuk reklamında her gördüğümde küfür ettiğim adamın deyimiyle ''illa ki abi! illa ki!!!'' gerekli olan hede. insanoğlu garip varlık. bazen amacına ulaşmak adına ne halt edeceğimi şaşırıyor. bu bakımdan incelendiğinde etrafınıza bakıp çok kolay bir şekilde tespit edebileceğiniz bir tip beliriyor gözlerinizde. bu tip:

her renkten fosforlu kaleme sahip ve ders çalışması gereken insan tipidir! kütüphanede olsun, sınıfta, dershanede, orda, burda... elindeki fosforlu kalemleri ile mutlu insanlar görürsünüz... her yeri boyarlar. önem derecesine göre kafalarında kurdukları renk dünyasını ders kitaplarına da yansıtırlar. adeta gökkuşağı gibi olmuş kitaplarındaki önemli bilgilerin üstü çizile çizile kodumunun kitabının her yeri önemli olmuştur. kitabı adeta yeniden yazan insanlardır hepsi... üşenmeden, yorulmadan, ders kitapları üzerinde sanat yapan insanlar...

fakat isviçreli bilimadaları'nın 100 tıp öğrencisi mahlukatı(bunlar çok ders çalıştıgından daha uygun denekler haline gelmekteler efenim) yaptığı çalışma gösterilmiş ki, aslında fosforlu kalemler bir tatmin aracı. şöyle ki; bu 100 tıp örencisi mahlukatınnın önlerine farmakoloji(iyi döşesin diye) kitabı konarak çalışamaları istenmiş. 100 öğrencinin 100'ü de
- fosforlu kalemlerin olmadan asla!!!
demiş. bunun üzerine her birine 7şer renk fosforlu kalem verilmiş ve yine önlerine farmakoloji kitabı konarak çalışmaları beklenmiş. hepsi ilk başta azimle başlamış, boyamışlar, çizmişler, sanatlarını icra etmişler. ve daha sonra bu kişilere çalıştıkları yerlerden sorular sorulunca hepsi birden 2 lob halini alarak göt olmuşlar, bilememişler. isviçreli bilim adamları da kızmışlar,''şerefsizler insan bari bi soru bilir! o kalemler kaç para haberiniz var mı?'' deyip,gaza gelmiş bunları dövmüşler. bu bilime yakışmamış vs vs... bunlar işin etik boyutu. bizi ilgilendirmez hacı!

bu çalışmada da görüldüğü gibi, fosforlu kalemler bizim daha iyi ders çalışmamızı bir nebze sağlayabilir ama bir kitabı boyamak kimseye bir şey kazandırmaz. lütfen kitapları hayvan gibi boyamayınız! o kalemler çok pahalı lan... yazık...

not:
dikkat!
bu bağ bir kablosuz bağlantıdır!
zaman kaybı veya ders çalışma saatini uzatmak için muhteşem mazeret.
o sıkıntıya biraz renk getirir.
(bkz: muhabbet bağı)
ders kitabını cazip kılar genellikle.ancak saçmadır,vakit kaybıdır.
fosforlu kalemin kokusuna bağımlı olmuş, onsuz ders moduna giremeyen öğrenci eylemidir.
oturup önemli yerleri tek tek yazmak yerine kitabın üzerinde en önemli cümleleri çizmektir. sınava çalışırken özellikle tarih dersinde çok işe yarar.
bura önemli bak burdan kesin soru çıkar, du şurayıda çizeyim derken notu hulk'a çevirmediğiniz sürece önemli yerlerin bilinç altına işlenmesinde yardımcı olması ile verimi artırır.
görsel
söz konusu ders çalışma benim cuma günü girdiğim komite sınavı için de geçerliyse fosforlu kalem denilenin aksine şarttır. çünkü bahsi geçen sınavım da 3 hafta içinde toplam 40 tl lik not çıkmıştır. e kabala bi hesaba vursak yaprağı 5 kuruştan al sana: 800 yaprak o da etti mi 1600 sayfa. e eşşekler tepesice hocaların hiç "ahan da şura önemli bura önemli" dedikleri de yok. işte burda devreye fosforlu kalem giriyor. 1. sınıftaki okuma yarışlarındaki gibi hızla okuyacan notları önemli gördüğün yerleri çizecen sonra da sadece fosforlu yerlere çalışacan oraları okuyacan. _tabi vakit kalırsa, kalmazsa ne olur? ne olacak amına goyim alırsın benim gibi 30 u o başka_ not: 1600 sayfa olan 3 haftalık komiteyi inandırıcı bulmayan arkadaşlara kaynakça : tıp fakültesi 3. sınıf kardiyoloji komitesi
üç beş satır çiziktirip önemli yerlere dikkat çekerim derken şöyle bir şeye evrilmektedir;

görsel
Asla kuramadığım bağdır.
Hiç olmadı böyle kalemlerim. gereksiz gibi sanki.
Vicdan rahatlatıyor sanırım hiç denemedim.
ciddi ciddi çalışma isteğinizi arttıran bir şey , özellikle bir dersi 3 4 kere tekrar etmek zorunda kalıyorsanız muazzam bir buluş , renkli olduğu için de derse zevk katıyor monotonluktan çıkıyor biraz , tekrar ettiğiniz zamanlarda da önemli kısımların üstünden geçiyorsunuz zamandan tasarruf ediyorsunuz.
Normal insan ve anormal insan diye bir ayrım mümkün değildir. Zaten gelmesi gereken bir istektir.
güncel Önemli Başlıklar