bugün

Çat kapı "biz geldiiik" diyen misafir ordusudur.
Aynı zamanda genelde sıkıcı muhabbeti olan, sana iş üstüne iş çıkartan,
"ben misafirim canım" diye takılıp, kıçını tünediği koltuklardan ancak tuvalete gitmek için kaldırıp, hiç bir şeye yardım etmeyen, yediği önünde yemediği arkasında bide üstüne akşamleyin yumuşak mis kokulu yatağınızı paylaşmak zorunda kaldığınız insanlardan ibarettir.
Asla "bi siktir git" diyemediğiniz bu misafir ordusu da ne kadar belli etsenizde istenmediklerini,
nerde beleş oraya yerleş misali sık sık ziyaret ederler.
Yaw bir günde bir sor bakalım ben seni istiyor muyum?
bol çucuklu, boş boş konuşmayı çok seven, misafir geldiği evi kendi eviymiş gibi görüp her yere rahat rahat girip çıkan, doymak bilmeyen, yüzsüz misafir ordusudur.
gereksiz insanlardır. nitekim insanın arkadaşı* halden anlar, istenmediği* zamanı bilir. diğer yandan; "euhauha misafiriz oley" insanına da gerek yoktur zaten. ne diye misafirdir o? sen çağırmışsındır. harakiri o zaman. belirtildiği üzere çatkapı gelen insanlar içinse (bkz: fatality)
odama çekildiğim ve kapıyıda kitleyip 1 lt zeromu açıp cips yerken film izledğim andır.
haftanın en güzel günü olan cuma gelmiştir ve üstelik zorlu bir vize haftasından çıkmışsındır.büyük bir neşe içinde eve giderken yolda rahat rahat dinlenebileceğin 2 bomboş günün hayalini kurar mutlu olursun.ne var ki bu neşe eve gelip kapının önündeki ayakkabı yığınını farketmenle büsbütün yok olur.yine kim gelmiştir acaba?hayır!olamaz!olabileceklerin en kötüsüdür.şehir dışından akrabalar gelmiştir.haftasonunu sizde geçireceklerdir.üstelik bir sürü çocuk evin içinde daha şimdiden koşuşturmaya başlamıştır.
akıncılar olarak bebelerini öne süren gruplardır bunlar.
Gelip seni adeta kene gibi sömüren topluluktur.Bokuna sahip olamayıp, ''elimi yıkayayım'' diye gittiği wc'ye sıçan versiyonları vardır ki imha edilesi cinslerdendir.
anne evdeyken neyse de anne yokken gelince tüm hizmet, sorumluluk size kaldığından daha da çekilmez oluyor bu misafirler. bir de bazen tam nevaleyi * hazırlayıp aldığın enfes filmi izlemeye koyulduktan sonra gelirler.
gitseler de keyfimize baksak yaa deniliyor içlerden. * * *
aslında kendi misafiriniz olmadığında hepsi "istenmeyen misafir" statüsüne girer. "ulan bi donla gezme keyfimiz vardı" şeklindeki yakarışlarınızın iç seste tavan yaptığı zamanlardır. nedense hiçbir zaman "istenen" sınıfına girmezler. *
ısrarla her seferinde istenmedikleri evleri isabet ettirebilmek gibi bir yönleri vardır. çay isterler, o biter tatlı, biter meyve. muhabbet etmeye değil televizyon izlemeye gelirler. "bizim dizi başlayacak ya acsana" ilk cümleleri olur genelde. reklam arası dert ortakları işte. giderken aralarında yığınla bulaşık ve dağınıklık bırakırlar.
(bkz: hiç görüşmeyelim yabancı kalalım)
misafirlik adabından haberi olmayan ordudur. bu yüzden istenmiyorlardır. yoksa her gelen misafirin baş üzerinde yeri olması normaldir.

ancak bir misafir, misafirliğini bilmeyip, evi kendi evi gibi kullanıyorsa (yok yok, insan kendi evini bu kadar hor kullanamaz. daha doğrusu o evde bulunan hiçbir şeye acımıyorsa), durum gerçekten vahimdir.
bazılarıyla alakayı kesebilirsiniz, ama bazıları uzaktan akraba neyin olur, isteseniz de çıkaramazsınız hayatınızdan.

- o evde 100 tane oda varsa, 100 tanesine de girer çıkarlar. dahası hepsini batırırlar.
- bol bol ve güccük güccük olan veletlerinin arkasından koşturmazlar. bu veletleri ki, o anneleri tarafından ellerine kıtlıktan çıkmışcasına tutuşturulan pastaları, börekleri, meşrubatları evin her yerine boca ederler. kapı kolları, duvarlar, yastıklar, koltuklar, halılar, hepsi de leş olur.
- girdikleri tuvaletleri insan gibi kullanmayı bilmezler. sifonu bile çekmeyenleri vardır.
- henüz boyu klozete bile uzanamayan çocuğunu tuvalete götürmekten aciz anneler vardır aralarında. bu çocuklar da tuvaletin dışına bile yapabilirler. sinir krizi geçirmemek elde değildir.
- bulundukları odada kimseye sormadan sigara içmeye başlarlar. belki o evde kimse sigara içmiyordur? içse de balkona çıkıp içiyordur? diye düşünecek nezaketten uzaktırlar.
- odanıza girip, parfümlerinizi, makyaj malzemelerini fütursuzca kullanabilirler. dolaplarınızı, çekmecelerinizi bile karıştıranları görülmüştür. hatta böylelerinden çanta ve cüzdanlarınızı bile uzak tutmanız gerekebilir.

sonunda kökten bir temizliğe kalkışırsınız.