bugün

insan ömrünün merdanesinde dönenirken kişinin basına glene bir olgudur. olur ya güzel bir haber alirsiniz. göbek atarsiniz sevincten. ama işte o göbeklerin faturasini kallavi bir şekilde ödersiniz.

işte sıkıntı olsun maddi ve manevi anlamda catir catir ödenir. yediğiniz sekerler zehir olur. ve ne sevincli anlarinizda yahut sizi sevindiren olaylarda - ki insan ömründe bu durum nadirdir- saf bir sevinc halindeyken birden kafaniza bir soru dügümlenir.

acaba bu gercek mi?

ya da

yoksa bu bir tuzak mi?

gibi sorular o nadir anlari zehirler.

kendinizi ver coskuyu depdesine kaptirmayip sade suya tirit kasvetlilik temkine birakirsiniz.

bunun sebebi daha önceki saf ve sevincli haberlerinizde göbek atarken birden gelen kara haberler olabilir.

yasam tecrubesinde artik kötümserliği ögrenmek zorunda kalirsiniz.

aman işte kelimeleri toparlayamiyorum biraz yorgun ve uykusuzum ama düzelterek izah ediyim ve entry i bagliyim sonunu.

o zaman medet ya özlü sözleri diyeyim entryi öyle baglayayim.

o da aklima gelmedi.

o halde söyle diyeyim.

rüyalari zehirleyen ve sevincleri yok eden tek bir şey vardir o da süphe.

oldumu? olmadi tabi idare edin işte yahu. disarda pis bir yağmur yagiyor ve hava sonbahara özel bir soguk....
defalarca sırtından vurulmuş insanın haklı hissiyatıdır. en güvenilen insandan darbe alındıysa eğer ve buna hiçbir mantıklı açıklama getiremiyorsanız, her dürüstlük ve mutluluğa ayağı denk almaktır.
(bkz: paranoya) * *
güncel Önemli Başlıklar