bugün

bir zamanlarin modasi olan topuk altindan gecirilen bandiyla gergin bir gorunume sahip dumduz boru gibi asagiya inen tayt gorunumlu pantalonu. genellikle siyah ve koyu yesil renkli olurdu bu pantalonlar ve uzerine uzun kazaklar giyilirdi.
erkeklerin küçüklük kabuslarından biridir. özellikle, kışın güne gidilirken anne tarafından zorla giydirilir. görünüşü bir yana, sürekli topuktan çıkması da ayrı bi gıcıklık yaratır. aynı zamanda füzo adıyla da bilinir.
şükür bin rabbime hiç giymediğim hededir.
80 li yıllarda diğer abuk kıyafetler gibi moda olmuş, iğrenc gorunumlu tayt. uzun tayt zaten başlı başına iğrenc olmasına rağmen, birde topuktan geçirilerek son nokta konmuştur. neyseki kurtulduk artık..
bir dönem bayıla bayıla 7'den 70'e bütün bayanların çar$ı pazar sokak demeden giydiği topuk kısmında geçme yeri bulunan genellikle çorapla giyildiği gibi altından çorabın gözüktüğü ne idüğü belirsiz giysidir.

ve hayır, superman bundan giymez, daha kalite takılır.

(bkz: çocukluk dönemi sanrıları)
çocukluk travmalarının başlıca sebebi gereksiz giysi.
90 lı yılların başında genc bayanlar giyerdi. hatırladığım kadariyla şiman bayanlar daha çok giyiyorlardı ve hiçte güzel durmuyordu.
bir zamanlar moda olan, halen daha giyenlerin olduğunu sözlük sayesinde öğrendiğimiz tayt.
bir de bunlarla beraber bombeli çoraplar da türemişti. üzerine giyiliyordu pek bir afilli oluyordu. siyah, lacivert, bordo ve yeşili vardı. sonra o çoraplar lise ve orta okullarda kilotlu çorabın üzerine de giyilirdi.
giydiğin uzun pantolonun paçalarının ayakkabılarının -özellikle converse oldumu- altına girmesiyle delinip aldığı şekil. bizzat yaşamakta ve kendimle bu konuda dalga geçmekteyim.
aerobik denilirmiş eski vakitlerde *
80li yıllarda çocuk olan herkesin bi kere giydiği tayt..*
(bkz: jane fonda).
ayagin altini acitan gereksiz giysi bicimi, ve evet benim annem de..
"bir ben mi pek severek giymişim yahu?" şeklinde kendimi sorgulamama sebebiyet veren şey. ama dışarı giyemezdim. kiloluydum ben. hani öyle yolda gördüğünde gidip yanaklarını sıkarsın ya, tombiş tombiş veletler olur, ahanda onlardan işte. ama utanma duygum had safhadaydı. kimse de demedi ki "yavrum bu yaşta giymezsen ilerde ne bk yicen? hem kilo da veremicen sen. böyle geldin böyle gidicen." belki dediler de ben sallamadım, hatırlamıyorum şimdi. ayrıca da ben balık etliyim, tamam mı?

neyse şimdi, konu bu değil zaten.

hıh işte, dışarda giyemedim ben bunu. bir de güzel renkti, böyle çingene pembesi. çok pis içimde kaldı sözlük.

eğer sokakta bu taytlarla dolaşan birini görürsen yadırgama olur mu? yarası olmuştur garibimin, acısını çıkarıyordur. gülme de. o da ana kuzusu sonuçta. anlaştık mı sözlük? *
çocukluğumuz da annelerin 5dk.bakkala giderken giydikleri kostüm
her kız çocuğunda 3-5 tane olan taytlardır. topukları aşınınca da atılmaz yine de giyilirdi.
yanları fosforlu yeşil siyah taytın ablası olan bir dönemin modası olan tayt tipidir.
zıbın gibi erkeklerin başının belasıdır. bir nevi önlem aracı.